8
son 3 maç, 3 galibiyet, atılan 7 gole karşılık yenen tek gol. ve ben böylesi bir periyottan sonra yazıyorum. testi kırılmadan yani.
son 3 maçta top yekun sezonun en kötü futbolunu oynadık bana göre. bu gidişle de iyi futbol oynamamız fazla iyimserlik olacak. oturdu denilen takımı analiz edeceğim.
sarp, balta, gökhan, servet, barış, ayhan, nonda; bu 7 kişiden 6 sının banko oynadığı,
arda, elano, baros, kewell, keita; bu 5 kişiden 4 ünün banko oynamadığı bir takımın iyi futbol oynaması imkansızdır.
kaledeki leo franko, kaleciden daha çok bir savunma oyuncusu konumundadır ve bu durum bizim istediğimiz, benimsediğimiz durumdur.
ancak taffarel'den sonra kaleye geçmiş teknik bir oyuncu olan leo, son maçtaki oyunu da göz önüne getirildiğinde bu defans yapısıyla maskara olup gidecek pek yakında yerini aykut'a teslim edecektir. ve bana sorarsanız, stoperlerde gökhan ve servet birlikte oynayacaksa leo'ya gerek yoktur. teknik bir kaleciyle, teknik bir stoper oynarsa bir anlam taşır geriden oyun kurma işi. misal geçen sene beğenmediğim meira bu sene oynasaydı bu kaleciyle muhteşem oyunlar çıkaracaktı. iki kazma bek, sırtlarında dinamit fıçısı, oyun kurma becerileri sıfırın altı, rakip kalede çıktıkları kafaları vuramazlar. yaptıkları tek şey gelen topu gelişi güzel şişirmek. ya da geriye, yana pas vermek. aralarına atılan her hızlı top, araya sızan her hızlı futbolcu ölüm tehlikesi.
ben geçen yıllarda beşiktaş'ın bizim maçtan önce oynadığı maçları dikkatle izler, gökhan zan'a bir şey olmasın, sakatlanmasın atılmasın diye totem yapardım. umudum gittikçe kırılıyor.
orta sahada saydığımız 7 kişiden 3 ü oynuyor ve benim içim acıyor. koskoca galatasaray, koskaca surinam'lı oyun kurucusuz sahaya çıkıyor. bir birinin aynı istikbali olmayan, takımı ileriye taşıyamayacak sarp, topal, barış (ayhan) ile oynuyor. amacı topun bizde fazla kalması elbet. son 3 dandik maça bakarsak top bizde fazla kalmış gerçekten. 3 maçta toplam 1.5 gol pozisyonu olmuş, biri girmiş, biri yarım metreden kaçmış.
baros sakatlandı, belki galatasaray'ın oyun sistemi tamamen değişti. nonda'ya mecbur kaldık, adam topla buluşamama ustası. elano değil, messi olsan ne yazar. topu nonda'ya çarptırdın başarılısın 3 metre önüne, gerisine atarsan gülle var bacaklarında topa dokunamaz. kaleciyi, defansı tehdit etmez, zaten yarım adam 3 maç sonra sakatlanacak bakalım sonra ne olacak?
saydık takımı, oturmuş takımı; kalede leo, sağ ve sol taraf tartışılmaz. etti 3 kişi. 2 kazma bek, 3 defans önü liberosu birde manda yiyicisi kaç oldu? 9 galiba, geriye 2 kişi kaldı 11 kişiyi tamamlamak için. baros bereket sakat, surinam'lının işi kolay bir kişiyi daha oturtacak. keita, kewell, arda'dan ikisi oynayacak. kewell formda, ancak 90 dakika devamlılığı yok. sürekli oynarsa o da bu sağlık ekibi varken revire en yakın futbolcu. geriye arda turan kalıyor ilerde gol bölgesinde.
arda'yıda el birliğiyle bitirmek üzereyiz, valla bu takım bu kadar golü nasıl atıyor şaşırıyorum? bu gidişle gol ortalamamızın düşmesini beklemek uzak ihtimal değil. bu ülkedeki futbolun çapı belli, ne kadar kötü oynarsan oyna maçları kazanırsın nasılsa, ancak kızışan avrupa liginde, kanlanacak türkiye liginde bu kötü oyunla sıkıntıya düşmemiz kaçınılmaz.
