10747
pek çok arkadaşımız da belirtmiş, kendisinin 14 haziran 2020 çaykur rizespor galatasaray maçı'ndaki sakatlığı hakkında ben de aynı görüşteyim. bu rezil futbolla yenildiğimiz maç için kahroluyoruz, ama daha da kahredici olan muslera'nın uzun bir süre kalemizde olamayacak olması. bugün itibariyle büyük bir ihtimalle bu seneyi zaten çöpe attık. seneye de en az yarım sezon yok.
hantal bir kaleci olmadığı için kırk yaşına kadar rahat oynayabileceğini düşünüyorum kendisinin. emeklilik falan diyen arkadaşlar muslera'yı forvet sanıyor galiba. peruzzi, ayı volkan vb kaleciler gibi hantal değil, kendisi buffon, van der sar ekolünde atletik tipte. o sebeple onlar gibi kırkını görür.
ekleme: seyircisiz maçta futbolcuların konuşmaları bağrışmaları duyulur malum. bağırışlarını duyduğumda eyvah dedim, içim gitti. emre akbaba'nın ayağının kırıldığı sahne aklıma geldi. gerçi o maç seyirciliydi hatta leş rize taraftarı emre'yi ıslıklıyordu yerde zaman geçiyormuş gibi. futbolcular emre'nin başına toplanıp ağlayarak ayrılıyorlardı. bugün öyle travmatik bir durum yaşanmadı ama yine de emre'nin sakatlığı kadar ciddi bir kırık anlaşılan. bağırışları kulağımdan gitmiyor.
bir başka üzüldüğüm şey ise geçen sene bir, bu sene iki, yaşanan talihsizlikler. yıllardır en sevmediğim deplasman olan rize'nin, şu an düşme hattından çıkması için bir umut doğdu. bunu da bizim maçımızda elde ettiler, bu da çok üzücü. bu akşam rize'yi tokatlayıp seneye rize'ye gitmeme konusunda iyi bir şamar atabilirdik, ama olmadı.
hantal bir kaleci olmadığı için kırk yaşına kadar rahat oynayabileceğini düşünüyorum kendisinin. emeklilik falan diyen arkadaşlar muslera'yı forvet sanıyor galiba. peruzzi, ayı volkan vb kaleciler gibi hantal değil, kendisi buffon, van der sar ekolünde atletik tipte. o sebeple onlar gibi kırkını görür.
ekleme: seyircisiz maçta futbolcuların konuşmaları bağrışmaları duyulur malum. bağırışlarını duyduğumda eyvah dedim, içim gitti. emre akbaba'nın ayağının kırıldığı sahne aklıma geldi. gerçi o maç seyirciliydi hatta leş rize taraftarı emre'yi ıslıklıyordu yerde zaman geçiyormuş gibi. futbolcular emre'nin başına toplanıp ağlayarak ayrılıyorlardı. bugün öyle travmatik bir durum yaşanmadı ama yine de emre'nin sakatlığı kadar ciddi bir kırık anlaşılan. bağırışları kulağımdan gitmiyor.
bir başka üzüldüğüm şey ise geçen sene bir, bu sene iki, yaşanan talihsizlikler. yıllardır en sevmediğim deplasman olan rize'nin, şu an düşme hattından çıkması için bir umut doğdu. bunu da bizim maçımızda elde ettiler, bu da çok üzücü. bu akşam rize'yi tokatlayıp seneye rize'ye gitmeme konusunda iyi bir şamar atabilirdik, ama olmadı.
