189
öncelikle (bkz: #237383).
oyun olarak son derece sert ve etkili bir savunma yaptık. fenerbahçe'nin çok iyi 3 tane uzunu olmasına rağmen, artık baskıdan mıdır nedir bilemiyorum bunları etkili kullanamadılar. bunun üzerine bizim de yağmur gibi yağan üçlüklerimiz gelince maçı kazandık. olaylar çıktıktan sonra yanımdaki arkadaşlarıma ''muhtemelen kaybeden biz olacağız'' dedim. fakat özellikle 2. uzatmada fenerbahçeli basketçiler ''yenilelim de kurtulalım şu ızdıraptan'' havasındaydılar.
olaylara gelirsek; normal sürenin bitiminde yorgunlukla yerime çöktüm. galatasaray benchinin arka sırasındaydım. bir anda fenerbahçe benchinin orada hareketlenmeler oldu, tabii ne olduğunu anlayamadık o anda. fakat arkadan sahaya atlayan 2 kişi ve benchte oturan bir fenerbahçeliye yapılan saldırı ortalığın karışmasına sebep verdi. tanjevic her zamanki taktiği kullanıp çekilmelerini istedi. fenerbahçe tam körükten girerken, sandalyelerde oturan bir taraftar fenerbahçeli oyuncuların burnunun dibinden bir cisim fırlattı, bunun üzerine de arkadan gelen fenerbahçeli zenci basketbolcu, o taraftara sağlam bir yumruk attı. ben muhtemelen salon komple boşaltılır diye tahmin ediyordum. çünkü sahaya atılan maddeler ve yapılan küfürlü tezahüratlar had safhadaydı. pota arkasındaki tribünlerden düşen 2-3 kişi oldu. 2 kişiyi de başı yarılmış halde gördüm. muhtemelen onlara da çeşitli cisimler isabet etti.
netice olarak; taraftarlarımızın ''kısasa kısas'' yaptığı maç olmuştur, ne yazık ki bunu yapmak marifet değildir. zannediyor musunuz ki, 2. devredeki maçta bizi çiçeklerle karşılayacaklar. ne yazık ki o zaman da aynı olaylar bizim oyuncularımızın başına gelecek, belki de daha fazlası.
he bir de son zamanlarda bir moda başladı, ''futbol seyircisi'' diye. tutup da galatasaray'ın sadece voleybol, basketbol ya da kürek karşılaşmalarını izleyip futbol maçlarını takip etmeyen taraftar var mıdır bilmiyorum. hepimiz futbola endeksli seyirciyiz.
oyun olarak son derece sert ve etkili bir savunma yaptık. fenerbahçe'nin çok iyi 3 tane uzunu olmasına rağmen, artık baskıdan mıdır nedir bilemiyorum bunları etkili kullanamadılar. bunun üzerine bizim de yağmur gibi yağan üçlüklerimiz gelince maçı kazandık. olaylar çıktıktan sonra yanımdaki arkadaşlarıma ''muhtemelen kaybeden biz olacağız'' dedim. fakat özellikle 2. uzatmada fenerbahçeli basketçiler ''yenilelim de kurtulalım şu ızdıraptan'' havasındaydılar.
olaylara gelirsek; normal sürenin bitiminde yorgunlukla yerime çöktüm. galatasaray benchinin arka sırasındaydım. bir anda fenerbahçe benchinin orada hareketlenmeler oldu, tabii ne olduğunu anlayamadık o anda. fakat arkadan sahaya atlayan 2 kişi ve benchte oturan bir fenerbahçeliye yapılan saldırı ortalığın karışmasına sebep verdi. tanjevic her zamanki taktiği kullanıp çekilmelerini istedi. fenerbahçe tam körükten girerken, sandalyelerde oturan bir taraftar fenerbahçeli oyuncuların burnunun dibinden bir cisim fırlattı, bunun üzerine de arkadan gelen fenerbahçeli zenci basketbolcu, o taraftara sağlam bir yumruk attı. ben muhtemelen salon komple boşaltılır diye tahmin ediyordum. çünkü sahaya atılan maddeler ve yapılan küfürlü tezahüratlar had safhadaydı. pota arkasındaki tribünlerden düşen 2-3 kişi oldu. 2 kişiyi de başı yarılmış halde gördüm. muhtemelen onlara da çeşitli cisimler isabet etti.
netice olarak; taraftarlarımızın ''kısasa kısas'' yaptığı maç olmuştur, ne yazık ki bunu yapmak marifet değildir. zannediyor musunuz ki, 2. devredeki maçta bizi çiçeklerle karşılayacaklar. ne yazık ki o zaman da aynı olaylar bizim oyuncularımızın başına gelecek, belki de daha fazlası.
he bir de son zamanlarda bir moda başladı, ''futbol seyircisi'' diye. tutup da galatasaray'ın sadece voleybol, basketbol ya da kürek karşılaşmalarını izleyip futbol maçlarını takip etmeyen taraftar var mıdır bilmiyorum. hepimiz futbola endeksli seyirciyiz.
