• 325
    bana göre şampiyonluğun yitirildiği sezondur. inanan arkadaşlara saygı duymakla birlikte; matematiksel şansımız, kalan hafta sayısı ve takım form durumu göz önüne alındığında benim için bir anlam ifade etmiyor. öncelikle şunu belirtmek isterim, bence bu sezon ikinci olmak, önümüzdeki yıl şampiyonlar ligi gruplarına kalabildiğimiz sürece başarısızlık değildir. elbette gönlümüz hep birincilikten yana, ama olmadıysa ikincilik de, şampiyonlar ligine katılım kaydıyla, günümüz endüstriyel futbolunda başarısızlık değildir.

    bu sezonki gidişat ve ikinciliğin sebeplerini birçok renktaş tek maddeye indirip, onun üzerinden yorumluyor ve sinirini o kişiden, kurumdan çıkarmaya çalışıyor. dünkü maçın (bkz: 3 mart 2019 bb erzurumspor galatasaray maçı) sıcaklığıyla anlayabiliyorum ama bu kadar basit değil bence. naçizane şöyle sıralasam sanki yanlış olmaz:

    - sezon başı yapılan ve yapılamayan transferler. gomis'in plansız gönderişi ve yerinin doldurulamayışı ligin ilk yarısında bizi gerçekten etkiledi. eren, sinan forvet oynadı desem yeterli olur herhalde.
    - fenerbahçe maçı *. bence şampiyonluğun kaçmasındaki baş aktör bu maç. fırat'ın yönetimi ve 2-0'dan yakalanmanın yarattığı travma, futbolcu cezaları ve hocayı kaybetme olarak döndü bize. camia olarak daha sakin kalınabilirdi diye düşünüyorum, en azından futbolcu ve hoca bazında. yönetim elbette sonuna kadar savunurdu, kavgasını verirdi ama hocayı ve oyuncuları kaybetme lüksümüz yoktu.
    - hakem hataları. hakem hataları genelde lehte aleyhte toplandığında ortada olurdu bizim ülkede. ama bu sene var'ın da gelişiyle takke düştü, kel göründü. demirören'in hocayla hesaplaşmasından maalesef biz zararlı çıktık. fırat'a, göçek'e, halis'e selamlar(!)
    - iç sahayı kaybetmek. geçen yıl bizi şampiyon yapan iç saha. evet renktaşlar, kabul edelimki iç sahayı bu yıl kaybettik. bu kadar beraberlikten sonra namağlupluk serisinin hiçbir anlamı yok. 2 farklı öne geçilen maçları verdik, lig sonuncusuna puan bıraktık, daha geçen hafta akhisar'ı kabul edelimki bir şans golüyle yendik. kazandığımız maçlarda bile gümbür gümbür oynadık diyen var mı?
    - dış saha sendromu. mancini'den beri bir bitmedi gitti desem yanılmış olmam herhalde. akhisar'dan 3, trabzon'dan 4 yedik.
    - fatih hocanın form durumu. bence de formsuz renktaşlar. maalesef bir hücum planımız yok, varsa da uygulayamıyoruz. birçok maçta orta saha çıkarıp, ileriye uzun atıp top şişirdik durduk. benim bildiğim hoca, bunu maçın sonlarında dahi yapmaz, sevmez. gelmesinin üstünden bir yıldan fazla zaman geçti, yaz kampı geçirdi, devre arası kampı geçirdi. elbette transfer politikası etkilemiştir; ancak engin'den iniesta, emre çolak'tan isco yaratan adam, fatih terim, bu kadroya daha iyi futbol oynatabilir diye düşünüyorum. ama benim kendisinden yana bir şikayetim yok; kendisi de insan, tff'nin bu kadar üstüne geldiği, canı ciğeri, babasını kaybettiği bir ortamda formsuz olabilir. seneye eminim toparlayacaktır.

    eminim sıralabilecek farklı maddeler de vardır; lider oyuncu eksikliği, yardımcı antrenör yetersizliği gibi. önümüze bakmamız, ligi iyi futbolla en azından ikinci bitirip, düzgün takviyelerle şampiyonlar ligi grup elemelerine hazırlanmamız en büyük temennim. ha bir sürpriz olur, şampiyon oluruz, dünyalar bizim olur.
App Store'dan indirin Google Play'den alın