9823
devre arasında başka bir takımla anlaşıp sezon sonunda gideceğini düşündüğüm oyuncu.
sneijder´in sözlerinde ve tavırlarında samimi olduğunu varsayıyorum. "sinirleniyorum, çünkü ben winner bir futbolcuyum" lafı aslında bizlere, daha doğrusu yönetime yapılmış bir eleştiridir. sneijder´in buraya para için geldiğini sanmıyorum, tıpkı mancini gibi proje takımı olarak gördüğü için gelmiştir. karakterli ve cesur biri olarak bu takımın avrupa´da önemli başarılar kazanacağını ve kendisinin de bunda katkısı olacağını düşünüyordu muhtemelen. hatırladığım kadarıyla melo, galatasaray´da şampiyonlar ligi şampiyonluğu kazanmak gibi bir hedefi olduğundan bahsetmişti. bana göre sneijder´in hedefi de buydu. şu ana kadar demirbaş yerlilerin böyle bir şeyi hedeflediğini hiç duymadım. söyledilerse de samimi olmadıklarına eminim gökhan zan dışında.
takıma drogba´dan sonra katkı verecek forvet alınmazsa, her ne kadar özür dilemiş olsa da çapsız, tecrübesiz ve kendisine husumet besleyen bir hoca alınırsa, melo gibi omurgayı yollayıp yerini bilal, jpk ve 20´lik jose´yle doldurmaya çalışırlarsa sneijder gibi akıllı bir oyuncu da mesajı alır. bu takımın hedefleri bitmiş ve melo´dan sonra üstüne oynanacak, yıpratılacak oyuncu sneijder kalıyor. niye sneijder çünkü en çok parayı kazanan o. kulübün içinden birileri düğmeye basar ve sneijder medya´ya kurban edilir. tıpkı şu an hamzaoğlu´na yapıldığı gibi sneijder´de aptal değil biliyordur bu işleyişi.
belki bazı taraftar da gitmesini istiyordur sistemi bozuyor falan filan diye. lucescu´dan bu yana galatasaray´ın bir sistemi, oyun planı olmadı. ve yine bu süre içinde gidenin yerine daha iyisini bulup getiremedi bu kulüp. yarım yamalak adamlarla dikiş tutturmaya çalışılmış. tıpkı şimdi melonun yerine hakanın monte edilmesi gibi. popescu´dan ujfalusi aralığına, arda, keita´dan bu yana hala bulunamayan kanatlara kadar kadro istikrarsızlığı hep olmuş hepte olacağa benziyor. yani melo´dan sneijder´den sonra 10 yıl oralara oyuncu arar dururuz.
sneijder´in sözlerinde ve tavırlarında samimi olduğunu varsayıyorum. "sinirleniyorum, çünkü ben winner bir futbolcuyum" lafı aslında bizlere, daha doğrusu yönetime yapılmış bir eleştiridir. sneijder´in buraya para için geldiğini sanmıyorum, tıpkı mancini gibi proje takımı olarak gördüğü için gelmiştir. karakterli ve cesur biri olarak bu takımın avrupa´da önemli başarılar kazanacağını ve kendisinin de bunda katkısı olacağını düşünüyordu muhtemelen. hatırladığım kadarıyla melo, galatasaray´da şampiyonlar ligi şampiyonluğu kazanmak gibi bir hedefi olduğundan bahsetmişti. bana göre sneijder´in hedefi de buydu. şu ana kadar demirbaş yerlilerin böyle bir şeyi hedeflediğini hiç duymadım. söyledilerse de samimi olmadıklarına eminim gökhan zan dışında.
takıma drogba´dan sonra katkı verecek forvet alınmazsa, her ne kadar özür dilemiş olsa da çapsız, tecrübesiz ve kendisine husumet besleyen bir hoca alınırsa, melo gibi omurgayı yollayıp yerini bilal, jpk ve 20´lik jose´yle doldurmaya çalışırlarsa sneijder gibi akıllı bir oyuncu da mesajı alır. bu takımın hedefleri bitmiş ve melo´dan sonra üstüne oynanacak, yıpratılacak oyuncu sneijder kalıyor. niye sneijder çünkü en çok parayı kazanan o. kulübün içinden birileri düğmeye basar ve sneijder medya´ya kurban edilir. tıpkı şu an hamzaoğlu´na yapıldığı gibi sneijder´de aptal değil biliyordur bu işleyişi.
belki bazı taraftar da gitmesini istiyordur sistemi bozuyor falan filan diye. lucescu´dan bu yana galatasaray´ın bir sistemi, oyun planı olmadı. ve yine bu süre içinde gidenin yerine daha iyisini bulup getiremedi bu kulüp. yarım yamalak adamlarla dikiş tutturmaya çalışılmış. tıpkı şimdi melonun yerine hakanın monte edilmesi gibi. popescu´dan ujfalusi aralığına, arda, keita´dan bu yana hala bulunamayan kanatlara kadar kadro istikrarsızlığı hep olmuş hepte olacağa benziyor. yani melo´dan sneijder´den sonra 10 yıl oralara oyuncu arar dururuz.
