3364
valla zaman zaman eleştiriyoruz ama dün maçın tümünü izledim ve bir kez olsun oturup maçı izlediğini görmedim. sahadaki takım kadar yaşadı maçı. el kol hareketleri, gollerden sonraki sevinçleri, kaçan gollerden sonraki hayıflanmaları... gerçi daha önce de böyleydi. ancak selçuk'u ya kadro dışı bırakarak, ya kiralık vererek ya da satarak takımdan uzaklaştırmanın bir yolunu bulmalı. aksi takdirde işler kötüye gidebilir. futbol fena halde bir psikoloji oyunudur. hava yakalarsan, takım olabilirsen, oyuncularını senin için savaşan askerlere dönüştürebilirsen başarıyı yakalarsın. bunları yapabilmek için lider olabilmek önemlidir. liderliğin birinci vasfı da güvenilirliktir. güvenilirliğin olmazsa olmazı adalettir. hepsi bir birbirine bağlıdır. kadroyu belirlerken adaletten ayrılmamalı. selçuk ve avanesinin yer almaması bu bakımdan da önemli. halihazırda galatasarayın teknik direktörü ve başarılı olmasını istemekten başka bir seçeneğimiz yok şimdilik bana göre tabi. tudor bir ivme yakalarsa çok enteresan yerlere gelebilir ancak işler kötü giderse de teknik direktörlük kariyeri de bitebilir. şovla pek işi yok gibi, işine odaklanmış. o giydiği fanilayı (herhalde başkalarının uyarılarını dikkate aldı) tişörtle değiştirmesi filan.. ilginç. tudor normal bir tip değil, kafa kırık.