252
sayın hocam,
burak'tan, umut'tan fayda yok. etme eyleme. takımımıza da yazık, senin kariyerine de yazık. "evlatlarım, çocuklarım" ayağına kendini de yakıyorsun. etme eyleme. bunların seni umrsadığı falan yok. sen belli ki iyi niyetlisin, kendinden çok başkalarını düşünüyorsun ama kimsenin seni umursadığı yok. uyan artık.
bir de kendini yönetime siper ettin transfer dönemi boyunca. her sıkıntıda çıkıp sen konuştun. yönetim, dursun başkan çıkıp bir kelime bile etmedi. haftalarca ibrahimovic lafları dolaştı ortalıkta, sürekli sen çıkıp konuştun. bir tane yönetici çıkıp da "yok böyle bir şey" diyemedi, topu sana attılar. e sen de "hayır ibrayı istemiyorum" diyemeyeceiğin için belli belirsiz konuşup durdun. takımdan göndermek istediğin burak yılmaz'a "yıldız yıldız diyorlar. al sana yıldız." demek zorunda bile kaldın. sadece ibra konusunda değil, diğer her konuda karşımıza sen çıktın. bir tane yöneticinin yüzünü görmedik, sesini duymadık. "salı günü bombalar patlayacak" diyen dursun'dan çıt çıkmadı.
ne futbolcular, ne yönetim, ne de taraftar sana acımaz hocam. tez zamanda aklını başına devşir. bugünkü "yönetim istifa" sesleri yarın sana yönelebilir. futbolcuları, yöneticileri memnun edeyim derken kendini yakacaksın hocam. bak hocam galatasaray öyle büyük bir kulüp ki yönetici de bulur, futbolcu da bulur, hoca da bulur. bunları yapma. idare etme, yönet. futbolcuları memnun etmeye çalışma, futbolcular seni memnun etsin. yönetime siper olma, sana istediğin oyuncuları almayan, mario gomez için 9 milyon euro diyen yönetime restini çek. biraz da kendini düşün artık. fazlası ve kontrolsüzü zararlıdır ancak azıcık egon olsun. emreler, buraklar sana atar yapamasın.
hocam! uyan artık.
burak'tan, umut'tan fayda yok. etme eyleme. takımımıza da yazık, senin kariyerine de yazık. "evlatlarım, çocuklarım" ayağına kendini de yakıyorsun. etme eyleme. bunların seni umrsadığı falan yok. sen belli ki iyi niyetlisin, kendinden çok başkalarını düşünüyorsun ama kimsenin seni umursadığı yok. uyan artık.
bir de kendini yönetime siper ettin transfer dönemi boyunca. her sıkıntıda çıkıp sen konuştun. yönetim, dursun başkan çıkıp bir kelime bile etmedi. haftalarca ibrahimovic lafları dolaştı ortalıkta, sürekli sen çıkıp konuştun. bir tane yönetici çıkıp da "yok böyle bir şey" diyemedi, topu sana attılar. e sen de "hayır ibrayı istemiyorum" diyemeyeceiğin için belli belirsiz konuşup durdun. takımdan göndermek istediğin burak yılmaz'a "yıldız yıldız diyorlar. al sana yıldız." demek zorunda bile kaldın. sadece ibra konusunda değil, diğer her konuda karşımıza sen çıktın. bir tane yöneticinin yüzünü görmedik, sesini duymadık. "salı günü bombalar patlayacak" diyen dursun'dan çıt çıkmadı.
ne futbolcular, ne yönetim, ne de taraftar sana acımaz hocam. tez zamanda aklını başına devşir. bugünkü "yönetim istifa" sesleri yarın sana yönelebilir. futbolcuları, yöneticileri memnun edeyim derken kendini yakacaksın hocam. bak hocam galatasaray öyle büyük bir kulüp ki yönetici de bulur, futbolcu da bulur, hoca da bulur. bunları yapma. idare etme, yönet. futbolcuları memnun etmeye çalışma, futbolcular seni memnun etsin. yönetime siper olma, sana istediğin oyuncuları almayan, mario gomez için 9 milyon euro diyen yönetime restini çek. biraz da kendini düşün artık. fazlası ve kontrolsüzü zararlıdır ancak azıcık egon olsun. emreler, buraklar sana atar yapamasın.
hocam! uyan artık.