65
dünya kupası hakkında bbc'nin derlemiş olduğu ilginç bilgiler, tablolar da burada çıkmadığı için blogta:
rusya'da yapılacak olan dünya kupasına bir haftadan az bir zaman kalmışken, kupa tarihi ile ilgili ilginç bilgiler de paylaşılmaya devam ediyor. bunlardan birini de tablolar eşliğinde bbc paylaşmış, biz de ingilizce ile uğraşmak istemeyen okurlarımıza türkçe'ye çevirelim ve blog arşivine atalım istedik bu bilgileri...
dünya kupasını en fazla kazanan ülke hangisidir?
tabii ki brezilya, 5 defa en büyük kupayı ülkesine götürmekle tablonun zirvesinde güney amerikalılar ama 2002'den beri de kupaya dokunamıyorlar, özellikle ev sahibi oldukları 2014 yılında almanya'ya 7-1lik skorla mağlup olurken, kelimenin tam anlamıyla "rezil" olmuşlardı. sambacıları dörder kupa ile almanya ve italya takip ediyor... bu arada avrupa ve güney amerika kıtaları dışında da dünya kupasını kazanan kıta yok. son üç finali de avrupalıların kazandığını belirterek bitirelim bu faslı...
en fazla golü kim attı?
almanların "gol makinesi" miroslav klose boy gösterdiği 4 dünya kupasında attığı toplam 16 golle zirvede yer alırken, brezilyalı "efsane" ronaldo 15 golle onu takip ediyor. ilginç detay, bu gollerin yarıdan fazlasını (8 adet) 2002 dünya kupasında kaydetme başarısı gösterdi ronaldo, hatta ikisini milli takımımızla oynadığı biri grup, diğeri yarı final maçı olmak üzere iki müsabakada kaydetti. tek bir turnuvada en fazla gol atan futbolcu kim mi? fransız just fontaine 13 golle bu alanda rekoru elinde bulunduruyor...
peki rusya'da top koşturacak futbolcular arasında en fazla gol atanlar kimler?
dünya kupaları tarihinde 10 gol ve fazlasını atan futbolcular arasında sadece alman thomas müller, rusya'daki turnuvada boy gösterecek. panzerlerin golcüsü eğer klose'nin rekorunu yakalamak isterse bir önceki turnuvada kendi adına elde etmiş olduğu 5 gollük rekoru kırmak zorunda. bu arada 2014'ün 6 golle gol kralı kolombiyalı james rodriguez de aynı performansı sergilerse, tabloda kendisine üst sıralarda yer edinir.
ilginç bir bilgi, meksika'lı defans oyuncusu rafael marquez'in dünya kupalarında attığı toplam gol sayısı cristiano ronaldo ile eşit... bir savunma oyuncusu için hiç de fena bir istatistik olmasa gerek...
artık eskisi kadar şut atılmıyor
1966 dünya kupasında istatistik tutulmaya başlandığından beri 2014'te brezilya'da düzenlenen en son dünya kupası takımların rakip kalelere maç başına en az şut attıkları turnuva olarak tarihe geçti. şutlar az ama isabet fazla olmuş ki, ispanya'da yapılan 1982 dünya kupasından beri maç başına atılan 2.7 golle 2014 dünya kupası "bolluk" konusunda zirvede yer alıyor.
bu arada ceza sahası dışından atılan şutlarda da büyük düşüşler var, aşağıda tabloda brezilya'da almanya ile arjantin arasında oynanan 2014 dünya kupası finalinde atılan şutlar ile 1966 dünya kupası finalinde ingiltere ile almanya finalinde rakip kalelere atılan şutların grafiği yer almakta.
premier lig dünya kupasına en fazla oyuncu gönderen lig
kendi evinde kazandığı 1966 dünya kupasından beri ingiltere sadece bir kez çeyrek finali geçebildi. fakat bu "kötü" istatistik, kupalara katılan ülkelerin hocalarına takımlarına ingiltere liglerinden oyuncu almalarına engel olmadı. leroy sane, marcos alonso ve david luiz gibi futbolcular kendi memleketlerinin teknik adamları tarafından rusya'ya götürülecek oyuncular arasında olmasalar da, 2018 dünya kupasına en fazla topçu yollayan lig premier lig oldu. ingiltere'nin üç liginde oynayan 130 futbolcu rusya'da takımların başarısı için ter akıtacakken, onları 81 oyuncu ile ispanya ligi ve 67 ile almanya ligleri takip etmekte. uruguay, panama, suudi arabistan ve rusya ingiltere'de top koşturan futbolcuları takımlarına çağırmayan ülkeler olarak dikkati çekmektedirler. öte yandan, kadrosundaki 23 oyuncuyu da aynı ligten seçen tek ülke ingiltere. isveç ve senegal ise ingilizlerin tam tersi, bu iki ülkenin dünya kupası kadrolarında yerel liglerden tek bir oyuncu bile yok...
