2
seyir zevki açısından euroleague izlemek bence çok daha keyifli. özellikle pana, galatasaray, kızılyıldız gibi müthiş atmosferlerle birlikte coşan iç saha takımları, birinci grupların fırtına oyuncularının top16'da ortalıkta görünmemesi, cska'nın final four kayboluşları, efes'in ne yaptığının belli olmaması, fenerbahçe'nin her sene bu sezon farklı olacak başlangıçları, ara ara katılan sassari gibi takımların değişik oyun düzeni, murat kosova'nın uluması, olympiakos'un efsane dönüşleri kesinlikle başka tatlar.
işin bir kalite tarafı da var ki çok şey söylemeye lüzum yok. nba'de süre alamayan bir oyuncu bile avrupa'ya transfer olduğu an takımını iki, üç seviye yukarı taşıyabiliyor. tersi de böyle. bogdanovic, marjanovic, bjelica, sonny weems yakın zamanın örnekleri.
işin heyecan ve seyir zevki kısmı kesinlikle euroleague tarafında. basketbol kalitesi olarak belki hiçbir üstün tarafı yok ama çok başka bir havası var. yeni format bu havayı sikip atmazsa iyi.
işin bir kalite tarafı da var ki çok şey söylemeye lüzum yok. nba'de süre alamayan bir oyuncu bile avrupa'ya transfer olduğu an takımını iki, üç seviye yukarı taşıyabiliyor. tersi de böyle. bogdanovic, marjanovic, bjelica, sonny weems yakın zamanın örnekleri.
işin heyecan ve seyir zevki kısmı kesinlikle euroleague tarafında. basketbol kalitesi olarak belki hiçbir üstün tarafı yok ama çok başka bir havası var. yeni format bu havayı sikip atmazsa iyi.