2510
16 ekim 2016 tofaş galatasaray basketbol maçında tofaş'ın son hücumunda faul yaptırmadığı sanılan koç. maalesef ezbere konuşmak ile olayları yorumlamak arasında çok fark var.
henüz özet görüntüleri olmadığı için videoyu koyamıyorum* ama pozisyonu anlatmaya çalışayım.
son top 3 sayı gerideyiz 20 saniye civarında bir süre kalmış durumda. 3 faul hakkımız var. faul çizgisine götürmek için iki tane faul yapılması lazım. ilk faul rakip hücuma yerleşmeye çalışırken ve maçın bitimine 12 saniye kala civarında yapılıyor. böylelikle takım faulü hakkımız doluyor. tofaş topu kenardan oyuna sokuyor. tepede topu alan oyuncunun* karşısında göksenin var. ancak henüz maçın bitimine 11 saniye var. maçın özelinden çıkıp o anda faul yapıldığını düşünelim. karşı taraftan 2 de 2 gelsin ve fark 1 e insin. en iyi ihtimal ile 2 saniyede de bize faul yapılsın ve 2 de 1 ile çizgiden dönelim. şimdi elimizde ne kaldı tekrar bakalım.
fark bir anda 2 sayıya indi.
top rakip takıma geçti.
molası olsa da olmasa da organize bir şekilde kullanılabilecek 9 saniyeleri kalmış oldu. belki maç çok rahat bir şekilde uzatmaya gidebilir veya durduk yere maçı direk kaybedebilirsin.
yine maçın özeline dönelim. sinan adamını kaçırıyor, fakei de yiyor ve mejia hareketli ve zor bir şutu sokuyor. bu maç için asıl kızılması gereken biri varsa o da sinan'ın adamını kaçırmış olmasıdır. basketbolcunun hareketlerinden yüzünden anlayan insanların aslında sinan'ın mejia'ya faul yapmak için koştuğunu ama çok geç kaldığını çok rahat bir şekilde anlar.
sinan'ın yapması gereken o pozisyonda adamını kaçırmaması. kaçırmamış olsa ya mejia faulden kaçmak için potayı bile görmeden topu fırlatacaktı ya da kendine pozisyon bulmaya çalışırken 3-4 saniye daha kaybedecekti. yani maçın bitimine 5-6 saniye kala sinan faulü yapmış olacaktı.
tekrar aynı senaryoları farz edelim. fark 2 ye iniyor ama bu sefer ellerinde 9 saniye değil kullanabilecekleri 3 saniyeleri kalmış oluyor. karşı tarafın molası yoksa zaten "düzgün" şut bulmanın çok ama çok zor olduğu bir süre. molası dahi olsa ya tek pas ya da tek dripling savunulması gereken bir süre.
sözün özü şu ki 5-10 saniye kala diye bir şey yok basketbolda. 5 saniyede bambaşka şeyler dönebiliyorken 10 saniyede bambaşka bir dünya dönebiliyor. klavyede yazıldığı kadar kolay veyahut futboldaki gibi su gibi geçen bir şey değil bu bahsedilen 5 saniye.
son not: ergin ataman fark 3 sayı iken savunmayı tercih ettiği maçlar da oldu. çoğu nba koçunun yaptığı gibi. bazılarını kazandık bazılarını kaybettik ancak burada anlatmaya çalıştığım 16 ekim 2016 tofaş galatasaray basketbol maçında "faul yaptırmadı" düşüncesinin çok yanlış olduğudur.
henüz özet görüntüleri olmadığı için videoyu koyamıyorum* ama pozisyonu anlatmaya çalışayım.
son top 3 sayı gerideyiz 20 saniye civarında bir süre kalmış durumda. 3 faul hakkımız var. faul çizgisine götürmek için iki tane faul yapılması lazım. ilk faul rakip hücuma yerleşmeye çalışırken ve maçın bitimine 12 saniye kala civarında yapılıyor. böylelikle takım faulü hakkımız doluyor. tofaş topu kenardan oyuna sokuyor. tepede topu alan oyuncunun* karşısında göksenin var. ancak henüz maçın bitimine 11 saniye var. maçın özelinden çıkıp o anda faul yapıldığını düşünelim. karşı taraftan 2 de 2 gelsin ve fark 1 e insin. en iyi ihtimal ile 2 saniyede de bize faul yapılsın ve 2 de 1 ile çizgiden dönelim. şimdi elimizde ne kaldı tekrar bakalım.
fark bir anda 2 sayıya indi.
top rakip takıma geçti.
molası olsa da olmasa da organize bir şekilde kullanılabilecek 9 saniyeleri kalmış oldu. belki maç çok rahat bir şekilde uzatmaya gidebilir veya durduk yere maçı direk kaybedebilirsin.
yine maçın özeline dönelim. sinan adamını kaçırıyor, fakei de yiyor ve mejia hareketli ve zor bir şutu sokuyor. bu maç için asıl kızılması gereken biri varsa o da sinan'ın adamını kaçırmış olmasıdır. basketbolcunun hareketlerinden yüzünden anlayan insanların aslında sinan'ın mejia'ya faul yapmak için koştuğunu ama çok geç kaldığını çok rahat bir şekilde anlar.
sinan'ın yapması gereken o pozisyonda adamını kaçırmaması. kaçırmamış olsa ya mejia faulden kaçmak için potayı bile görmeden topu fırlatacaktı ya da kendine pozisyon bulmaya çalışırken 3-4 saniye daha kaybedecekti. yani maçın bitimine 5-6 saniye kala sinan faulü yapmış olacaktı.
tekrar aynı senaryoları farz edelim. fark 2 ye iniyor ama bu sefer ellerinde 9 saniye değil kullanabilecekleri 3 saniyeleri kalmış oluyor. karşı tarafın molası yoksa zaten "düzgün" şut bulmanın çok ama çok zor olduğu bir süre. molası dahi olsa ya tek pas ya da tek dripling savunulması gereken bir süre.
sözün özü şu ki 5-10 saniye kala diye bir şey yok basketbolda. 5 saniyede bambaşka şeyler dönebiliyorken 10 saniyede bambaşka bir dünya dönebiliyor. klavyede yazıldığı kadar kolay veyahut futboldaki gibi su gibi geçen bir şey değil bu bahsedilen 5 saniye.
son not: ergin ataman fark 3 sayı iken savunmayı tercih ettiği maçlar da oldu. çoğu nba koçunun yaptığı gibi. bazılarını kazandık bazılarını kaybettik ancak burada anlatmaya çalıştığım 16 ekim 2016 tofaş galatasaray basketbol maçında "faul yaptırmadı" düşüncesinin çok yanlış olduğudur.