ev sahibi ülke ne yapar?
hiçbir brezilyalı kendi ülkesinde yapılan iki dünya kupasını da hatırlamak istemez, neden mi? önce 1950'de maracana'da yapılan tarihi finalde "ezeli" rakip uruguay'a kaybettiler finali, 2014 yılında da almanya'ya 7-1le yüz kızartıcı bir şekilde mağlup oldular. ama diğer ülkeler ev sahibi olduklarında çok başarılı maçlar çıkardılar, kupayı aldılar. rusya da bu sene başarılı olmak için taraftarına güveniyor. eğer ruslar gruplardan çıkarsa, bir tek güney afrika cumhuriyeti kendi ülkesinde dünya kupası oynayan ve gruplardan çıkamayan ülke olarak istatistiklerde yerini koruyacak.
penaltı atışları
dünya kupası maçlarında penaltı atışlarında en başarılı millet olarak almanlar göze çarpıyor. panzerler, penaltılara kalan 4 maçı da kazanmayı bilirken, sadece tek oyuncu penaltı kaçırmış. 1982'den beri arka arkaya 15 penaltı atışından da mutlu ayrılıyor almanlar. nazar değmesin... peki onların tersi, bu alanda en kötü olan ülke kim? ingiltere tabii ki. ingilizler penaltılara kalan üç maçı da kaybetmekle nam saldılar dünya kupası tarihine. italyanlar da bu alanda oldukça sıkıntılılar, özellikle baggio'nun da penaltı kaçırdığı 1994 dünya kupası finalini unutamıyorlar ama 2006'da fransa'ya karşı elde ettikleri galibiyet bir nebze içlerini serinletmiş olmalı.
http://ultrasmovement.blogspot.com/...ilginc-bilgiler.html
rusya'da yapılacak olan dünya kupasına bir haftadan az bir zaman kalmışken, kupa tarihi ile ilgili ilginç bilgiler de paylaşılmaya devam ediyor. bunlardan birini de tablolar eşliğinde bbc paylaşmış, biz de ingilizce ile uğraşmak istemeyen okurlarımıza türkçe'ye çevirelim ve blog arşivine atalım istedik bu bilgileri...
dünya kupasını en fazla kazanan ülke hangisidir?
tabii ki brezilya, 5 defa en büyük kupayı ülkesine götürmekle tablonun zirvesinde güney amerikalılar ama 2002'den beri de kupaya dokunamıyorlar, özellikle ev sahibi oldukları 2014 yılında almanya'ya 7-1lik skorla mağlup olurken, kelimenin tam anlamıyla "rezil" olmuşlardı. sambacıları dörder kupa ile almanya ve italya takip ediyor... bu arada avrupa ve güney amerika kıtaları dışında da dünya kupasını kazanan kıta yok. son üç finali de avrupalıların kazandığını belirterek bitirelim bu faslı...
en fazla golü kim attı?
almanların "gol makinesi" miroslav klose boy gösterdiği 4 dünya kupasında attığı toplam 16 golle zirvede yer alırken, brezilyalı "efsane" ronaldo 15 golle onu takip ediyor. ilginç detay, bu gollerin yarıdan fazlasını (8 adet) 2002 dünya kupasında kaydetme başarısı gösterdi ronaldo, hatta ikisini milli takımımızla oynadığı biri grup, diğeri yarı final maçı olmak üzere iki müsabakada kaydetti. tek bir turnuvada en fazla gol atan futbolcu kim mi? fransız just fontaine 13 golle bu alanda rekoru elinde bulunduruyor...
peki rusya'da top koşturacak futbolcular arasında en fazla gol atanlar kimler?