geçen yıl lincoln'ü kesen bülent'e kötü giydiriyorduk. bu sene de surinam'lı aynı şeyi yapıyor. objektif olmamız lazım. elano'yu ya kovacaksın defolup gidecek ya da banko oynatacaksın hocam. bizim lig ispanya ligi değil. keita'yı devre arasında uyardın, sahaya çıkınca unuttu, barış'ı profesyonel sandın az daha ipe gidiyorduk. eyyam yapma hocam, senki iniesta, xavi'yle oynatmış adamsın barça'yı. sarp ile balta'dan bu ikilinin benzerini yaratacaksan bekleyeceğiz. nerde o her 2 dakikada bir gol pozisyonuna giren takım. medya sülükleri sesini kestiler şimdilerde. oynadığımız oyundan çok memnunlar! elano'dan, arda'dan çok korkuyorlardı. çok gol yiyorsunuz diye uyardılar bizi. takıma bir kazma daha monte ettik. şimdi herkes mutlu. kötü oyun elbet tökezletecek takımı, bunu öngören medya memnun, 3 puan alınıyor, taraftar memnun. futbolcu prim alıyor şimdilik memnun.
şimdi iddiamı ortaya koyuyorum, servet ve gökhan'dan birinin yerine teknik bir toper oynatamazsak, kewell, arda, baros, keita, elano'dan en az 4 ü banko oynamazsa, sarp ve topal'dan birinin yerine iyileşen linderoth sahalarda değilse, kusuruma bakma sevgili surinam'lı, ne kadar büyük hoca olursan ol, beyninden geçeni sahaya yansıtamayacak ve galatasaray'a yazık edeceksin. neeskens'in yanına van basten'i de çağırsan nafile.
beni yanılt be surinam'lı, eğer sende diğerleri gibi lokal galibiyetler, sıralı şampiyonluklar peşindeysen(türkiye de şampiyonluk sırayla, 10 senede 4 defa biz 4 defa fener, 1 defa beşiktaş diğer 1 şampiyonluk 3 ihtimalli) yazık olacak bize bir kez daha. zaten futbolu sadece televizyondan seyreden bir milletiz, iyice nefret edeceğiz.
hagi gittikten sonra soğumuştum, sen gelince biraz içim ısınmıştı, son 3 maça kadar da çok memnundum takımdan. yol yakınken dönemezsek, ve sen gidersen kendimi mumyaya çevirir eğer ömrüm vefa ederse uzunca bir süre takımı bırak tribünlerden, televizyonlardan bile seyretmem.
ey büyük surinam'lı her halde bana kıymazsın?
son 3 maçta top yekun sezonun en kötü futbolunu oynadık bana göre. bu gidişle de iyi futbol oynamamız fazla iyimserlik olacak. oturdu denilen takımı analiz edeceğim.
sarp, balta, gökhan, servet, barış, ayhan, nonda; bu 7 kişiden 6 sının banko oynadığı,
arda, elano, baros, kewell, keita; bu 5 kişiden 4 ünün banko oynamadığı bir takımın iyi futbol oynaması imkansızdır.
kaledeki leo franko, kaleciden daha çok bir savunma oyuncusu konumundadır ve bu durum bizim istediğimiz, benimsediğimiz durumdur.
ancak taffarel'den sonra kaleye geçmiş teknik bir oyuncu olan leo, son maçtaki oyunu da göz önüne getirildiğinde bu defans yapısıyla maskara olup gidecek pek yakında yerini aykut'a teslim edecektir. ve bana sorarsanız, stoperlerde gökhan ve servet birlikte oynayacaksa leo'ya gerek yoktur. teknik bir kaleciyle, teknik bir stoper oynarsa bir anlam taşır geriden oyun kurma işi. misal geçen sene beğenmediğim meira bu sene oynasaydı bu kaleciyle muhteşem oyunlar çıkaracaktı. iki kazma bek, sırtlarında dinamit fıçısı, oyun kurma becerileri sıfırın altı, rakip kalede çıktıkları kafaları vuramazlar. yaptıkları tek şey gelen topu gelişi güzel şişirmek. ya da geriye, yana pas vermek. aralarına atılan her hızlı top, araya sızan her hızlı futbolcu ölüm tehlikesi.
ben geçen yıllarda beşiktaş'ın bizim maçtan önce oynadığı maçları dikkatle izler, gökhan zan'a bir şey olmasın, sakatlanmasın atılmasın diye totem yapardım. umudum gittikçe kırılıyor.
