52
genelleme yapılamayacak konudur. teknik direktör tercihleriniz kötüyse sonunda ayrılmak zorunda kalırsınız. çünkü teknik direktörlük tesadüfü kaldıracak bir iş değildir. 21 tane adamı idare ediyor, planınıza ikna etmeye çalışıyorsunuz. sadece motivasyonla, gazla yürümez yani.
galatasaray özelinde temel sorun sürekli teknik direktör değiştirmek değil, yetersiz teknik direktörlerle anlaşmaktır. yani galatasaray çok iyi hocaları bu takımı oynatamıyor, taraftar beğenmiyor diye yollasa "galatasaray'a da hoca dayanmıyor canım" önermesi doğru olabilir ama bizden giden hocaların hiçbiri başarılı olamıyor ki.
hamza hamzaoğlu, iyi başlayan bursaspor kariyerinin sonunda yerli seviciliğinin kurbanı oldu. ve osmanlıspor döneminde de oldukça başarısızdı. galatasaray'ın son dönem tercihleri o kadar kötü ki kendisinin galatasaray sonrası kariyeri diğer gönderilen teknik direktörlere göre tartışılabilir durumda.
mustafa denizli, boşta. bundan sonra hocalık yapacağını veya uzun dönemli bir plana dahil edileceğini düşünmüyorum. maksimum bir anadolu takımını kurtarma heyecanına girebilir.
jan olde riekerink, aslında bunun yerine wesley sneijder demeliydik bana kalırsa. wesley'e zam yaptık istediği hocayı getirdik, anahtarı ona verdik. alınabilir bir riskti kariyerine bakarsak ancak tutmadı. jan olde riekerink ise en son internetten teknik direktörlük yapabileceği takım arıyordu.
cesare prandelli, bizden valencia'ya gitti rezil bir performans sergiledi en son al-nasr'daydı. akıbeti nedir tam bilmiyorum ancak euro 2012 performansından beri yaşadığı sert düşüşü durdurmadığı futbol anlayışının eskidiği kesin.
mancini, bizde hala seveni çoktur. dönemin top class hocasıdır. dahi olarak göreni bile vardır. ancak şu an zenit'i bizden sonra inter'i şampiyon yapamadı sonuçta. ancak kalsa diğer tüm bu isimlerden daha iyi futbol oynatacağına eminim. (zenit'le sezon henüz bitmedi ancak formsuz bir dönemden geçiyorlar.)
yani sen yıllardır bu takımın başına terim'i geçtim, rıza çalımbay kalibresinde bile tek bir adam getirmemişsin yahu. takımın başına gus poyet'i getirirsin, lucien favre'ı getirirsin sabredeceğim dersin, güvenirsin. ancak senin gönderdiğin tek bir hoca dahi senden sonra başarılı olamamış. böyle istatistik olur mu? hadi şampiyonluğu geçtim orta sıra takımında istikrar yakalayan bir hoca bile yok.
yani mesele sürekli teknik direktör değiştirmek değildir, mesele yıllardır büyük takım hocalığını kaldıracak kalibrede tek bir teknik direktör bulamamaktır.
galatasaray özelinde temel sorun sürekli teknik direktör değiştirmek değil, yetersiz teknik direktörlerle anlaşmaktır. yani galatasaray çok iyi hocaları bu takımı oynatamıyor, taraftar beğenmiyor diye yollasa "galatasaray'a da hoca dayanmıyor canım" önermesi doğru olabilir ama bizden giden hocaların hiçbiri başarılı olamıyor ki.
hamza hamzaoğlu, iyi başlayan bursaspor kariyerinin sonunda yerli seviciliğinin kurbanı oldu. ve osmanlıspor döneminde de oldukça başarısızdı. galatasaray'ın son dönem tercihleri o kadar kötü ki kendisinin galatasaray sonrası kariyeri diğer gönderilen teknik direktörlere göre tartışılabilir durumda.
mustafa denizli, boşta. bundan sonra hocalık yapacağını veya uzun dönemli bir plana dahil edileceğini düşünmüyorum. maksimum bir anadolu takımını kurtarma heyecanına girebilir.
jan olde riekerink, aslında bunun yerine wesley sneijder demeliydik bana kalırsa. wesley'e zam yaptık istediği hocayı getirdik, anahtarı ona verdik. alınabilir bir riskti kariyerine bakarsak ancak tutmadı. jan olde riekerink ise en son internetten teknik direktörlük yapabileceği takım arıyordu.
cesare prandelli, bizden valencia'ya gitti rezil bir performans sergiledi en son al-nasr'daydı. akıbeti nedir tam bilmiyorum ancak euro 2012 performansından beri yaşadığı sert düşüşü durdurmadığı futbol anlayışının eskidiği kesin.
mancini, bizde hala seveni çoktur. dönemin top class hocasıdır. dahi olarak göreni bile vardır. ancak şu an zenit'i bizden sonra inter'i şampiyon yapamadı sonuçta. ancak kalsa diğer tüm bu isimlerden daha iyi futbol oynatacağına eminim. (zenit'le sezon henüz bitmedi ancak formsuz bir dönemden geçiyorlar.)
yani sen yıllardır bu takımın başına terim'i geçtim, rıza çalımbay kalibresinde bile tek bir adam getirmemişsin yahu. takımın başına gus poyet'i getirirsin, lucien favre'ı getirirsin sabredeceğim dersin, güvenirsin. ancak senin gönderdiğin tek bir hoca dahi senden sonra başarılı olamamış. böyle istatistik olur mu? hadi şampiyonluğu geçtim orta sıra takımında istikrar yakalayan bir hoca bile yok.
yani mesele sürekli teknik direktör değiştirmek değildir, mesele yıllardır büyük takım hocalığını kaldıracak kalibrede tek bir teknik direktör bulamamaktır.