145
salak olan yazardir. kendisine "oglum", "kimil zararlisi" diye mesaj atanlara bile kibarca cevap yazmaya calisip aciklama yapma zorunlulugunda hisseder.
saftir da. karsisindakinin daha cocuk oldugunu ogrenince yedigi hakaretleri de umursamaz bir seyler ogretirim belki diye uzun uzun durum aciklar, akli sira ogut verir.
cocuk diyince kucumseme algilanmasin, 19 yas teenager diye gecer, yani cocuk.
yedigi hakaretin, safsatalarla gecistirilmis inceliklerin ustune yine de ogretmeye calisir bu saftirik yazar. anlatir. der ki:
kobiler bile havadan para alacagi zaman parayi nasil vergilendirmeden sokarim derdine girer. yurtdisindan para transferi yapmayi kimse sevmez cunku kesintiye ugrar. bu kadar basit bir durumu ekonomi profesoru olmadan da bilir kisiler. cunku kacamayacagin seydir vergi resmiyete girdigin anda.
ama bunu soylerken karsisindakinin henuz ne gelir vergisi, ne spotaj ne de baska bir sey goremeyecek kadar ufak oldugunu bildigi halde akli basinda biriyle konusur gibi anlatir. spot pazari neden turkiye'de bu kadar yaygin anlatmak ister ama anlatamaz cunku karsisindaki daha mamul maliyetini bilmiyor ki. salak dedik ya, yine de anlatir kibarca.
havada kalmasin diye cozum ornegi de verir bu salak orta yasli yazar (35 orta yas degil artik ama ikinci bahari yasiyormus ya, o ne demekse) bugune kadar belki 100 kez yapildigi gibi futbolcunun maasini dusuk gosterip aradaki farki bir yoneticiye borclandirarak ffp'yi atlatabilirsin der. kampanya yaptiginda da kalkip vergiyle ve faturayla ugrasmaz, yatigin kampanyayi vakif uzerinden halledersin der. boylelikle 10 tl yatirdiginda bir taraftar bunun %50si degil tamami kulube girer der.
turk halki farklidir, illa karsiligini gormek ister der cocuk, 19 yilin verdigi tecrubeyle. toplum bilimciler bosuna okuyor okullari cozum uretmek icin ya da pazarlamacilar. ozellikle pazarlamacilar. ama durun, pazarlamacilar bunun cozumunu 20 yil once bulmamis miydi? belki de sorun budur, 20 yil once bulundugu icin 19 yasindaki bu cocuk gorememistir. e okuluna da henuz gitmedigi icin bilmiyor olabilir. neden dislayalim buna da cevap verelim.
turkiye'de gazete kupon furyasi iyice azdiginda hukumet yasak getirdi. ayni yasagi yakin zamanda telefon icin de kullandilar. peki bu iki yasak da nasil delindi? verdigi hizmet her neyse onu fiyatlandirip mamulu bedava veriyorum dedi. urun mu istiyor taraftar. kampanyaya katilan herkese 10 tl verene bileklik, 20 tl verene kupa, 100 tl verene uefa kupasi dvd'si hediye!!
ah mucize. vergi vermeye gerek kalmadan bagis topladik. ustune urun de verdik. hatta urunleri kafamiza gore cesitlendirebildik bile!!! vay be.
ama dedik ya, 20 yil onceydi, 19 yillik tecrube yetmemis olabilir.
kafasi da calismaz bu yazarin. mesela hala anlayabilmis degil, nasil oluyor da karsisindaki kisi kendine hakaret ettigi ve kendisi buna olabildigince kibarca karsilik verdigi halde nasil oluyor da kendisi kotu adam olabiliyor?
nasil oluyor da 19 yasindaki bir cocuk sifir bilgi, bol bol kulaktan dolma hikayelerle kendini hakli cikarmaya calisabiliyor, nasil kendisine anlatilmaya calisani sanki sahsina bir hakaret gibi gozardi ediyor anlamiyor bu salak yazar.
ha yazar dedim de. kendisi yazar. 98'te universiteye girmis, once elektronik muhendisligi, sonra isletme okumus, sonra sinema egitimi almis, sonra her seyi birakip yazmaya baslamis yazar... yazar dedim de, sanirim bir daha buraya yazmaz.
