912
türlü ayak oyunlarına rağmen fenerbahçe’ye çok ağır travma yaşattığımız tarihi maç. sezon boyunca uğradığımız haksızlıklara rağmen büyük puan farkı attığımız sezon sonunda, süper final denilen ucube organizasyonu tescilli şikecilerin başına geçirmiştik. çok daha önce kaldırmamız gereken kupayı çirkeflikle vermek istemeyen federasyon ve fenerbahçe, kadıköy’de rakibinin kupa kaldırışını izlemek zorunda kaldı. işıkları kapatmak ve fıskiyeleri açmak gibi şark kurnazlıklarından geri kalmayan rakibimiz, sağolsun geceyi daha da unutulmaz kıldı. elbette o kupa orada kaldırılacaktı çünkü elmander’in dökülen kanıyla, baros’un kırılan ayağıyla bedel ödemişti galatasaray. kirli ittifaklarını yanlarında bırakamazdık ve bırakmadık da. ilahi adalet o gün kadıköy’de tecelli etti.
maalesef tarihten ders alan bir rakibimiz yok. böyle şeyler neden hep bizim başımıza geliyor demektense hep bizi aşağı çekmek isteyen ama çekmeye çalıştıkça kendi düşen bir rakibimiz var. sözüm ona vizyonerleri de efsaneleri de ağır galatasaray kompleksine sahipler.
iki kulübün de tarihine geçmiş olan bu maçta emek veren aslanlarımızın teker teker alınlarından öpüyoruz.
maalesef tarihten ders alan bir rakibimiz yok. böyle şeyler neden hep bizim başımıza geliyor demektense hep bizi aşağı çekmek isteyen ama çekmeye çalıştıkça kendi düşen bir rakibimiz var. sözüm ona vizyonerleri de efsaneleri de ağır galatasaray kompleksine sahipler.
iki kulübün de tarihine geçmiş olan bu maçta emek veren aslanlarımızın teker teker alınlarından öpüyoruz.