Kariyer Sonu214
puzzle'ın en önemli parçası kendisidir. "işte yeni melo" demiyorum ama geçen sene (sadece gol anlamında değil, yaratıcılık anlamında da düşünün) 27 maçta önde umut bulut'a şans vermesine ve sadece 4, yazı ile dört gollük katkı almasına rağmen en çok gol atan (çoğu maçta da 2-3 gol) 2. takımın en önemli parçası olarak gelecektir; gelmelidir.
takip ettiğim ve canlı (televizyondan) izlediğim kadarıyla konuşacağım, tolga takıma hiçbir şey veremezse dinamizm verir. orta sahanın hareketlendiğini, topu aldığı noktada hızlıca karşısındaki adamdan kurtulup yakın kanadının koşu yoluna attığı güzel pasla takıma 1-2 kontra top da yakalattığını görürsünüz ancak tolga'yı alıp "orta saha kırılganlığını toparla" derseniz veya tolgadan bunu beklerseniz ayıp ve haksızlık etmiş olursunuz. tolga gerek ciğer, gerek fizik, gerek ise fundamental olarak topu ileri kullanabilen bir topal veya daha hareketli bir selçuk olma potansiyeline sahip. ne var ki henüz galatasaray orta sahasının kırılganlığını alacak kadar topa sert basan, defansif olarak nerede duracağını bilen, daha doğrusu takımın ihtiyaç duyduğu savunma öncesi hat olacak kadar defansif özelliği olan bir adam değil.
hah işte lucas tam o adam. kontra topta savunma hattının (4'lü 3'lü ne ise) bozulmasını engelleyebilecek kadar defansif bilgisi olan, topa nerede ve ne zaman basacağını bilen (premier lig'de en çok ikili mücadelede top çalmak zor bir iştir) premier lig gibi üst düzey bir ligde senelerce üst düzey bir takımda oynaması itibariyle bu lig için fizikliden daha fizikli bir adam.
lucas olmazsa olmaz. lucas olursa 1-2 sene içinde tolga diye bir adam kazanıp bundan 3-4 sene önceki selçuk inan gibi "orta sahada zaten tolga var" diyebiliriz. eğer olmazsa muhtemelen tolga'ya jose muamelesi yapıp çiğ çiğ yiyecek, kendisine verilen paralara söveceğiz.
işte hem takımı toparlamak hem de tolga'dan verim alabilmek için bu adama ihtiyacımız var
edit: en çok gol atan 2. takım
takip ettiğim ve canlı (televizyondan) izlediğim kadarıyla konuşacağım, tolga takıma hiçbir şey veremezse dinamizm verir. orta sahanın hareketlendiğini, topu aldığı noktada hızlıca karşısındaki adamdan kurtulup yakın kanadının koşu yoluna attığı güzel pasla takıma 1-2 kontra top da yakalattığını görürsünüz ancak tolga'yı alıp "orta saha kırılganlığını toparla" derseniz veya tolgadan bunu beklerseniz ayıp ve haksızlık etmiş olursunuz. tolga gerek ciğer, gerek fizik, gerek ise fundamental olarak topu ileri kullanabilen bir topal veya daha hareketli bir selçuk olma potansiyeline sahip. ne var ki henüz galatasaray orta sahasının kırılganlığını alacak kadar topa sert basan, defansif olarak nerede duracağını bilen, daha doğrusu takımın ihtiyaç duyduğu savunma öncesi hat olacak kadar defansif özelliği olan bir adam değil.
hah işte lucas tam o adam. kontra topta savunma hattının (4'lü 3'lü ne ise) bozulmasını engelleyebilecek kadar defansif bilgisi olan, topa nerede ve ne zaman basacağını bilen (premier lig'de en çok ikili mücadelede top çalmak zor bir iştir) premier lig gibi üst düzey bir ligde senelerce üst düzey bir takımda oynaması itibariyle bu lig için fizikliden daha fizikli bir adam.
lucas olmazsa olmaz. lucas olursa 1-2 sene içinde tolga diye bir adam kazanıp bundan 3-4 sene önceki selçuk inan gibi "orta sahada zaten tolga var" diyebiliriz. eğer olmazsa muhtemelen tolga'ya jose muamelesi yapıp çiğ çiğ yiyecek, kendisine verilen paralara söveceğiz.
işte hem takımı toparlamak hem de tolga'dan verim alabilmek için bu adama ihtiyacımız var
edit: en çok gol atan 2. takım
