41
çocukluğumun en eğlenceli ve futbol kariyerimi etkileyen aktivitesi.
henüz 10-11 yaşlarındayım. teyzemler toplanmış maaile bize gelmişler. tabi bu kadar bayan bir araya gelince rahat rahat dedikodu yapsınlar diye çocuklarını dışarıya yollamıyorlar. malum çocuklar dışarı çıkarsa akılları onlarda kalır ve rahat takılamazlar.
buna istinaden kuzenimi oturma odasına çağırdım. kanepenin önüne onu kaleci yaptım. yalnız kanepe evin penceresinin önünde. bu detayı o zaman atlamışım :) televizyonda da tsubasa açık. tsubasa'nın takımı yenik ve karşı takım tarafından küçük görülüyorlar. sonrası malum. hırs, azim ve inançla birlikte atılan gollerle beraberlik yakalanır. fakat henüz bitmemiştir. arkada çalan müzikle birlikte tsubasa maçın son dakikasında kankası nankatsu'dan gelen pasla 3 metre havaya sıçrar ve o bilinen vuruşu yaparak takımına galibiyeti getiren golü atarken bende aynı anda senkronize şekilde kanepenin önündeki kuzenime o vuruşu yapmaya çalıştım.
sonuç: tsubasa maçı kazanırken ben evdeki camı çerçeveyi indirdim ve kuzenimle birlikte çok temiz dayağımı yedim. sonra eve gelen babamdan camı değiştirmek için verdiği parayla eşdeğer yediğim ikinci posta dayak :)
futbol kariyerimi etkileyen noktası ise o gün bugündür hiç şut çekmedim ve bir kaleci olarak halı sahalardaki aranan adam hep ben oldum :)
henüz 10-11 yaşlarındayım. teyzemler toplanmış maaile bize gelmişler. tabi bu kadar bayan bir araya gelince rahat rahat dedikodu yapsınlar diye çocuklarını dışarıya yollamıyorlar. malum çocuklar dışarı çıkarsa akılları onlarda kalır ve rahat takılamazlar.
buna istinaden kuzenimi oturma odasına çağırdım. kanepenin önüne onu kaleci yaptım. yalnız kanepe evin penceresinin önünde. bu detayı o zaman atlamışım :) televizyonda da tsubasa açık. tsubasa'nın takımı yenik ve karşı takım tarafından küçük görülüyorlar. sonrası malum. hırs, azim ve inançla birlikte atılan gollerle beraberlik yakalanır. fakat henüz bitmemiştir. arkada çalan müzikle birlikte tsubasa maçın son dakikasında kankası nankatsu'dan gelen pasla 3 metre havaya sıçrar ve o bilinen vuruşu yaparak takımına galibiyeti getiren golü atarken bende aynı anda senkronize şekilde kanepenin önündeki kuzenime o vuruşu yapmaya çalıştım.
sonuç: tsubasa maçı kazanırken ben evdeki camı çerçeveyi indirdim ve kuzenimle birlikte çok temiz dayağımı yedim. sonra eve gelen babamdan camı değiştirmek için verdiği parayla eşdeğer yediğim ikinci posta dayak :)
futbol kariyerimi etkileyen noktası ise o gün bugündür hiç şut çekmedim ve bir kaleci olarak halı sahalardaki aranan adam hep ben oldum :)