• 23
    tarih 4 ağustos 2016... sezonun başlamasına 15-20 gün kadar bir zaman var.
    sezon başlangıcı öncesinde bir hayli karamsar olan bendeniz, jan olde riekerink ve bruma faktörüyle birden bire kendimi canlanmış buldum.

    bu yazının yazıldığı tarihin öncesi gecesi ezeli rakip ve en sağlam transferleri en erken yapmış görünen, kadrosunun da en güçlü ve en pahalı konumda bulunduğu fenerbahçe futbol takımı, fransanın proje ekibi as monaco'ya, adamların en güçsüz olduğu dönemde 3-1 yenilerek şampiyonlar ligi serüvenini sonlandırmış bulunuyor. kadroda kallavi isimler var gibi görünmesine rağmen adam gibi oturacak tek yer stoper hattı görünüyor, ancak o da alarm verdi sezon başlamadan. van persie gibi bir yıldızı bitirdiler, ellerindeki fernandao 200 kilo olma yolunda. ozan tufan'a ödenen 8 milyon havaya suya karışmış görünüyor. umutlar bağlanan salih uçan ilk maç parlayıp ikinci maç patladı. emenike desen saatli bomba. saati bile belli değil.

    diğer ezeli rakip beşiktaş'ta transfer dönemi sıkıntısı mevcut. maliyeti düşük iyi adamlar alıyor gibi görünürken çok önemli adamlarını kaybederek lige başlamak üzereler. gol yükünü çeken mario gomez beşiktaş'ı sattı tabiri caizse. jose sosa halen kaçak ve antrenman yüzü görmedi. gökhan töre de west ham kiralık. sakat tolgay düzelip dönmek üzere, veli kavlak ise sanırım artık futbolu bırakma yoluna girdi sakatlık dolayısıyla. *

    evet, lige en umutsuz başlamak üzere olan, yönetiminin basiretsizliği sebebiyle "kanser" hüviyetindeki galatasaray camiası, yaz hazırlık dönemleri göz önüne alınınca sürpriz yapma ihtimali en yüksek olan takım haline geldi. arkadaş çevremde "fener tırt, beşiktaş kan kaybetti şenol güneş olmasa şansı bile yok, galatasaray yönetimden bağımsız güzel işler yapıyor gibi" yorumu hakim ve bu ses yükselmeye başladı.

    şahsen benim de ümidim arttı. galatasaray'da hazırlık döneminin tartışmasız yıldızı bruma bu umutları yeşerten isim tabi ki, ama jan olde riekerink'in takım yönetimi olayında kaydettiği mesafe çok somut görünüyor ve taraftarı heyecanlandırmaya başladı.

    gelelim kadromuza:

    --------------------------------------------------muslera--------------------------------------------------
    --------------------------------------------------------------------------------------------------------------
    linnes(sabri)-------------chedjou-------------------------serdar aziz-------------------------carole
    --------------------------------------------------------------------------------------------------------------
    -------------------------lucas leiva-----selçuk inan--------wesley sneijder--------------------------
    ---------------------------------------------------------------------------------------------------------------
    ----------------bruma---------------eren derdiyok-----------------podolski (sinan gümüş)--------
    --------------------------------------------------------------------------------------------------------------

    şuan için görüntü bu.... dizilişte dikkatinizi çekmiştir, selçuk ve leiva'nın önünde bir sneijder değil, orta 3'lüde sol haf olarak oynayacak bir sneijder... bu benim değil riekerink'in dizaynı. o sneijder'in orada daha baskın olacağına ve veriminin artacağına inanıyor.