dünya kupaları tarihinde 10 gol ve fazlasını atan futbolcular arasında sadece alman thomas müller, rusya'daki turnuvada boy gösterecek. panzerlerin golcüsü eğer klose'nin rekorunu yakalamak isterse bir önceki turnuvada kendi adına elde etmiş olduğu 5 gollük rekoru kırmak zorunda. bu arada 2014'ün 6 golle gol kralı kolombiyalı james rodriguez de aynı performansı sergilerse, tabloda kendisine üst sıralarda yer edinir.
ilginç bir bilgi, meksika'lı defans oyuncusu rafael marquez'in dünya kupalarında attığı toplam gol sayısı cristiano ronaldo ile eşit... bir savunma oyuncusu için hiç de fena bir istatistik olmasa gerek...
artık eskisi kadar şut atılmıyor
1966 dünya kupasında istatistik tutulmaya başlandığından beri 2014'te brezilya'da düzenlenen en son dünya kupası takımların rakip kalelere maç başına en az şut attıkları turnuva olarak tarihe geçti. şutlar az ama isabet fazla olmuş ki, ispanya'da yapılan 1982 dünya kupasından beri maç başına atılan 2.7 golle 2014 dünya kupası "bolluk" konusunda zirvede yer alıyor.
bu arada ceza sahası dışından atılan şutlarda da büyük düşüşler var, aşağıda tabloda brezilya'da almanya ile arjantin arasında oynanan 2014 dünya kupası finalinde atılan şutlar ile 1966 dünya kupası finalinde ingiltere ile almanya finalinde rakip kalelere atılan şutların grafiği yer almakta.
premier lig dünya kupasına en fazla oyuncu gönderen lig
kendi evinde kazandığı 1966 dünya kupasından beri ingiltere sadece bir kez çeyrek finali geçebildi. fakat bu "kötü" istatistik, kupalara katılan ülkelerin hocalarına takımlarına ingiltere liglerinden oyuncu almalarına engel olmadı. leroy sane, marcos alonso ve david luiz gibi futbolcular kendi memleketlerinin teknik adamları tarafından rusya'ya götürülecek oyuncular arasında olmasalar da, 2018 dünya kupasına en fazla topçu yollayan lig premier lig oldu. ingiltere'nin üç liginde oynayan 130 futbolcu rusya'da takımların başarısı için ter akıtacakken, onları 81 oyuncu ile ispanya ligi ve 67 ile almanya ligleri takip etmekte. uruguay, panama, suudi arabistan ve rusya ingiltere'de top koşturan futbolcuları takımlarına çağırmayan ülkeler olarak dikkati çekmektedirler. öte yandan, kadrosundaki 23 oyuncuyu da aynı ligten seçen tek ülke ingiltere. isveç ve senegal ise ingilizlerin tam tersi, bu iki ülkenin dünya kupası kadrolarında yerel liglerden tek bir oyuncu bile yok...
ev sahibi ülke ne yapar?
hiçbir brezilyalı kendi ülkesinde yapılan iki dünya kupasını da hatırlamak istemez, neden mi? önce 1950'de maracana'da yapılan tarihi finalde "ezeli" rakip uruguay'a kaybettiler finali, 2014 yılında da almanya'ya 7-1le yüz kızartıcı bir şekilde mağlup oldular. ama diğer ülkeler ev sahibi olduklarında çok başarılı maçlar çıkardılar, kupayı aldılar. rusya da bu sene başarılı olmak için taraftarına güveniyor. eğer ruslar gruplardan çıkarsa, bir tek güney afrika cumhuriyeti kendi ülkesinde dünya kupası oynayan ve gruplardan çıkamayan ülke olarak istatistiklerde yerini koruyacak.
penaltı atışları
dünya kupası maçlarında penaltı atışlarında en başarılı millet olarak almanlar göze çarpıyor. panzerler, penaltılara kalan 4 maçı da kazanmayı bilirken, sadece tek oyuncu penaltı kaçırmış. 1982'den beri arka arkaya 15 penaltı atışından da mutlu ayrılıyor almanlar. nazar değmesin... peki onların tersi, bu alanda en kötü olan ülke kim? ingiltere tabii ki. ingilizler penaltılara kalan üç maçı da kaybetmekle nam saldılar dünya kupası tarihine. italyanlar da bu alanda oldukça sıkıntılılar, özellikle baggio'nun da penaltı kaçırdığı 1994 dünya kupası finalini unutamıyorlar ama 2006'da fransa'ya karşı elde ettikleri galibiyet bir nebze içlerini serinletmiş olmalı.
http://ultrasmovement.blogspot.com/...ilginc-bilgiler.html
