resim
Johannes Hendrikus Olde Riekerink
Görev:Teknik Direktör
Takım:Dewa United
Yaş:61
Uyruk:Hollanda
  • 1297
    kendisini göklere çıkarma sebebimiz kadro mühendisliği açısından doğru işler yapmış olmasıdır. bu, geride bıraktığımız transfer dönemi itibariyle "öngörü" değil, sabit bir fikirdir.

    bakın arkadaşlar, futbol elbette bir sistem oyunudur; ancak bir sistemi oyunculardan bağımsız olarak doğru veya yanlış kabul etmek, oyunculardan bağımsız şekilde sistemin sizi başarıya götüreceğine inanmak doğru değildir. nitekim iyi futbol, ancak iyi futbolcular ile oynanır.

    misal veriyorum, rijkaard'ın sistemi önde 1996-2000 yılları arasında kurduğumuz baskıya yakın bir baskı kurmamıza olanak sağlamasına rağmen, yarı sahayı geçen her top, kötü kaleciler, bam üçlüsü ve servet çetin'in yer aldığı stoper hattı nedeniyle gol olarak rakibin hanesine yazılıyordu. yine, eğer sistem tek başına başarıya ulaşsa idi, fatih terim'in unutmak istediğimiz "2. dönemi" de yaşanmayacaktı. dolayısıyla sistem, ancak onu uygulamakla görevli oyuncular kadar iyi olabilir.

    "bugün messi olmasa barça aha sıçtık demez" veya "neuer olmasa bayern idare eder" demek de çok doğru değildir. messi'nin 2-3 maç olmaması, forvet hattında neymar ve suarez gibi şapkadan tavşan çıkarabilecek 2 adamı olan, arkadan rakitic ve iniesta gibi ne zaman ne yapacakları belli olmayan iki adam ihtiva eden, onların arkasında busquets gibi, sevmesem dahi kesici özellik konusunda dünyanın sayılı dmclerinden biri ve pique-alba-mascherano (umtiti) gibi hepsi a+ seviyedeki adamlara sahip barcelona için sorun olmaz. o sakatlık 10-12 maça çıksa ve o maçlar real, atleti, şampiyonlar ligindeki bayern vb. ile olsa emin olun barcelona taraftarı da çekinir. neuer özelinde de defans hattınız hummels,boateng, alba, lahm gibi bir hat ise, ve önlerinde vidal gibi dünyanın en komple orta sahası varsa ve yedek kaleciniz fevzi tuncay değil ise sorun teşkil etmeyebilir. nitekim, önde robben, ribery ve lewandowski varken zaten rakip en azından 4-5 adamını çıkartamamaktadır.

    jor hocam, sistem olarak 4-2-3-1 oynuyor. defans saatli bomba. sağ bekte yokluktan oynayan bir sabri, stoperde iyi olmasına rağmen yavaş ve sol bekten devşirme buz adam hakan balta, diğer stoperde bu sezon yerlerde sürünen şecu var. önlerinde, geçen sene kevgire dönen orta sahanın elemanı selçuk var. orta saha kırılgan yani. tolga olmasa, tıpkı geçen sene olduğu gibi topu alanın kalemize kadar gelmesini engelleyecek adam takımda yok. de jong bu kırgınlığı almak için takıma katıldı ama faydalanamıyoruz. işin bir negatif yanı da, playmaker görevi üstlenen selçuk sayesinde şecu-hakan-sabri üçlüsünden alınan top ileri o kadar yavaş taşınıyor ki, rakip zaten yerleşip pozisyon alıyor. bu da her golün ekstra gol olması gerektiği anlamına geliyor.

    "ben harry potter değilim" lafı mourinho'nun lafıdır. jor hocam, geçen sene 20 küsür puan fark yiyen takıma takviye yapmış olmasına rağmen bunlardan sadece bruma-eren ve tolga üçlüsünden faydalanabiliyor. bununla birlikte 90 dakika boyunca 30 metre civarından gol ve asist tehdidi olan, geçen sene takımın parlayan tek oyuncusu podolski'den faydalanamıyor. yasin yerine podolski oynarsa oyun kalitesi ve pozisyon sayımızdaki fark daha net ortaya çıkabilecektir. ben kayseri maçında sigthorsson ve podolski kulübede olsalar, o maçın seyrinin farklı olacağını düşünüyorum.

    jor hocam sistem kurmaya çalışıyor. oyuncuların sistem içerisindeki görev tanımlarını belirlemek vs. önemli ama şunu unutmayın; beğenmesek dahi serdar aziz, podolski, de jong, sigthorsson ve cavanda 5'lisini bugün hangi takıma koyarsanız koyun (bursaspor dışında, nitekim serdar dışındakiler türk olmadığından hamza oynatmayacaktır), sezon sonunda puan tablosunda en az +3 sıra ve +15 puan hanenize yazarsınız. biz bu adamlardan de jong dışında hiçbirinden dakika dahi faydalanamadık. bu adamların sakatlıkları da antrenmansızlıktan atan kaslardan kaynaklı değil. hepsi darbe sakatlığı. serdar ve cavanda sakat geldiler zaten.

    dolayısıyla +/- bazında bir jor değerlendirmesi yaparsak

    +alternatifli kadro oluşturdu
    +çöplerden kurtuldu
    +takım, takım hüviyetinde top oynuyor, başı kesik tavuk gibi dolaşmıyor.
    +kadro dağılımı adaletli. elindeki kadroyu kime versek bugüne kadar sahaya benzer bir diziliş ile çıkardı (misal ben sabri'yi yine de oynatmazdım, başkası selçuk yerine josue'yi oynatırdı ama bunlar 1-2 değişiklik ve benim sabri'ye, çoğu kişinin selçuk'a uyuz olması bu değişikliklerin temel sebebi olurdu
    +90 dakika boyunca ayakta kalabilen bir takım görüyoruz (selçuk dışında)
    +her hafta perşembe günü, tıpkı çoğu avrupa ülkesinde olduğu gibi takımdan haberleri bizzat hocanın ağzından öğrenme imkanımız oluyor.

    - orta saha kırılganlığını halen üstümüzden atabilmiş değiliz ancak de jong monte edilemediği için bu yarın öbür gün rahatlıkla + olabilecek bir -
    - oyuncu değişiklikleri konusunda biraz geç kalıyor gibi; hamle oyuncuları sakat olduğundan bu da sonrası değerlendirme için kalan bir -. çift forvete dönemiyoruz mesela maç sıkışınca, bunun sebebi kadroda forvet oynayabilecek 3 oyuncunun 2 tanesinin sakat olması olabilir. sneijder çıkıp sigthorsson oyuna alınarak hızlı ortalara dönmeyi planlasa bile bu adam olmadığından objektif değerlendirme yapamayız.
    - genel oyun tempomuzun 1 tık daha üstte olması lazım. bu konuda da net değerlendirme ancak eksikler kadroya katılınca yapılabilir.

    şu anda aklıma gelenler bunlar. artılar yıllardır görmek istediğimiz, aslında basit ama bir türlü gerçekleşmemiş artılar. eksiler ise ancak takımın kilit sayılabilecek 11 ve hamle adamları döndükten sonra değerlendirilebilecek eksiler.
App Store'dan indirin Google Play'den alın