106
(bkz: #1946920)
anlamadığı veya kasıtlı olarak yanlış yansıttığı bir şey var; türkiye laiktir laik kalacak ile ya allah bismillah allahuekber aynı segmentin tezahüratları değildir.
islam coğrafyasına baktığımızda, eylemlerini islam adına yaptıklarını iddia edenler hep islam'a en çok zarar verenler olmuştur.
kaldı ki kendisi, böyle isteyerek veya istemeyerek (ki artık kasıt arıyorum ben) manipülasyonları daha önce de yapmıştır.
bu noktada (bkz: #1594821)
yukarda satırlar dolusu "gerçek islam bu mu?" sorusuna muhatap olmuşsun mesela.
bakın ben şöyle kısaca anlatayım.
sen de dinle kardeşim.
cihad, yani cehd, çabalamak, mücadele etmek demektir.
peki islam'da cihad ne demektir?
islam'da cihad, insanlara istediklerini özgür iradeleri ve akıllarıyla seçebilecekleri bir ortam yaratmak için mücadele etmektir.
örnek vermek gerekirse, insanların dilerlerse ateizmi dahi seçebilecekleri özgür bir ortamı yaratmak için mücadele etmektir.
bu demek değildir ki ateizm propagandası yapmalı müslüman. zaten şurdaki ince nüansı kavrayan her aklı başında müslüman, laikliğin önemini de anlayacaktır.
yine geçenlerde bir konuda türkçe ibadetin ne kadar kötü bir şey olduğundan bahsetti. sanırım silindi. ben de ihbar etmiştim.
bu da bir garabet konu.
ingilizce rahatlıkla yazıp okuyabilen, fransızcası da fena olmayan bir insan olarak, elbette bir eserin kendi dilinden okunmasındaki önemi yadsıyacak değilim ancak, kişinin hiç anlamadığı bir dilde bir şeyleri ezberlemesi, ezberlediği şeyi anladığı anlamına gelmiyor. bir papağan farkı yok yani. benim nazarımda kur'an'ı okuyup üzerine kafa yormuş bir ateistle din üzerine konuşmak ve tartışmak, arapça bilmediği halde "hatim indirdiğini" söyleyen bir papağanla din üzerine konuşmaktan evladır. neden? çünkü emek var.
bu millet anlasın da şerefsiz din bezirganlarının peşinde hedere olmasın (ki bu noktada (bkz: yeni türkiye)) diye ibadet anadilde yapılmaya başlandı.
ha sonra boyun eğdiler zamanında bu ülkeyi hıristiyan işgalcilerle birlikte bölmeye uğraşmış şeriatçılara ama olsun.
laiklik yeniden tanımlanmalı doğru.
ve islamiyet'e inanan, onu anlamaya çalışmaya devam eden, farklı disiplinlerde kafa yormuş birisi olarak söylüyorum;
mesela diyanet diye bir kurum olmamalı.
mesela zorunlu din dersi diye bir ders olmamalı.
tekke ve zaviyeler ve bilimum zımbırtılar kapatılmalı.
camiye gidiyoruz ya misal. imam namaz kıldırıyor değil mi?
o imam o işten maaş alıyor değil mi?
bence o namaz sakat mesela.
imamlık diye bir müessese kur'an-ı kerim'in neresinde var?
peygamber efendimiz bir kez bile hayatın içinden kopmamıştır.
her zaman "arkadaşlar" diye hitap etmiştir.
hiçbir zaman dinden bir kuruş kazanç sağlamamıştır.
bizim kur'an'dan başka kaynağımız yoktur.
laiklik bunların garantisidir.
laikliğin tanımlarının genişletilmesi şarttır.
bu satırları hem zamanında türbanlılar üniversiteye girebilsin diye cop yemiş, hem de gezide gaz ve plastik mermi yemiş birisi olarak yazıyorum.
niyetlerin iyi olabilir.
ama eylemlerin iyi değil. çözümlemelerin ne yazık ki hatalı.
türkiye laiktir laik kalacak bir reflekstir.
şehit kubilay'dan beri bu toprakların iyi bildiği bir yobazlığa karşı bir reflekstir.
bu topraklar şu an, avrupanın 400-500 yıl önce verdiği sınavları yeni vermektedir.
onlar laikliği kanlarıyla canlarıyla kazandıkları için kiliseye dediler ki kardeşim sen şöyle bir kenara çekil artık.
din bezirganlığı devri bitti artık.
biz nasıl kazandık?
allah bize selanik doğumlu bir hediye gönderdi, o hediye bizim için mücadele etti ve kazandı.
dedi ki "laiklik adam olmaktır".
ama ne yazık ki adamcağızı durdurdular menemen'de.
kurutmasına izin vermediler böcek yuvalarını.
kutsal dinimizi kullanarak güç elde eden odakları kurutamadı. fazla hümanistti bana göre.
türkiye laiktir laik kalacak, avrupa'da nazizme verilen tepkilerle aynıdır.
laiklik üst akıldır.
laiklik hatta ve hatta islam'ın dahi emridir.
ve daha çooook yolumuz var.
