153
dostlar kabul edelim bu işin en eğlenceli kısmı maçtan öncesi.
şu an topluca iki takım taraftarı da heyecanlı ve bekleyiş halinde. sonunda birileri mutlu olacak, birileri mutsuz. yok hakem şunu dedi, o onu yaptı, bu nasıl vurdu, o nasıl pandik attı derken 1 2 haftalık başka bir serüven başlayacak.
madem öyle şu anın tadını çıkartalım. benden de bir inceleme gelsin.
kalede cenk! şaka şaka musli kalede.
sol bek ve stoper hattı malum. ki ben hala ceju'ya bir oyuncu olarak güvensem de bir stoper olarak güvenmiyorum.
önemli sorulardan biri sağ bek.
bu konuya girmeden denayer'in de ileri çıktığını bir hatırlamamız lazım. ama geriyi önce kolluyor. hele nani caner varken iç güdüsel olarak çok daha fazla kollayacaktır. ki bana göre bek tanımı budur. ama modern futbolun en sevmediğim bu bek deformasyonu ne yazık ki kullanımda.
sağ kanatta karşımızda nani ve caner olacak diye tahmin ediyorum. en azından öyle başlatması zorlanacaktır. perera her ne kadar çakılı bek sevse de derbi de caner'i tutamazsınız. ileri çıkmak isteyecektir. nani'de bazen geriye top almak için geliyor. top ihtirası çok yüksek. ama bu onun için kötü bir şey. nani'yi 20 metre civarında topla buluşturduğunda iş yapacaktır. burada altın soru şu geri itmek mi önemli, yoksa karşılamak mı? yani sabri gibi bağlasan durmayacak bir oyuncuyu oraya koyup orada etkili olmasını sağlarsak bu iki oyuncu geri gitmek zorunda kalacaktır. ama burada şu soru da var. kırılgan bir orta sahayı carole ve denayer arkadan da hakan gerek atletizm ve gerek sakinlikle kapatıyor. sabri bunu yapabilir mi? yarın bu sorulara hamza hoca nasıl cevap vermiş onu göreceğiz.
orta sahada bana göre selçuk'un yeri garanti.
partner olarak şu an (hamza hoca bir şaşırtmaca ile ceju oraya çekmezse) bilal ve rodriguez var. burada iki oyuncu benzer olsa da farklı vaadleri var.
bilal bize uzaktan şut, topu ileri taşıma ve uzun pas vaad ediyor. bunun yanında bu takımda var olmak için çok koşuyor. rodriguez ise ispanyolluğunun getirdiği orta saha bilgisi ve sağ iç-kanat hattında başarısını sunuyor. sırtını rakip kaleye dönme şeklini de buna ekleyebiliriz. bir defansif orta saha değil ama dinamizmi her ne kadar selçuk ve bilal çok koşsa da daha fazla. bu arada deneyim ve yaş farkı da var. yani bilal futbola daha deneyimli. burada ön görmediğim bazı noktalar var. nedir bunlar? bilal deneyimi ile daha rahat oynayabilir mi? yoksa rodriguez bu derbiye uzak olduğundan daha mı rahat olur. ve ya şöyle bakalım. bilal bu gerginliği çok iyi bildiğinden zorlanır mı yoksa rodriguez gençliği ile kadıköye atılınca at madrid görmüş emre gibi bacakları bir birine dolanır mı? (o maç bence emre direktifleri çok iyi yapıyordu ve aşırı istekliydi. bana göre aşırı isteğinden istediklerini yapamadı.)
tabi rodriguez'i sağ'a koyarak gerektiğin de orta sahayı 3'leye de biliriz. zira bana göre maç orta sahada kazanılacak. ne kadar orta sahaya yardım kesilirse o takım o kadar sıkıntı yaşayacak.
kanatların bu öngörüye göre şekilleneceğini düşünüyorum.
bahsedilecek çok şey var ama bilal roriguez ve sabri denayer arasındaki karşılaştırmayı bir de umut ve burak arasında yapmak istiyorum. ikisininde top alması zor olacaktır. zira stoperleri uzun. yerden sert paslarda hata yapabilirler. ki biz bunu ceza sahası içinde yapıyoruz. ve en az bir orta sahaları stoperler yakın oynayacaktır. burada umut fazla persi ve yıpratıcılığı ile bu 3'lüyü hırpalayabilir. ama malum gol atmadaki hem beceri düşüklüğü hem de şansızlığı sıkıntı yaratabilir. ama santrafor ise isteğimiz burak'tan daha santrafordur. burak'a gelirsek eğer burak ise gizlenip saha sola gitmesi ile ve patlayıcı özelliği ile bir silah olduğundan onun başında birilerini bırakmak isteyebilirler. bu da fenerin göbekten fener orta sahasına gelecek yardımın azalacağı manasına gelebilir.
yani anlayacağınız. (bkz: kafamda deli sorular)
şu an topluca iki takım taraftarı da heyecanlı ve bekleyiş halinde. sonunda birileri mutlu olacak, birileri mutsuz. yok hakem şunu dedi, o onu yaptı, bu nasıl vurdu, o nasıl pandik attı derken 1 2 haftalık başka bir serüven başlayacak.
madem öyle şu anın tadını çıkartalım. benden de bir inceleme gelsin.
kalede cenk! şaka şaka musli kalede.
sol bek ve stoper hattı malum. ki ben hala ceju'ya bir oyuncu olarak güvensem de bir stoper olarak güvenmiyorum.