salaktir falan ama onun da sabrinin bir sonu var.
saftir da. karsisindakinin daha cocuk oldugunu ogrenince yedigi hakaretleri de umursamaz bir seyler ogretirim belki diye uzun uzun durum aciklar, akli sira ogut verir.
cocuk diyince kucumseme algilanmasin, 19 yas teenager diye gecer, yani cocuk.
yedigi hakaretin, safsatalarla gecistirilmis inceliklerin ustune yine de ogretmeye calisir bu saftirik yazar. anlatir. der ki:
kobiler bile havadan para alacagi zaman parayi nasil vergilendirmeden sokarim derdine girer. yurtdisindan para transferi yapmayi kimse sevmez cunku kesintiye ugrar. bu kadar basit bir durumu ekonomi profesoru olmadan da bilir kisiler. cunku kacamayacagin seydir vergi resmiyete girdigin anda.
ama bunu soylerken karsisindakinin henuz ne gelir vergisi, ne spotaj ne de baska bir sey goremeyecek kadar ufak oldugunu bildigi halde akli basinda biriyle konusur gibi anlatir. spot pazari neden turkiye'de bu kadar yaygin anlatmak ister ama anlatamaz cunku karsisindaki daha mamul maliyetini bilmiyor ki. salak dedik ya, yine de anlatir kibarca.
havada kalmasin diye cozum ornegi de verir bu salak orta yasli yazar (35 orta yas degil artik ama ikinci bahari yasiyormus ya, o ne demekse) bugune kadar belki 100 kez yapildigi gibi futbolcunun maasini dusuk gosterip aradaki farki bir yoneticiye borclandirarak ffp'yi atlatabilirsin der. kampanya yaptiginda da kalkip vergiyle ve faturayla ugrasmaz, yatigin kampanyayi vakif uzerinden halledersin der. boylelikle 10 tl yatirdiginda bir taraftar bunun %50si degil tamami kulube girer der.
turk halki farklidir, illa karsiligini gormek ister der cocuk, 19 yilin verdigi tecrubeyle. toplum bilimciler bosuna okuyor okullari cozum uretmek icin ya da pazarlamacilar. ozellikle pazarlamacilar. ama durun, pazarlamacilar bunun cozumunu 20 yil once bulmamis miydi? belki de sorun budur, 20 yil once bulundugu icin 19 yasindaki bu cocuk gorememistir. e okuluna da henuz gitmedigi icin bilmiyor olabilir. neden dislayalim buna da cevap verelim.
turkiye'de gazete kupon furyasi iyice azdiginda hukumet yasak getirdi. ayni yasagi yakin zamanda telefon icin de kullandilar. peki bu iki yasak da nasil delindi? verdigi hizmet her neyse onu fiyatlandirip mamulu bedava veriyorum dedi. urun mu istiyor taraftar. kampanyaya katilan herkese 10 tl verene bileklik, 20 tl verene kupa, 100 tl verene uefa kupasi dvd'si hediye!!
ah mucize. vergi vermeye gerek kalmadan bagis topladik. ustune urun de verdik. hatta urunleri kafamiza gore cesitlendirebildik bile!!! vay be.
ama dedik ya, 20 yil onceydi, 19 yillik tecrube yetmemis olabilir.
kafasi da calismaz bu yazarin. mesela hala anlayabilmis degil, nasil oluyor da karsisindaki kisi kendine hakaret ettigi ve kendisi buna olabildigince kibarca karsilik verdigi halde nasil oluyor da kendisi kotu adam olabiliyor?
nasil oluyor da 19 yasindaki bir cocuk sifir bilgi, bol bol kulaktan dolma hikayelerle kendini hakli cikarmaya calisabiliyor, nasil kendisine anlatilmaya calisani sanki sahsina bir hakaret gibi gozardi ediyor anlamiyor bu salak yazar.
ha yazar dedim de. kendisi yazar. 98'te universiteye girmis, once elektronik muhendisligi, sonra isletme okumus, sonra sinema egitimi almis, sonra her seyi birakip yazmaya baslamis yazar... yazar dedim de, sanirim bir daha buraya yazmaz.
salaktir falan ama onun da sabrinin bir sonu var.