493
yine etik etik diye başımızın etinin yeneceği transfere konu olacak olan oyuncu. bu sefer de çıkıp 4,75mn euro vermesinler. bedava gelsin eleman. sanki futbolcu köle de adamı pazarda satıyorlar.
ayrıca şu 'emek' mevzusu da son derece subjektif bir konu. bu konuya objektif bakmak lazım; o da sözleşme.
atıyorum a kulübü diyor ki; bu adamı ben yetiştirdim, ben oynattım, ben güvendim. istediğim paraya istediğim takıma satarım.
oyuncu da diyor ki 'yahu, bana vereceğin maaşla ben zaten iyi performans gösterdim. zaten o yüzden beni göndermedin, takımda tuttun çünkü bana verdiğin maaştan daha çoğunu sana kazandırdım ki beni satabilecek konuma geldin. ben istemediğim yere gitmek istemiyorum. 4-5 takım istiyor madem istediğimi seçme hakkım olmalı. zaten bir yılım kalmış, gerekirse bedava da giderim.'
bunu çözmek için sözleşme yaparsın ve minimum satış bedeli koyarsın. bir yıl kalmadan da sözleşmeleri yenilersin gerekirse. iki taraf da anlaşmak isterse süreler uzatılır yani. şimdiki durumda alanyaspor ya oyuncuyu bu yıl elinden çıkaracak ki oyuncunun da istediği bir kulübe gitmesi ile sonuçlanacak bu durum ya da bir yıl sonra bedava kaçıracak elinden. kadro dışı bıraksa inanılmaz bir silahını kaybedecek. adamdan bonservis kazanamadığından yerine transfer yapması zorlaşacak vs. mantık dışı. emre için de galatasaraylı olup olmaması önemli değil, bence en mantıklı tercih galatasaray olacaktır. sonuçta bir orta alan eksiğimiz var, fatih terim gibi bir hoca başımızda, şampiyonlar ligi artısı var. büyük kulüp vs. subjektif ve objektif tüm oklar da galatasaray'ı gösteriyor.
bu sözleşme meselesinin eksisi, selçuk inan ve tarık çamdal gibi bitmek bilmeyen sözleşmeler olur. yani kulüpler ikisinden birini seçmek zorunda. ne şiş yansın ne kabapla olacak iş değil.
kim haklı? açık konuşmak gerekirse oyuncuyu haklı buluyorum * * * * madem alanyaspor herkesi emre gibi parlatabiliyor, buyursun parlatsın o zaman; ellerinden tutan kim? futbolcuda bir kumaş varmış, alanyaspor'da da hasbelkader şans bulup bunu değerlendirmiş. sanki alanyaspor'da aldı tüm altyapı/üstyapı eğitimini de vefa borcu olacak. zerre vefa borcu yok bence.
konu galatasaray olsa da düşüncem değişmeyecektir. kimse galatasaray'ın da kölesi değil. gitmek isteyene kapı orada ki galatasaray da bir kişinin gidişiyle küçülecek bir kulüp değil zaten. elinden kaçan oyuncuları elinde tutmayı öğrenir bu sayede yöneticiler. kaliteli adamlarla uzun sözleşme yapın, kalitesizlerle değil!
ayrıca şu 'emek' mevzusu da son derece subjektif bir konu. bu konuya objektif bakmak lazım; o da sözleşme.
atıyorum a kulübü diyor ki; bu adamı ben yetiştirdim, ben oynattım, ben güvendim. istediğim paraya istediğim takıma satarım.
oyuncu da diyor ki 'yahu, bana vereceğin maaşla ben zaten iyi performans gösterdim. zaten o yüzden beni göndermedin, takımda tuttun çünkü bana verdiğin maaştan daha çoğunu sana kazandırdım ki beni satabilecek konuma geldin. ben istemediğim yere gitmek istemiyorum. 4-5 takım istiyor madem istediğimi seçme hakkım olmalı. zaten bir yılım kalmış, gerekirse bedava da giderim.'
bunu çözmek için sözleşme yaparsın ve minimum satış bedeli koyarsın. bir yıl kalmadan da sözleşmeleri yenilersin gerekirse. iki taraf da anlaşmak isterse süreler uzatılır yani. şimdiki durumda alanyaspor ya oyuncuyu bu yıl elinden çıkaracak ki oyuncunun da istediği bir kulübe gitmesi ile sonuçlanacak bu durum ya da bir yıl sonra bedava kaçıracak elinden. kadro dışı bıraksa inanılmaz bir silahını kaybedecek. adamdan bonservis kazanamadığından yerine transfer yapması zorlaşacak vs. mantık dışı. emre için de galatasaraylı olup olmaması önemli değil, bence en mantıklı tercih galatasaray olacaktır. sonuçta bir orta alan eksiğimiz var, fatih terim gibi bir hoca başımızda, şampiyonlar ligi artısı var. büyük kulüp vs. subjektif ve objektif tüm oklar da galatasaray'ı gösteriyor.
bu sözleşme meselesinin eksisi, selçuk inan ve tarık çamdal gibi bitmek bilmeyen sözleşmeler olur. yani kulüpler ikisinden birini seçmek zorunda. ne şiş yansın ne kabapla olacak iş değil.
kim haklı? açık konuşmak gerekirse oyuncuyu haklı buluyorum * * * * madem alanyaspor herkesi emre gibi parlatabiliyor, buyursun parlatsın o zaman; ellerinden tutan kim? futbolcuda bir kumaş varmış, alanyaspor'da da hasbelkader şans bulup bunu değerlendirmiş. sanki alanyaspor'da aldı tüm altyapı/üstyapı eğitimini de vefa borcu olacak. zerre vefa borcu yok bence.
konu galatasaray olsa da düşüncem değişmeyecektir. kimse galatasaray'ın da kölesi değil. gitmek isteyene kapı orada ki galatasaray da bir kişinin gidişiyle küçülecek bir kulüp değil zaten. elinden kaçan oyuncuları elinde tutmayı öğrenir bu sayede yöneticiler. kaliteli adamlarla uzun sözleşme yapın, kalitesizlerle değil!