orta sahada saydığımız 7 kişiden 3 ü oynuyor ve benim içim acıyor. koskoca galatasaray, koskaca surinam'lı oyun kurucusuz sahaya çıkıyor. bir birinin aynı istikbali olmayan, takımı ileriye taşıyamayacak sarp, topal, barış (ayhan) ile oynuyor. amacı topun bizde fazla kalması elbet. son 3 dandik maça bakarsak top bizde fazla kalmış gerçekten. 3 maçta toplam 1.5 gol pozisyonu olmuş, biri girmiş, biri yarım metreden kaçmış.
baros sakatlandı, belki galatasaray'ın oyun sistemi tamamen değişti. nonda'ya mecbur kaldık, adam topla buluşamama ustası. elano değil, messi olsan ne yazar. topu nonda'ya çarptırdın başarılısın 3 metre önüne, gerisine atarsan gülle var bacaklarında topa dokunamaz. kaleciyi, defansı tehdit etmez, zaten yarım adam 3 maç sonra sakatlanacak bakalım sonra ne olacak?
saydık takımı, oturmuş takımı; kalede leo, sağ ve sol taraf tartışılmaz. etti 3 kişi. 2 kazma bek, 3 defans önü liberosu birde manda yiyicisi kaç oldu? 9 galiba, geriye 2 kişi kaldı 11 kişiyi tamamlamak için. baros bereket sakat, surinam'lının işi kolay bir kişiyi daha oturtacak. keita, kewell, arda'dan ikisi oynayacak. kewell formda, ancak 90 dakika devamlılığı yok. sürekli oynarsa o da bu sağlık ekibi varken revire en yakın futbolcu. geriye arda turan kalıyor ilerde gol bölgesinde.
arda'yıda el birliğiyle bitirmek üzereyiz, valla bu takım bu kadar golü nasıl atıyor şaşırıyorum? bu gidişle gol ortalamamızın düşmesini beklemek uzak ihtimal değil. bu ülkedeki futbolun çapı belli, ne kadar kötü oynarsan oyna maçları kazanırsın nasılsa, ancak kızışan avrupa liginde, kanlanacak türkiye liginde bu kötü oyunla sıkıntıya düşmemiz kaçınılmaz.
geçen yıl lincoln'ü kesen bülent'e kötü giydiriyorduk. bu sene de surinam'lı aynı şeyi yapıyor. objektif olmamız lazım. elano'yu ya kovacaksın defolup gidecek ya da banko oynatacaksın hocam. bizim lig ispanya ligi değil. keita'yı devre arasında uyardın, sahaya çıkınca unuttu, barış'ı profesyonel sandın az daha ipe gidiyorduk. eyyam yapma hocam, senki iniesta, xavi'yle oynatmış adamsın barça'yı. sarp ile balta'dan bu ikilinin benzerini yaratacaksan bekleyeceğiz. nerde o her 2 dakikada bir gol pozisyonuna giren takım. medya sülükleri sesini kestiler şimdilerde. oynadığımız oyundan çok memnunlar! elano'dan, arda'dan çok korkuyorlardı. çok gol yiyorsunuz diye uyardılar bizi. takıma bir kazma daha monte ettik. şimdi herkes mutlu. kötü oyun elbet tökezletecek takımı, bunu öngören medya memnun, 3 puan alınıyor, taraftar memnun. futbolcu prim alıyor şimdilik memnun.
şimdi iddiamı ortaya koyuyorum, servet ve gökhan'dan birinin yerine teknik bir toper oynatamazsak, kewell, arda, baros, keita, elano'dan en az 4 ü banko oynamazsa, sarp ve topal'dan birinin yerine iyileşen linderoth sahalarda değilse, kusuruma bakma sevgili surinam'lı, ne kadar büyük hoca olursan ol, beyninden geçeni sahaya yansıtamayacak ve galatasaray'a yazık edeceksin. neeskens'in yanına van basten'i de çağırsan nafile.
beni yanılt be surinam'lı, eğer sende diğerleri gibi lokal galibiyetler, sıralı şampiyonluklar peşindeysen(türkiye de şampiyonluk sırayla, 10 senede 4 defa biz 4 defa fener, 1 defa beşiktaş diğer 1 şampiyonluk 3 ihtimalli) yazık olacak bize bir kez daha. zaten futbolu sadece televizyondan seyreden bir milletiz, iyice nefret edeceğiz.
hagi gittikten sonra soğumuştum, sen gelince biraz içim ısınmıştı, son 3 maça kadar da çok memnundum takımdan. yol yakınken dönemezsek, ve sen gidersen kendimi mumyaya çevirir eğer ömrüm vefa ederse uzunca bir süre takımı bırak tribünlerden, televizyonlardan bile seyretmem.
ey büyük surinam'lı her halde bana kıymazsın?