205
her şeyin temelinde insan denen canlının kendini özel hissetmesi, diğer canlılardan-cansızlardan üstün bir konumda görmesi var. insan kendini dünyanın efendisi zannediyor, her şey onun için var edilmiş diye inanıyor. doğaya, diğer canlılara ve cansızlara istediği şekilde hükmetme hakkını kendinde görüyor. bu üstünlük zannından kaynaklanan hükmetme hastalığı kendi türünün içinde de yapıyor, insanlar kendilerini çeşitli soyut kimliklere, sınıflara ayırıp bir üstünlük mücadelesine giriyor. kendisi ve kendinden olanlar dışında hiçbir şeye saygı duymuyor. halbuki insan dediğin canlı bir hayvan türüdür, doğanın bir ürünü, bir parçasıdır ama "hayvan" ifadesini hakaret olarak kullanır, çünkü öyle bir egoya sahiptir ki olduğu yer, konum kendisine yetmez çünkü kendisi bu dünya için bir mucizedir, bir veli nimettir(!) hep daha fazlasını ister. toprak, deniz, taş, para, petrol, ünvan... insana hiç yetmez, paylaşmak da istemez. kendi şahsı, kendi ırkı, mensup olduğu din, milliyet vs diğer her şeyden üstündür ve kendi grubu dışında kalan insanlar da dahil dünyadaki her şey ona tabi olmalıdır. bu bir çeşit hastalıktır ve ırkçılık da dahil her karanlık düşüncenin arkasında bu "olağanüstülük" hissiyatı vardır. fakat o kadar sıradanız ki...