22990
belki defalarca kez yazılmıştır ama sahada tempo yahut yerleşim sorunu, oyuncu performansı probleminden çok;bunların hepsini içinde barındıran yapısal problemi olan futbol takımı. şampiyonlar ligi grup maçlarının ve ilk devrenin yarısı geçirildi ve fatih hoca'nın beyanatlarından onun olgun bir pas oyunu peşinde olduğunu anlıyoruz. lakin süper kupa dahil geçen 12 resmi maçın ardından , en sık kullandığımız hücum organizasyonunun, muslera'nın ryan babel'e attığı degajlar olması dahi takımın içinde olduğu taktiksel çaresizliği gösteriyor. beklerin , zaten ağır olan kanat oyuncularının arkasından etkin bir koşusunu bir kere bile görmedik, nagatomo arada gücü ve tekniği yettikçe denese de, mariano buna tenezzül bile etmedi. tüm bunlara ek olarak, göbekten organizasyonlarla kanata açılan yahut rakip kale önünde sete oturan bir takım olma opsiyonunu da hiçbir maçta etkin olarak kullanamadık ki bunda belhanda ve seri'nin sezona inanılmaz formsuz girmeleri ana etken.yani bırakın tempo yapmayı kendi ağır aksak düzeninde dahi ileriye top taşıyamayan bir galatasaray görüyoruz. uzun süren sakatlığına artık sitem etmeye bşaladığımız falcao formda bir halde bu 12 maçı geçirebilseydi bile atacağı gol sayısının 2-3'ü geçeceğini sanmıyorum. buradan nasıl çıkılır, açıkçası devre arasında fatih terim oyunun genetiğinde yer alan hızlı ve fuleli bir kanat alınana kadar bu oyunun yeterli bir seviyeye geleceğini sanmıyorum. ancak "savunma biçiminiz, hücumunuzu belirler" şiarından hareketle eldeki oyuncularla yapılacak değişikliğe beklerden başlamak elzem. nagatomo ve mariano'nun kalitelerine ve geçmişlerine rağmen kalıcı bir kesik yemeleri şart. hücumcu ve topu önünde görünce dikine giden bir bek ( defanstaki berbatlığına rağmen ömer bayram, sağda formsuzluğuna rağmen şener, alternatif olarak jimmy durmaz - bu benim fikrim değil, bir spor programında daha önce wing back oynadığını duymuştum- ) geçici çözüm için ilk başlanması gereken yer gibi duruyor.