10763
14 haziran 2020 çaykur rizespor galatasaray maçında bacağının kırıldığı pozisyonu defalarca izledim.
bir futbol maçında belki de hiç olmazsa 2-3 defa olan bir darbede o bacak iki yerden nasıl kırıldı anlam veremiyorum.
görüntülerde pozisyon esnasında dizden aşağısında geriye doğru bir esneme görülüyor. en fazla çok acıdı, galiba ondan dolayı yerde kaldı dedim ama 2 yerden çok ciddi kırık oluştu.
geçen yıl emre akbaba'nın pozisyonunda samudio bildiğin gelişine kuvvetlice darbeli bir şekilde vurunca mantıklı gelmişti ama muslera çok kısa mesafeden, gerilip vurulma gibi şiddetli olmayan bir pozisyonda böylesine sakatlanması kahretti.
andone bile görüntü açısından musler'dan daha ağır sakatlanacakmış hissi vermişti. destek ayağının üzerine 80 kilo ivmeli bir şekilde tüm ağırlığı ile düşecek ve sadece bağlarında kopma olacak. diz kapağı deriden çıkacak gibiydi. çok daha kötü sonlanabilirdi.
her şeye rağmen andone için şanslı, muslera için şanssız bir maçtı.
bundan sonra uzun bir süre muslera olmadan bir şeyler yapmaya çalışacağız. hepimiz muslera kalsın diğerleri gitsin diye kadrolar kurduğumuz galatasaray'da şimdi ne yapacağız diye düşünüyoruz.
temenniler güzel, moral vermek, arkasında durmak en doğrusu ancak eskisinden daha güçlü olacağına inanmak fazla iyimserlik. üzülerek söylüyorum ki yanılmayı çok istesem de dönüşünden sonra alıştığımız dominant performansı alamama ihtimalimiz çok yüksek.
kendisi yine var gücü ile çalışacak ve elinden gelen en kısa sürede bizimle birlikte olmaya gayret edecektir.
galatasaray taraftarlarından beklenen, muslera'ya vurulması gereken sakatlanmış at muamelesi yapmamaları ve döndüğünde de eleştirilerin dozunu kararında ya da gerekirse hiç bir şekilde eleştirmeden vakti geldiğinde futbolu sarı-kırmızı (aslında muslera yeşili) forma altında bırakması için elinden geleni yapmasıdır.
kendisi sağlıklı olsun, 2-3 yıl sonra değil de belki daha erken futbolu bıraksa da hep bizimle olsun. teknik ekipte görev alsın. yine çağıralım muslera muslera fernando muslera diye.
bir futbol maçında belki de hiç olmazsa 2-3 defa olan bir darbede o bacak iki yerden nasıl kırıldı anlam veremiyorum.
görüntülerde pozisyon esnasında dizden aşağısında geriye doğru bir esneme görülüyor. en fazla çok acıdı, galiba ondan dolayı yerde kaldı dedim ama 2 yerden çok ciddi kırık oluştu.
geçen yıl emre akbaba'nın pozisyonunda samudio bildiğin gelişine kuvvetlice darbeli bir şekilde vurunca mantıklı gelmişti ama muslera çok kısa mesafeden, gerilip vurulma gibi şiddetli olmayan bir pozisyonda böylesine sakatlanması kahretti.
andone bile görüntü açısından musler'dan daha ağır sakatlanacakmış hissi vermişti. destek ayağının üzerine 80 kilo ivmeli bir şekilde tüm ağırlığı ile düşecek ve sadece bağlarında kopma olacak. diz kapağı deriden çıkacak gibiydi. çok daha kötü sonlanabilirdi.
her şeye rağmen andone için şanslı, muslera için şanssız bir maçtı.
bundan sonra uzun bir süre muslera olmadan bir şeyler yapmaya çalışacağız. hepimiz muslera kalsın diğerleri gitsin diye kadrolar kurduğumuz galatasaray'da şimdi ne yapacağız diye düşünüyoruz.
temenniler güzel, moral vermek, arkasında durmak en doğrusu ancak eskisinden daha güçlü olacağına inanmak fazla iyimserlik. üzülerek söylüyorum ki yanılmayı çok istesem de dönüşünden sonra alıştığımız dominant performansı alamama ihtimalimiz çok yüksek.
kendisi yine var gücü ile çalışacak ve elinden gelen en kısa sürede bizimle birlikte olmaya gayret edecektir.
galatasaray taraftarlarından beklenen, muslera'ya vurulması gereken sakatlanmış at muamelesi yapmamaları ve döndüğünde de eleştirilerin dozunu kararında ya da gerekirse hiç bir şekilde eleştirmeden vakti geldiğinde futbolu sarı-kırmızı (aslında muslera yeşili) forma altında bırakması için elinden geleni yapmasıdır.
kendisi sağlıklı olsun, 2-3 yıl sonra değil de belki daha erken futbolu bıraksa da hep bizimle olsun. teknik ekipte görev alsın. yine çağıralım muslera muslera fernando muslera diye.