    çocukluğundan bu yana tanıdığı adamı biz daha iyi bilecek değiliz tabi. dahası, dizilişe bakarsak, eren derdiyok'un ilerde tek kaldığı bir hücum hattı değil, eren ile sağlı sollu olacak bir bruma - podolski, bruma - sinan hatta var. bu hücum zenginliğini artırır, ancak defansif zaafı da artırır haliyle.

    yine de şu kadro ve diziliş, hem oturaklı olması hem de ligde iddialı olabilme açısından potansiyeli hayli yüksek bir takım.
    takımda "yeni transfer" olan 3 oyuncu var. kalan 8 oyuncu da takımın eski oyuncuları. bu sebeple adaptasyon ve uyum sıkıntısı çok yüksek olmayacak gibi.

    zaaflar:

    kesinlikle sağ bek. kadro şu şekilde olursa en büyük sıkıntı şüphesiz sağ bek mevkiinde. martin linnes'ten çok umutluydum ben. ancak defansif zaaflarını görmeye başladıkça tedirginliğim çok arttı. süratli, hücumda katkılı, ancak kademesi çok zayıf ve çok açık veriyor.

    bir diğer zaaf stoper mevkii. serdar aziz ligin en iyi türk stoperi diye alındı ancak ilk izlenimler pek iç açıcı değil. bir sakatlık belasıyla cebelleştiği çok belirgin. bunu atlatıp adapte olabilirse chedjou onu yardımlayarak açığı kapatabilir, ancak serdar semih kaya olmayı seçerse o zaman sıkıntı büyük. o durumda da yine chedjou - hakan balta alternatifine dönülecek gibi görünüyor ki; zeka olarak iyi ancak fizik olarak sıkıntılı bir stoper hattı bu. hakan çok zeki bir adam ancak fiziği her geçen gün esoes veriyor.

    bir diğer sıkıntı da aslında patlama döneminde olan sinan gümüş'ün durumu. belli ki eren derdiyok santrfor. bu durumda bruma - podolski - sinan gümüş üçlüsünden ikisi takıma doğrudan girecek. hangisini oynatmasan sıkıntı. bruma çok çok formda, takımı bu sene sırtlayacak isim o... o bankoysa, podolski sinan gümüş tercihi çok kritik. sinan oynayarak gelişecek. poldi ise kritik bir adam ve kesilmesi kararı çok zor bir karar.

    güçlü yanlar:

    kesinlikle hücum hattı. şu takımın santrforsuz haliyle bile geçen sene lig 2.si fenerbahçe'den 9 gol fazla attığını ve türkiye kupasını aldığını hatırlatalım. artık santrfor da var, santrfor adayı genç sinan da... yani ileride çok sağlam olacağı gibi görünüyor. ön liberoda soru işareti yaratmayacak bir leiva ve statik bir selçuk ile kafası rahatlayacak olan sneijder çok daha katkı verecektir.

    bruma ise en büyük piyango. 5 hazırlık maçında attığı 6 gol, bu gollerden birinin manu'ya olması, atılan gollerin niteliği, messi vari zeka kırıntıları gösteren siyah çitamızın etkisiyle ben bu sene gol yollarında sıkıntı yaşayacağımızı düşünmüyorum. ayrıca kafa toplarında servis yeteneği olan eren'le birlikte gol konusunda galatasaray keyifli bir sezon geçirecektir.

    bir diğer artı ise lionel carole... gözlemlediğim kadarıyla yavaş yavaş taraftarın sevgilisi olmaya başladı. telles'in gidişini fazlasıyla unutturdu. geçen sene kötü de değildi. ama bu seneye çok daha iyi başlamış görünüyor. en büyük artısı zamanlama yeteneği. tabi bir de bek oyuncusuna göre fazla olan kafa topu özelliği var. ayağına topu yapıştırma ve verkaç hususunda bruma ile anlaşma şekli çok keyif verici. eğer bruma değişken kanat oynar da sola geçerse carole çok fazla katkı verebilir.

    yani özetle, aslında bir sağlam sağ bek takviyesiyle ligi bu sene gayet alması olası bir galatasaray ve geçen seneye göre çok dağınık fenerbahçe ve beşiktaş var önümüzde. şampiyon olmamamız için bir sebep göremiyorum. ayrıca jan olde riekerink ile ve gençleşmiş kadromuzla yaşayacağımız bir şampiyonluğun da gelecek açısından çok büyük kazanımları olacağına inanıyorum.

    bir de şu yönetimden kurtulabilseydik?
App Store'dan indirin Google Play'den alın