anlamadığı veya kasıtlı olarak yanlış yansıttığı bir şey var; türkiye laiktir laik kalacak ile ya allah bismillah allahuekber aynı segmentin tezahüratları değildir.
islam coğrafyasına baktığımızda, eylemlerini islam adına yaptıklarını iddia edenler hep islam'a en çok zarar verenler olmuştur.
kaldı ki kendisi, böyle isteyerek veya istemeyerek (ki artık kasıt arıyorum ben) manipülasyonları daha önce de yapmıştır.
bu noktada (bkz: #1594821)
yukarda satırlar dolusu "gerçek islam bu mu?" sorusuna muhatap olmuşsun mesela.
bakın ben şöyle kısaca anlatayım.
sen de dinle kardeşim.
cihad, yani cehd, çabalamak, mücadele etmek demektir.
peki islam'da cihad ne demektir?
islam'da cihad, insanlara istediklerini özgür iradeleri ve akıllarıyla seçebilecekleri bir ortam yaratmak için mücadele etmektir.
örnek vermek gerekirse, insanların dilerlerse ateizmi dahi seçebilecekleri özgür bir ortamı yaratmak için mücadele etmektir.
bu demek değildir ki ateizm propagandası yapmalı müslüman. zaten şurdaki ince nüansı kavrayan her aklı başında müslüman, laikliğin önemini de anlayacaktır.
yine geçenlerde bir konuda türkçe ibadetin ne kadar kötü bir şey olduğundan bahsetti. sanırım silindi. ben de ihbar etmiştim.
bu da bir garabet konu.
ingilizce rahatlıkla yazıp okuyabilen, fransızcası da fena olmayan bir insan olarak, elbette bir eserin kendi dilinden okunmasındaki önemi yadsıyacak değilim ancak, kişinin hiç anlamadığı bir dilde bir şeyleri ezberlemesi, ezberlediği şeyi anladığı anlamına gelmiyor. bir papağan farkı yok yani. benim nazarımda kur'an'ı okuyup üzerine kafa yormuş bir ateistle din üzerine konuşmak ve tartışmak, arapça bilmediği halde "hatim indirdiğini" söyleyen bir papağanla din üzerine konuşmaktan evladır. neden? çünkü emek var.
bu millet anlasın da şerefsiz din bezirganlarının peşinde hedere olmasın (ki bu noktada (bkz: yeni türkiye)) diye ibadet anadilde yapılmaya başlandı.
ha sonra boyun eğdiler zamanında bu ülkeyi hıristiyan işgalcilerle birlikte bölmeye uğraşmış şeriatçılara ama olsun.
laiklik yeniden tanımlanmalı doğru.
ve islamiyet'e inanan, onu anlamaya çalışmaya devam eden, farklı disiplinlerde kafa yormuş birisi olarak söylüyorum;
mesela diyanet diye bir kurum olmamalı.
mesela zorunlu din dersi diye bir ders olmamalı.
tekke ve zaviyeler ve bilimum zımbırtılar kapatılmalı.
camiye gidiyoruz ya misal. imam namaz kıldırıyor değil mi?
o imam o işten maaş alıyor değil mi?
bence o namaz sakat mesela.
imamlık diye bir müessese kur'an-ı kerim'in neresinde var?
peygamber efendimiz bir kez bile hayatın içinden kopmamıştır.
her zaman "arkadaşlar" diye hitap etmiştir.
hiçbir zaman dinden bir kuruş kazanç sağlamamıştır.
bizim kur'an'dan başka kaynağımız yoktur.
laiklik bunların garantisidir.
laikliğin tanımlarının genişletilmesi şarttır.
bu satırları hem zamanında türbanlılar üniversiteye girebilsin diye cop yemiş, hem de gezide gaz ve plastik mermi yemiş birisi olarak yazıyorum.
niyetlerin iyi olabilir.
ama eylemlerin iyi değil. çözümlemelerin ne yazık ki hatalı.
türkiye laiktir laik kalacak bir reflekstir.
şehit kubilay'dan beri bu toprakların iyi bildiği bir yobazlığa karşı bir reflekstir.
bu topraklar şu an, avrupanın 400-500 yıl önce verdiği sınavları yeni vermektedir.
onlar laikliği kanlarıyla canlarıyla kazandıkları için kiliseye dediler ki kardeşim sen şöyle bir kenara çekil artık.
din bezirganlığı devri bitti artık.
biz nasıl kazandık?
allah bize selanik doğumlu bir hediye gönderdi, o hediye bizim için mücadele etti ve kazandı.
dedi ki "laiklik adam olmaktır".
ama ne yazık ki adamcağızı durdurdular menemen'de.
kurutmasına izin vermediler böcek yuvalarını.
kutsal dinimizi kullanarak güç elde eden odakları kurutamadı. fazla hümanistti bana göre.
türkiye laiktir laik kalacak, avrupa'da nazizme verilen tepkilerle aynıdır.
laiklik üst akıldır.
laiklik hatta ve hatta islam'ın dahi emridir.
ve daha çooook yolumuz var.
