861
https://pbs.twimg.com/media/Doid0VRX0AAyrEa.jpg
kendisine bir kaç cevap verip bir kaç hatırlatma yapmak istediğim eski "geçici" başkanlık yapmış galatasaray kulüp üyesi.
ekteki görselde tgrt'de (halen varmış kanal ben kapandı sanıyordum) konuşmuş.
demiş ki "dağdan gelip bağdakini kovuyorlar. zaten dursun özbek'e bir tepki olduğu için mustafa cengiz seçildi" değil mi?
doğru.
dursun aydın özbek o kadar kötüydü ki (sizin seçtiğiniz, sizin yönetiminizde olan, sizin ibra ettiğiniz) ondan kurtulmak için sizin "elit" topluluğunuz bile başka birisi olsun da kim olursa olsun dedi.
dağdan gelip bağdakini kovma konusuna gelince, bağdaki sizin seçtiğiniz, ibra ettiğiniz, bağrınıza bastığınız o "elit" topluluğun içinden çıkan, lise mezunu ve "1-2-3 cimbombom" diye bağırttırma uzmanı dursun aydın özbek ise dağdaki değil sokaktaki de kovabilirdi. birazcık taraftar olsanız ne kadar utanmanız gerektiğini o zat-ı muhteremin başkan olduğu 3 sene için anlayabilirdiniz belki.
ama bir "dağdan gelip bağdakini kovma" mevcutsa, buradaki kovmayı seçimde mustafa cengiz'i seçen üyeler yaptıysa dağdan gelen de sizin "elit" kesim dediğiniz ekip değil mi?
nasıl paradoks ama? yaktı mı bir iki devre? *
"tribünlere göre, sosyal medyaya göre kulüp idare edilmez" demiş.
bu da doğru. kulüp yönetmenin belli dinamikleri vardır.
vardır da bu dinamiklerden hangisi "nepotizm" acaba?
tribüne sosyal medyaya göre kulüp yönetmeyen dursun aydın özbek'in yaptığı nepotizm'den bahsediyorum yani. hani kardeşine florya'yı, yeğenine e-spor'u emanet etti, sesiniz çıkmadı. hatırladınız mı?
nepotizm'le kulüp yönetilmemeli. eş-dost ilişkisiyle de yönetilmemeli. siz sırf sadece lise mezunu diye yaptığı türlü saçmalıklara rağmen bir yönetimi ibra ettiğinizde de aslında "nepotizm" yapmış oluyorsunuz.
nepotizm kelimesinin anlamını bilmeyen, bundan dolayı üye disipline veren dursun aydın özbek çok ama çok iyi biliyordu kulüp yönetmeyi, mustafa cengiz bilmiyor.
haklısınız.
ama kendinize kadar haklısınız. #galatasaraytaraftaraaçılsın
kendisine bir kaç cevap verip bir kaç hatırlatma yapmak istediğim eski "geçici" başkanlık yapmış galatasaray kulüp üyesi.
ekteki görselde tgrt'de (halen varmış kanal ben kapandı sanıyordum) konuşmuş.
demiş ki "dağdan gelip bağdakini kovuyorlar. zaten dursun özbek'e bir tepki olduğu için mustafa cengiz seçildi" değil mi?
doğru.
dursun aydın özbek o kadar kötüydü ki (sizin seçtiğiniz, sizin yönetiminizde olan, sizin ibra ettiğiniz) ondan kurtulmak için sizin "elit" topluluğunuz bile başka birisi olsun da kim olursa olsun dedi.
dağdan gelip bağdakini kovma konusuna gelince, bağdaki sizin seçtiğiniz, ibra ettiğiniz, bağrınıza bastığınız o "elit" topluluğun içinden çıkan, lise mezunu ve "1-2-3 cimbombom" diye bağırttırma uzmanı dursun aydın özbek ise dağdaki değil sokaktaki de kovabilirdi. birazcık taraftar olsanız ne kadar utanmanız gerektiğini o zat-ı muhteremin başkan olduğu 3 sene için anlayabilirdiniz belki.
ama bir "dağdan gelip bağdakini kovma" mevcutsa, buradaki kovmayı seçimde mustafa cengiz'i seçen üyeler yaptıysa dağdan gelen de sizin "elit" kesim dediğiniz ekip değil mi?
nasıl paradoks ama? yaktı mı bir iki devre? *
"tribünlere göre, sosyal medyaya göre kulüp idare edilmez" demiş.
bu da doğru. kulüp yönetmenin belli dinamikleri vardır.
vardır da bu dinamiklerden hangisi "nepotizm" acaba?
tribüne sosyal medyaya göre kulüp yönetmeyen dursun aydın özbek'in yaptığı nepotizm'den bahsediyorum yani. hani kardeşine florya'yı, yeğenine e-spor'u emanet etti, sesiniz çıkmadı. hatırladınız mı?
nepotizm'le kulüp yönetilmemeli. eş-dost ilişkisiyle de yönetilmemeli. siz sırf sadece lise mezunu diye yaptığı türlü saçmalıklara rağmen bir yönetimi ibra ettiğinizde de aslında "nepotizm" yapmış oluyorsunuz.
nepotizm kelimesinin anlamını bilmeyen, bundan dolayı üye disipline veren dursun aydın özbek çok ama çok iyi biliyordu kulüp yönetmeyi, mustafa cengiz bilmiyor.
haklısınız.
ama kendinize kadar haklısınız. #galatasaraytaraftaraaçılsın