415
milan'ın berlusconi'den evvel winner olmadığını söylemek doğru değil fakat bu savı ortaya atan jolenejolene'nin haklı olduğu noktalar da var.
milan'ın tarihinde başarılı olduğu iki periyot var. ilki, temelleri ellilerde atılan ve neredeyse yetmişlerin sonuna kadar süren süreç. bu otuz senelik dilimde kulübün müzesine 2 şampiyon kulüpler kupası, 7 scudetto, 4 italya kupası ve 2 kupa galipleri kupası giriyor. bilhassa catenaccio'nun mucitlerinden nereo rocco önderliğindeki 60'ların milan'ı oldukça taşaklı bir takım* ve oynadıkları oyunun total futbol ortaya çıkana kadar panzehiri de bulunamıyor. bu arada nereo rocco, şu fuat the yanıyorsun abi'ye benzeyen dayı:
https://i.hizliresim.com/o64y5o.jpg
https://i.hizliresim.com/qJOyXW.jpg
gene bu dönemde prati, cesare maldini, rivera, altafini ve isveçli trio gunnar gren, gunnar nordahl, nils liedholm* gibi dev oyuncular gelip geçiyor rossoneri'den.
yani milan'ın berlu'dan önce de bol bol kupaları ve yıldızları olmuştur. lakin nasıl olmuştur?
milan'ın 1907 ila 1950 arasında geçen kurak bir dönemi var. kulüp bu dönemde ne kupa kazanabiliyor ne de herhangi bir başarısı var. (juventus ve grande torino'nun coşturduğu dönemler.) haliyle de kulüp beş parasız durumda. hatta o kadar parasızlar ki san siro'daki paylarını milano şehir konseyine satmak zorunda filan kalıyorlar. uzun hikaye. sonra zamanın en zengin iş adamlarından olan andrea rizzoli ve umberto trabattoni kulübü sırayla devralıp gereken yatırımı yapıyorlar. milanello inşa ediliyor, san siro büyütülüp* modernleştiriliyor ve yukarıda saydığım yıldızları takıma getiriyorlar.
bu adamlar ne zaman ki el etek çekiyorlar kulüp tekrar zora giriyor ve totonero skandalıyla da dibi boyluyorlar zaten. (bkz: totonero skandalı) önce küme düşürülüyorlar. sonra serie a'ya çıkıyorlar ama tekrar düşüyorlar. rakiplerinin bilan diye takılmaları da o günlerden yadigardır.
sonra 1987'de berlu kulübü satın alıyor ve tekrar ihya ediyor. parasını, medya gücünü (mediaset), politik bağlantılarını kulübe amade edip 87-2007 arası 5 kez şl kazanacak olan o efsanevi milan'ı kuruyor*. 2008'deki global krizin de etkisiyle (teğet değil delip geçiyor italya'yı) berlusconi para akıtmayı tekrar kesiyor ve sonrası zaten malum. benevento'yu bile yenemeyen bugünkü milan'a kadar geliyor iş.
yani milan'ın berlusconi öncesinde de winner bir kulüp, hatta futbola yön veren bir kulüp fakat 80'lerinde ilk yarısında berbat bir halde. berlusconi satın almasa akıbetleri nasıl olurdu bilinmez. tabii ki ortada kalmazlardı ama berlusconi kadar kudretli birisi almasa 5 kez şl kazanacak bir takım da kurulamayabilirdi.
berlusconi'nin milan'a yatırım yapmasıyla arapların psg'ye yatırım yapması da bence bir değil bu arada. psg dediğin takım daha dün kurulmuş (1970) tarihsiz bir takım. konumu dışında hiçbir albenisi yok. milan ise 1899 doğumlu, inter gibi bir kulübü doğurmuş, müzesi kupa dolu, halihazırda bir marka zaten berlusconi tarafından satın alındığında.
son olarak, futbolda başarı; para ve nüfuzun getirdiği bir şeydir. şu an milan başarısız çünkü maddi açıdan bombok durumdalar, sahipleri tam olarak belli değil ve bu ikisine bağlı olarak sıfır nüfuzları var. juventus kendine ait modern bir stada geçti ve madden uçup gitti çünkü agnelli'lerin torino üzerinde hayvani bir otoriteleri var ve statlarını yaptırırlarken bunu sonuna kadar kullandılar*. milan'ınsa ne idüğü belirsiz yonghong li'nin elinde bir hedge fona geçeceği konuşuluyor. saygın çinli holding suning yönetimindeki inter'in, walter sabatini ve ausillo gibi ehil adamların elinde ve teknik direktörü spalletti iken başarısız olma ihtimali var mı? milan ise montella sonrası hoca bulamadı da pisa'yı çalıştırırken taktikleri yardımcı hocaya verdirip kendisinin sadece takımı gazlama işine baktığı söylenen gattuso'yu getirebildi. velhasıl milan'da şu an ne para var ne de saygınlık. 94. dakikada benevento'nun kalecisinden şairane bir kafa golü yediklerine göre şans da kalmamış gariplerimde.