önemli sorulardan biri sağ bek.
bu konuya girmeden denayer'in de ileri çıktığını bir hatırlamamız lazım. ama geriyi önce kolluyor. hele nani caner varken iç güdüsel olarak çok daha fazla kollayacaktır. ki bana göre bek tanımı budur. ama modern futbolun en sevmediğim bu bek deformasyonu ne yazık ki kullanımda.
sağ kanatta karşımızda nani ve caner olacak diye tahmin ediyorum. en azından öyle başlatması zorlanacaktır. perera her ne kadar çakılı bek sevse de derbi de caner'i tutamazsınız. ileri çıkmak isteyecektir. nani'de bazen geriye top almak için geliyor. top ihtirası çok yüksek. ama bu onun için kötü bir şey. nani'yi 20 metre civarında topla buluşturduğunda iş yapacaktır. burada altın soru şu geri itmek mi önemli, yoksa karşılamak mı? yani sabri gibi bağlasan durmayacak bir oyuncuyu oraya koyup orada etkili olmasını sağlarsak bu iki oyuncu geri gitmek zorunda kalacaktır. ama burada şu soru da var. kırılgan bir orta sahayı carole ve denayer arkadan da hakan gerek atletizm ve gerek sakinlikle kapatıyor. sabri bunu yapabilir mi? yarın bu sorulara hamza hoca nasıl cevap vermiş onu göreceğiz.
orta sahada bana göre selçuk'un yeri garanti.
partner olarak şu an (hamza hoca bir şaşırtmaca ile ceju oraya çekmezse) bilal ve rodriguez var. burada iki oyuncu benzer olsa da farklı vaadleri var.
bilal bize uzaktan şut, topu ileri taşıma ve uzun pas vaad ediyor. bunun yanında bu takımda var olmak için çok koşuyor. rodriguez ise ispanyolluğunun getirdiği orta saha bilgisi ve sağ iç-kanat hattında başarısını sunuyor. sırtını rakip kaleye dönme şeklini de buna ekleyebiliriz. bir defansif orta saha değil ama dinamizmi her ne kadar selçuk ve bilal çok koşsa da daha fazla. bu arada deneyim ve yaş farkı da var. yani bilal futbola daha deneyimli. burada ön görmediğim bazı noktalar var. nedir bunlar? bilal deneyimi ile daha rahat oynayabilir mi? yoksa rodriguez bu derbiye uzak olduğundan daha mı rahat olur. ve ya şöyle bakalım. bilal bu gerginliği çok iyi bildiğinden zorlanır mı yoksa rodriguez gençliği ile kadıköye atılınca at madrid görmüş emre gibi bacakları bir birine dolanır mı? (o maç bence emre direktifleri çok iyi yapıyordu ve aşırı istekliydi. bana göre aşırı isteğinden istediklerini yapamadı.)
tabi rodriguez'i sağ'a koyarak gerektiğin de orta sahayı 3'leye de biliriz. zira bana göre maç orta sahada kazanılacak. ne kadar orta sahaya yardım kesilirse o takım o kadar sıkıntı yaşayacak.
kanatların bu öngörüye göre şekilleneceğini düşünüyorum.
bahsedilecek çok şey var ama bilal roriguez ve sabri denayer arasındaki karşılaştırmayı bir de umut ve burak arasında yapmak istiyorum. ikisininde top alması zor olacaktır. zira stoperleri uzun. yerden sert paslarda hata yapabilirler. ki biz bunu ceza sahası içinde yapıyoruz. ve en az bir orta sahaları stoperler yakın oynayacaktır. burada umut fazla persi ve yıpratıcılığı ile bu 3'lüyü hırpalayabilir. ama malum gol atmadaki hem beceri düşüklüğü hem de şansızlığı sıkıntı yaratabilir. ama santrafor ise isteğimiz burak'tan daha santrafordur. burak'a gelirsek eğer burak ise gizlenip saha sola gitmesi ile ve patlayıcı özelliği ile bir silah olduğundan onun başında birilerini bırakmak isteyebilirler. bu da fenerin göbekten fener orta sahasına gelecek yardımın azalacağı manasına gelebilir.
yani anlayacağınız. (bkz: kafamda deli sorular)