20945
son 2 sezondur* disiplini asla elden bırakmayan takımdır.
geçtiğimiz aylara kadar belli bir disiplinimiz yok diye sürekli eleştirirdim. lakin geriye dönüp baktığımda aslında çok disiplinli bir takım olduğumuzu rahatlıkla görebiliyorum.
mesela younes belhanda; adam trabzonspor maçında* sorumsuzca kırmızı kart görmesinden sonra teknik heyet tarafından "ya özür dilersin ve bir daha yapmazsın, ya da kadro dışı kalırsın" sözlerini işitmişti. o gün takım arkadaşlarından özür diledi ve konu kısmen kapandı. ardından içeride oynadığımız fenerbahçe maçının* son dakikalarında soldado'nun tahriklerine kapılmış ama tff tarafından ceza verilmemişti. lakin galatasaray yönetimi bunu atlamadı ve belhanda'ya 200 bin euro para cezası kesti. o gün bugündür belhanda eskisi gibi sorumsuz davranmıyor. çünkü davrandığı anda çok fena bir tokat yiyeceğini biliyor.
eren derdiyok: oynadığı maçlarda goller atsa da, sürekli saç baş yoldurtan ve sahada her daim yürüyen bir adamdı. nitekim daha fazla sabredilmedi ve kadro dışı bırakıldı.
sofiane feghouli: bu sezon* ilk haftalarda forma yüzü bile göremedi. ilerleyen haftalarda formayı giydiğinde; hırslı, mücadeleci ve takımı ateşleyen bir yapıya bürünmüştü.
serdar aziz: sahada mücadeleci ve hırslıydı lakin çoğu zamanda sakattı. tam formayı aldı derken tekrardan sakatlanır ve formunu bulması biraz zaman alırdı. sürekli şans tanındı ta ki sakatlığını bahane edip maça çıkmayıp, birkaç saat sonra maldivlere uçmasına kadar... türkiye'nin en iyi stoperi kimdir sorusunu kime sorarsanız sorun serdar aziz derlerdi. ama bazı değerler ve disiplin söz konusu olunca galatasaray kimseyi tanımadı.
sözün özü; bir topluluğu, takım yapan en önemli şey disiplindir. galatasaray'da son yıllarda bunu benimseyip kimsenin gözünün yaşına bakmıyor. istisnalar var ama sonuçta kaideyi bozmuyorlar.
geçtiğimiz aylara kadar belli bir disiplinimiz yok diye sürekli eleştirirdim. lakin geriye dönüp baktığımda aslında çok disiplinli bir takım olduğumuzu rahatlıkla görebiliyorum.
mesela younes belhanda; adam trabzonspor maçında* sorumsuzca kırmızı kart görmesinden sonra teknik heyet tarafından "ya özür dilersin ve bir daha yapmazsın, ya da kadro dışı kalırsın" sözlerini işitmişti. o gün takım arkadaşlarından özür diledi ve konu kısmen kapandı. ardından içeride oynadığımız fenerbahçe maçının* son dakikalarında soldado'nun tahriklerine kapılmış ama tff tarafından ceza verilmemişti. lakin galatasaray yönetimi bunu atlamadı ve belhanda'ya 200 bin euro para cezası kesti. o gün bugündür belhanda eskisi gibi sorumsuz davranmıyor. çünkü davrandığı anda çok fena bir tokat yiyeceğini biliyor.
eren derdiyok: oynadığı maçlarda goller atsa da, sürekli saç baş yoldurtan ve sahada her daim yürüyen bir adamdı. nitekim daha fazla sabredilmedi ve kadro dışı bırakıldı.
sofiane feghouli: bu sezon* ilk haftalarda forma yüzü bile göremedi. ilerleyen haftalarda formayı giydiğinde; hırslı, mücadeleci ve takımı ateşleyen bir yapıya bürünmüştü.
serdar aziz: sahada mücadeleci ve hırslıydı lakin çoğu zamanda sakattı. tam formayı aldı derken tekrardan sakatlanır ve formunu bulması biraz zaman alırdı. sürekli şans tanındı ta ki sakatlığını bahane edip maça çıkmayıp, birkaç saat sonra maldivlere uçmasına kadar... türkiye'nin en iyi stoperi kimdir sorusunu kime sorarsanız sorun serdar aziz derlerdi. ama bazı değerler ve disiplin söz konusu olunca galatasaray kimseyi tanımadı.
sözün özü; bir topluluğu, takım yapan en önemli şey disiplindir. galatasaray'da son yıllarda bunu benimseyip kimsenin gözünün yaşına bakmıyor. istisnalar var ama sonuçta kaideyi bozmuyorlar.
