8421
yine, yeniden linç zırhımı giyerek hakkında çoğu taraftarın tepki verebileceği uzun bir giri yazacağım. 1995'den sonrasına şahit olduğum galatasaray takımında hagi, taffarel, melo figürlerinin hemen arkasında en kötü ihtimalle son yirmi beş senenin en değerli altı-yedi futbolcusundan birisidir muslera.
ama bu transfer dönemi onun değiştirilmesi için uygun bir transfer dönemi idi normalde. (eren, selçuk, maicon, feghouli, belhanda ve hatta gomis'den sonra tabi ki)
*üç dünya kupasında kaleye geçmiş; bir yarı final, bir çeyrek final, bir de 2. tur görmüş bir kaleci olarak,
*iki güney amerika kupasında kaleye geçip; bir çeyrek final, bir şampiyonluk yaşamış bir kaleci olarak,
*kulüp kariyerinde 13 yerel kupa ve lig şampiyonluğu bulunan ve şampiyonlar ligi çeyrek finali görmüş bir kaleci olarak kendisi hala filinta gibi bir kalecidir.
son kupada yaptığı hataya rağmen de gayet bir piyasası vardır ve bu yaşta, bu cv'deki kaleciler 15-20 milyon arası bir para karşılığında transfer olabilirler. (begovic'in geçen sezon 11 milyon euro ettiği piyasada muslera için makul bedeli yazdığımı düşünüyorum)
kendisi kalite olarak aktif kaleciler içinde ilk 5-6 sırada olmasa da ilk yirminin içinde kesinlike bulunan bir kalecidir. beş yaş küçük hali de güncel piyasada 30 milyon euro yapabilecek bir kalecidir. şimdiki seviyesi ise aşağı yukarı handanovic, rui patricio, akinfeev gibi isimlerdir futbol piyasasında.
neuer, de gea hatta alisson ve ederson ise aşağı yukarı kendisinden bir barem daha kaliteli kaleci sınıfı şimdilik.
gelelim niçin değiştirilmesi gerektiği kısmına. 2021 yılı eylül ayında, yani bundan üç sezon sonra elimizde 35 yaşında, bonservis bedeli olmayan ve yavaş yavaş düşüşe geçen bir muslera olacak; geçmiş üç yıl için toplam 13 milyon euro yıllık ücret verdiğimiz.(primlerle beraber yıllık 4-4.5 milyon euro arası) bugün satarsak alabileceğimiz bonservis bedeli ile beraber aşağı yukarı 30 milyon euro civarı bir para farkı karşılığında üç yıl mulera bizimle olmuş sayılacak.
gelelim alternatife. 3 sene önce gelecekte gerçekten büyük işler beklenen genç kaleciler 10 milyon euro civarı paraya el değiştiriyorlardı.
*2 sezon önce bugünlerde alisson 8 milyon euro'ya roma'ya (23 yaş)
*4 sezon önce bugün der stegen 12 milyon euro'ya barca'ya (22 yaş)
*4 sezon önce bugün oblak 16 milyon euro'ya atleti'ye(21 yaş)
bugün için de son alisson ve ederson transferleri her ne kadar piyasayı değiştirmeye başlasa da 25 yaş altı kaliteli kaleciler hala 15 milyon euro civarı bir paraya rahatlıkla transfer edilebiliniyorlar. örneklerini yazacağım:
*alban lafont 8.5 milyon euro'ya fiorentina'ya (19 yaş)
*perrin 12 milyon euro'ya juventus'a (25 yaş)
*angus gunn 11 milyon euro'ya southampton'a (22 yaş)
*alex meret 22 milyon euro'ya napoli'ye (21 yaş)
transfer oldular.
dolayısıyla muslera'yı satıp kafa kafaya aynı paraya yaşı 25- ama kendi kendisini ıspatlamış bir kaleci alındığında galatasaray üç sezon sonra elinde aşağı yukarı yine 20 milyon euro eden bir kaleci bulundurmuş olabilecek. gelen kalecinin de bu süreç içinde ortalama 2.5 milyon euro bir maaşla şampiyonlar ligi takımına imza atabileceğini düşünürsek galatasaray 25 milyon euro civarı bir kaynak sağlamış olacak bu durumdan. cech gidince gelen oblak ile atleti ne yaptıysa; ederson ve oblak'ı satmış olan benfica bruno valera ile ne yapıyorsa onu yapacak.
