9
sınıf öğretmenliği bölümü okuyan üniversite 3.sınıf öğrencisiydim. 11 aralık çarşamba günü matematik öğretimi dersinden sunumumuz vardı. kesirlerin öğretimi ile ilgili bir sunum hazırlayacaktık. her türk öğrencisi gibi bu ödevi uzun bir sunum olmasına rağmen son günün akşamına bıraktık. 10 aralık salı gecesi grubumuzdaki 3 kafadar toplandık. ikimiz koyu galatasaraylı olduğundan ''sikerim ödevi, önce maçı izleyek sonra yaparız ödevi'' dedik ve maçı izlemek için kahveye gittik. şansımıza maç ertelendi ve eve döndük. bir sonraki gün sunumumuz var ve elimizde hiç bir bok yok. şimdi öyle 2. sınıf çocuğuna kesirleri anlatmak ile ilgili bir sunum ne kadar zor olabilir demeyin eğitim fakültesi okuyanlar bu sunum ödevlerinin ne kadar cins olduğunu bilirler. neyse efenim o gün sabaha kadar ertelenen maçı konuştuk ve daha sonra ev arkadaşlarımın da bize yardımıyla (ki şansımıza ikisi de matematik öğretmenliği okuyordu) boktan bir sunum hazırladık ve tabiki de ertelenen maçı izlemeye doğru yol aldık. maçın hemen hemen bitişinden sonra okula gidip sunumu yapacaktık. maçı izlerken akçaabat belediyesinin götlük yapacağı tuttu ve elektrikler kesildi. biz de doğru jeneratörü bulunan arkadaşın yurduna geçtik. o yurtta dağın başındaydı. kırmızı bir minibüsle kaya kaya zar zor yurda ulaştık. o yolda bizi yurda ulaştıran şöföre de saygılarımı ileteyim buradan. bu arada ödev falan yine kimsenin sikinde değil*. neyse efenim sneijder golü döşeyince rahat bi 2-3 dakika öküz gibi anırarak sevindik. 2 saat sonra sunumumuz vardı ve ikimizin de sesi kısılmıştı. maç bitti. zafer sarhoşluğuyla okula doğru yola koyulduk. sunumdan boku yiyeceğimizin farkındaydık ama cimbom bizi öyle bir sevindirdi ki ödev kimsenin aklına bile gelmiyordu. öyle ki trabzonsporlu olan diğer grup arkadaşımız da 'koy götüne' modundaydı. ardından bir güzel haber daha geldi. bizim fakültedeki tüm dersler olumsuz hava koşulları sebebiyle iptal olmuştu. çok fena kar vardı trabzonda o gün. böylece aynı gün içinde hem tarihi bir zafere tanıklık ettik ve adamakıllı hazırlayamadığımız sunumdan sıçmaktan yırttık. ha o sunum ne mi oldu: bir hafta sonra yaptık ve yine sıçtık. *