https://streamable.com/c37d1
milan'ın tarihinde başarılı olduğu iki periyot var. ilki, temelleri ellilerde atılan ve neredeyse yetmişlerin sonuna kadar süren süreç. bu otuz senelik dilimde kulübün müzesine 2 şampiyon kulüpler kupası, 7 scudetto, 4 italya kupası ve 2 kupa galipleri kupası giriyor. bilhassa catenaccio'nun mucitlerinden nereo rocco önderliğindeki 60'ların milan'ı oldukça taşaklı bir takım* ve oynadıkları oyunun total futbol ortaya çıkana kadar panzehiri de bulunamıyor. bu arada nereo rocco, şu fuat the yanıyorsun abi'ye benzeyen dayı:
https://i.hizliresim.com/o64y5o.jpg
https://i.hizliresim.com/qJOyXW.jpg
gene bu dönemde prati, cesare maldini, rivera, altafini ve isveçli trio gunnar gren, gunnar nordahl, nils liedholm* gibi dev oyuncular gelip geçiyor rossoneri'den.
yani milan'ın berlu'dan önce de bol bol kupaları ve yıldızları olmuştur. lakin nasıl olmuştur?
milan'ın 1907 ila 1950 arasında geçen kurak bir dönemi var. kulüp bu dönemde ne kupa kazanabiliyor ne de herhangi bir başarısı var. (juventus ve grande torino'nun coşturduğu dönemler.) haliyle de kulüp beş parasız durumda. hatta o kadar parasızlar ki san siro'daki paylarını milano şehir konseyine satmak zorunda filan kalıyorlar. uzun hikaye. sonra zamanın en zengin iş adamlarından olan andrea rizzoli ve umberto trabattoni kulübü sırayla devralıp gereken yatırımı yapıyorlar. milanello inşa ediliyor, san siro büyütülüp* modernleştiriliyor ve yukarıda saydığım yıldızları takıma getiriyorlar.
bu adamlar ne zaman ki el etek çekiyorlar kulüp tekrar zora giriyor ve totonero skandalıyla da dibi boyluyorlar zaten. (bkz: totonero skandalı) önce küme düşürülüyorlar. sonra serie a'ya çıkıyorlar ama tekrar düşüyorlar. rakiplerinin bilan diye takılmaları da o günlerden yadigardır.
sonra 1987'de berlu kulübü satın alıyor ve tekrar ihya ediyor. parasını, medya gücünü (mediaset), politik bağlantılarını kulübe amade edip 87-2007 arası 5 kez şl kazanacak olan o efsanevi milan'ı kuruyor*. 2008'deki global krizin de etkisiyle (teğet değil delip geçiyor italya'yı) berlusconi para akıtmayı tekrar kesiyor ve sonrası zaten malum. benevento'yu bile yenemeyen bugünkü milan'a kadar geliyor iş.
yani milan'ın berlusconi öncesinde de winner bir kulüp, hatta futbola yön veren bir kulüp fakat 80'lerinde ilk yarısında berbat bir halde. berlusconi satın almasa akıbetleri nasıl olurdu bilinmez. tabii ki ortada kalmazlardı ama berlusconi kadar kudretli birisi almasa 5 kez şl kazanacak bir takım da kurulamayabilirdi.
berlusconi'nin milan'a yatırım yapmasıyla arapların psg'ye yatırım yapması da bence bir değil bu arada. psg dediğin takım daha dün kurulmuş (1970) tarihsiz bir takım. konumu dışında hiçbir albenisi yok. milan ise 1899 doğumlu, inter gibi bir kulübü doğurmuş, müzesi kupa dolu, halihazırda bir marka zaten berlusconi tarafından satın alındığında.
son olarak, futbolda başarı; para ve nüfuzun getirdiği bir şeydir. şu an milan başarısız çünkü maddi açıdan bombok durumdalar, sahipleri tam olarak belli değil ve bu ikisine bağlı olarak sıfır nüfuzları var. juventus kendine ait modern bir stada geçti ve madden uçup gitti çünkü agnelli'lerin torino üzerinde hayvani bir otoriteleri var ve statlarını yaptırırlarken bunu sonuna kadar kullandılar*. milan'ınsa ne idüğü belirsiz yonghong li'nin elinde bir hedge fona geçeceği konuşuluyor. saygın çinli holding suning yönetimindeki inter'in, walter sabatini ve ausillo gibi ehil adamların elinde ve teknik direktörü spalletti iken başarısız olma ihtimali var mı? milan ise montella sonrası hoca bulamadı da pisa'yı çalıştırırken taktikleri yardımcı hocaya verdirip kendisinin sadece takımı gazlama işine baktığı söylenen gattuso'yu getirebildi. velhasıl milan'da şu an ne para var ne de saygınlık. 94. dakikada benevento'nun kalecisinden şairane bir kafa golü yediklerine göre şans da kalmamış gariplerimde.
https://streamable.com/c37d1