kaleci yetiştiren bir takım değiliz. ama kaliteli bir satış ve alışla bu iş çok mantıklı bir iş olur aslında.
ama bu transfer dönemi onun değiştirilmesi için uygun bir transfer dönemi idi normalde. (eren, selçuk, maicon, feghouli, belhanda ve hatta gomis'den sonra tabi ki)
*üç dünya kupasında kaleye geçmiş; bir yarı final, bir çeyrek final, bir de 2. tur görmüş bir kaleci olarak,
*iki güney amerika kupasında kaleye geçip; bir çeyrek final, bir şampiyonluk yaşamış bir kaleci olarak,
*kulüp kariyerinde 13 yerel kupa ve lig şampiyonluğu bulunan ve şampiyonlar ligi çeyrek finali görmüş bir kaleci olarak kendisi hala filinta gibi bir kalecidir.
son kupada yaptığı hataya rağmen de gayet bir piyasası vardır ve bu yaşta, bu cv'deki kaleciler 15-20 milyon arası bir para karşılığında transfer olabilirler. (begovic'in geçen sezon 11 milyon euro ettiği piyasada muslera için makul bedeli yazdığımı düşünüyorum)
kendisi kalite olarak aktif kaleciler içinde ilk 5-6 sırada olmasa da ilk yirminin içinde kesinlike bulunan bir kalecidir. beş yaş küçük hali de güncel piyasada 30 milyon euro yapabilecek bir kalecidir. şimdiki seviyesi ise aşağı yukarı handanovic, rui patricio, akinfeev gibi isimlerdir futbol piyasasında.
neuer, de gea hatta alisson ve ederson ise aşağı yukarı kendisinden bir barem daha kaliteli kaleci sınıfı şimdilik.
gelelim niçin değiştirilmesi gerektiği kısmına. 2021 yılı eylül ayında, yani bundan üç sezon sonra elimizde 35 yaşında, bonservis bedeli olmayan ve yavaş yavaş düşüşe geçen bir muslera olacak; geçmiş üç yıl için toplam 13 milyon euro yıllık ücret verdiğimiz.(primlerle beraber yıllık 4-4.5 milyon euro arası) bugün satarsak alabileceğimiz bonservis bedeli ile beraber aşağı yukarı 30 milyon euro civarı bir para farkı karşılığında üç yıl mulera bizimle olmuş sayılacak.
gelelim alternatife. 3 sene önce gelecekte gerçekten büyük işler beklenen genç kaleciler 10 milyon euro civarı paraya el değiştiriyorlardı.
*2 sezon önce bugünlerde alisson 8 milyon euro'ya roma'ya (23 yaş)
*4 sezon önce bugün der stegen 12 milyon euro'ya barca'ya (22 yaş)
*4 sezon önce bugün oblak 16 milyon euro'ya atleti'ye(21 yaş)
bugün için de son alisson ve ederson transferleri her ne kadar piyasayı değiştirmeye başlasa da 25 yaş altı kaliteli kaleciler hala 15 milyon euro civarı bir paraya rahatlıkla transfer edilebiliniyorlar. örneklerini yazacağım:
*alban lafont 8.5 milyon euro'ya fiorentina'ya (19 yaş)
*perrin 12 milyon euro'ya juventus'a (25 yaş)
*angus gunn 11 milyon euro'ya southampton'a (22 yaş)
*alex meret 22 milyon euro'ya napoli'ye (21 yaş)
transfer oldular.
dolayısıyla muslera'yı satıp kafa kafaya aynı paraya yaşı 25- ama kendi kendisini ıspatlamış bir kaleci alındığında galatasaray üç sezon sonra elinde aşağı yukarı yine 20 milyon euro eden bir kaleci bulundurmuş olabilecek. gelen kalecinin de bu süreç içinde ortalama 2.5 milyon euro bir maaşla şampiyonlar ligi takımına imza atabileceğini düşünürsek galatasaray 25 milyon euro civarı bir kaynak sağlamış olacak bu durumdan. cech gidince gelen oblak ile atleti ne yaptıysa; ederson ve oblak'ı satmış olan benfica bruno valera ile ne yapıyorsa onu yapacak.
kaleci yetiştiren bir takım değiliz. ama kaliteli bir satış ve alışla bu iş çok mantıklı bir iş olur aslında.