283
sözcü'nün yaptığı haber ne kadar doğru bilmiyorum ama doğru olabileceğini düşündüğüm için bir kaç yorum yapacağım.
gelecek sezon için sattığın kadar alma sınırı getirilmiş, bizim işimize geliyor. garry rodrigues'ten en az 20m€ ve cavanda'dan 2.4m€ gelecek, tolga'yı da 3m€'ya satma ihtimalimiz var. telles'ten gelecek 3.7m€ pay bu hesaba katılıyor mu ondan emin değilim. sonuçta yaklaşık 25-30m € bütçemiz olacak, bu gelirle rahatlıkla 7-8 futbolcu transfer edebileceğimizi düşünüyorum.
ayrıca 65m €'luk maaş sınırı getirilmiş ki, yapacağımız transferleri de hesaba katsak bile bu sınırın içinde kalacağımızı tahmin ediyorum, hatta büyük ihtimalle bu sezon da 65m € içinde kalıyoruz, sezon bittiğinde hesabını yapıp detaylı gösteririm.
2019-2020 sezonu için bir önceki sezonun karının 7 katı kadar bonservis harcama sınırı getirilmiş, bunu ilk kez duyuyoruz. ancak bunun da büyük bir sorun olacağını düşünmüyorum kadrodan yalnızca iki yedek oyuncunun ayrılacağı bir sezon olacak. 2018-2019'da ise yalnızca şampiyonlar ligi'nden gelecek 50m€ gelir var, maaş giderleri 65m € ile sınırlandırılmış ve bonservis zararımız da olamayacak.
edit: tribunde usuyen adam uyardı, bir önceki sezonun bonservis karının 7 katıymış. eğer bir önceki sezon tam olarak sattığımız kadar alırsak o sezon yine sattığımız kadar alabiliyormuşuz. eğer fazlası kalırsa da bir sonraki sezon 7 katı kadar bonservis fazlamız oluyor. benim beklediğimden de rahat bir sınırlamaymış. ilk sezon 1-2m € bonservis karı bıraksak zaten sonraki sezon için yeterli olur.
o sezon maaş yükü de 60m €'ya düşürülecekmiş, bu da sorun değil çünkü o sezon selçuk, eren ve tarık'ın sözleşmeleri sona erecek. bu üç futbolcunun maaş yükü yaklaşık 9m €. bir yedek ortasaha ve bir üçüncü forvetin yerini 4m € maaş ile rahatlıkla doldurabiliriz. en kötü ihtimalle yüksek maaş alan bir oyunculardan birisini satıp yerine daha uygun maliyetli bir oyuncu almak zorunda kalırız, daha fazlası olmaz.
bu anlaşmanın asıl etkisini 2020-2021 sezonunda hissederiz. eğer kulübü iyi bir yönetimle zarar etmediğimiz bir duruma getirirsek rahat ederiz, yoksa bir sezon feda demek zorunda kalabiliriz. bu dönemdeki en büyük şansımız ise takımın başında fatih terim'in olması.
daha detaylı olarak düşünmek isteyenler için de bu konuyla ilgili yazdığım iki bölümlük yazıyı buraya bırakıyorum.
(bkz: 2018 seçimi sonrasında galatasaray'ın mali geleceği/@ceo)
gelecek sezon için sattığın kadar alma sınırı getirilmiş, bizim işimize geliyor. garry rodrigues'ten en az 20m€ ve cavanda'dan 2.4m€ gelecek, tolga'yı da 3m€'ya satma ihtimalimiz var. telles'ten gelecek 3.7m€ pay bu hesaba katılıyor mu ondan emin değilim. sonuçta yaklaşık 25-30m € bütçemiz olacak, bu gelirle rahatlıkla 7-8 futbolcu transfer edebileceğimizi düşünüyorum.
ayrıca 65m €'luk maaş sınırı getirilmiş ki, yapacağımız transferleri de hesaba katsak bile bu sınırın içinde kalacağımızı tahmin ediyorum, hatta büyük ihtimalle bu sezon da 65m € içinde kalıyoruz, sezon bittiğinde hesabını yapıp detaylı gösteririm.
2019-2020 sezonu için bir önceki sezonun karının 7 katı kadar bonservis harcama sınırı getirilmiş, bunu ilk kez duyuyoruz. ancak bunun da büyük bir sorun olacağını düşünmüyorum kadrodan yalnızca iki yedek oyuncunun ayrılacağı bir sezon olacak. 2018-2019'da ise yalnızca şampiyonlar ligi'nden gelecek 50m€ gelir var, maaş giderleri 65m € ile sınırlandırılmış ve bonservis zararımız da olamayacak.
edit: tribunde usuyen adam uyardı, bir önceki sezonun bonservis karının 7 katıymış. eğer bir önceki sezon tam olarak sattığımız kadar alırsak o sezon yine sattığımız kadar alabiliyormuşuz. eğer fazlası kalırsa da bir sonraki sezon 7 katı kadar bonservis fazlamız oluyor. benim beklediğimden de rahat bir sınırlamaymış. ilk sezon 1-2m € bonservis karı bıraksak zaten sonraki sezon için yeterli olur.
o sezon maaş yükü de 60m €'ya düşürülecekmiş, bu da sorun değil çünkü o sezon selçuk, eren ve tarık'ın sözleşmeleri sona erecek. bu üç futbolcunun maaş yükü yaklaşık 9m €. bir yedek ortasaha ve bir üçüncü forvetin yerini 4m € maaş ile rahatlıkla doldurabiliriz. en kötü ihtimalle yüksek maaş alan bir oyunculardan birisini satıp yerine daha uygun maliyetli bir oyuncu almak zorunda kalırız, daha fazlası olmaz.
bu anlaşmanın asıl etkisini 2020-2021 sezonunda hissederiz. eğer kulübü iyi bir yönetimle zarar etmediğimiz bir duruma getirirsek rahat ederiz, yoksa bir sezon feda demek zorunda kalabiliriz. bu dönemdeki en büyük şansımız ise takımın başında fatih terim'in olması.
daha detaylı olarak düşünmek isteyenler için de bu konuyla ilgili yazdığım iki bölümlük yazıyı buraya bırakıyorum.
(bkz: 2018 seçimi sonrasında galatasaray'ın mali geleceği/@ceo)