20
captano ile yapılan fikir teatisinden sonra çöp hafızayı pörtlettimiz maç.
bana göre salaklık yüzünden berabere bitirip elendiğimiz maçtır.
1-0 bile tur atlamaya yetiyordu. neuchatel maçını ali sami yen de oynayıp kazandığımız için aklımızca mabet te yeni bir zaferle taçlandırmak istemiştik kendimizi. halbuki neuchatel maçi kasım ayında yapılmış ve ağır kış şartları henüz belirmemişti. bu maç ise (bkz: mart kapıdan baktırır kazma kürek yaktırır) havasında yapılmıştı.
o yıllarda, istanbul da kışlar inanılmaz karlı ve soğuk geçtiğinden ve istanbul bu kadar yüksek binalarla çevrili olmadığından, yüksek yerler ve özellikle ali sami yen karlı havalarda inanılmaz soğuk ve karlı bir zemine bürünüyordu. halbuki dolmabahçe deniz seviyesinde olduğu için hiç kar tutmuyor ve ılıman oluyordu. çok ağır kış şartları hasıl oldumu ali sami yen de maç oynatılmıyor, gerekirse iki büyüğün de maçları cumartesi ve pazar olmak üzere iki günde ard arda dolmabahçe de oynatılıyordu.
dolmabahçe de oynasaydık kesinlikle kazanıp tur atlıyacağımız maçtı ama gururumuz aklımızı galebe çalmıştı. daha sonra arkadaşlarımızla bu işin kritiğini yapıp derin derin efkarlanmıştık.
bir de bu maçın bitiminde tugay'ın hüngür hüngür ağlaması geldi aklıma birden. çocuk gibi ağlamıştı tugay
bana göre salaklık yüzünden berabere bitirip elendiğimiz maçtır.
1-0 bile tur atlamaya yetiyordu. neuchatel maçını ali sami yen de oynayıp kazandığımız için aklımızca mabet te yeni bir zaferle taçlandırmak istemiştik kendimizi. halbuki neuchatel maçi kasım ayında yapılmış ve ağır kış şartları henüz belirmemişti. bu maç ise (bkz: mart kapıdan baktırır kazma kürek yaktırır) havasında yapılmıştı.
o yıllarda, istanbul da kışlar inanılmaz karlı ve soğuk geçtiğinden ve istanbul bu kadar yüksek binalarla çevrili olmadığından, yüksek yerler ve özellikle ali sami yen karlı havalarda inanılmaz soğuk ve karlı bir zemine bürünüyordu. halbuki dolmabahçe deniz seviyesinde olduğu için hiç kar tutmuyor ve ılıman oluyordu. çok ağır kış şartları hasıl oldumu ali sami yen de maç oynatılmıyor, gerekirse iki büyüğün de maçları cumartesi ve pazar olmak üzere iki günde ard arda dolmabahçe de oynatılıyordu.
dolmabahçe de oynasaydık kesinlikle kazanıp tur atlıyacağımız maçtı ama gururumuz aklımızı galebe çalmıştı. daha sonra arkadaşlarımızla bu işin kritiğini yapıp derin derin efkarlanmıştık.
bir de bu maçın bitiminde tugay'ın hüngür hüngür ağlaması geldi aklıma birden. çocuk gibi ağlamıştı tugay