23
ülke hiç bu kadar bölünmenin eşiğine gelmemişti. bugün memleketimden olan ve dağlıca'nın ardından facebooktan mesaj atmasıyla basında yer alan asker de hayatını kaybetti. ölen çocuk aynı zamanda chp gençlik kollarında çalışıyordu. iktidar hesapları uğruna ölen bir genç daha. daha gençliğini yaşayamadan gitti. ailesi onun acısıyla bir ömrü nasıl geçirecek :(
iki gündür ülkücüler ve akpliler tarafından kitapçılar, pideciler, kürtlere ait işyerleri, parti binaları, gazeteler yakılıyor. polis seyrediyor. evet 10 tane öğrenci bir araya gelince gaza boğan polis 100-200 kişi bir yeri yakarken seyrediyor. bu ittifak ağzınızı sulandırıyor olabilir ama sizi de yakar. şu ana kadar kürtlerin karşılık vermemesi büyük şans. ama kürt vatandaşın devletin dükkanının yakılmasını, çocuğunun yakılmaya çalışılmasını seyrettiğini unutacağını mı zannediyorsunuz. muhtemelen artık çoğu kürt kendisini sadece pkk'nin koruyacağını düşünüyor. buna alışsanız iyi edersiniz. burada veya twitterda soykırım çağrısı yapanlar bunun sonuçlarına kendisini hazırlasın. ne soykırım yapabilirsiniz ne de gidip dağa savaşacak kadar cesursunuz. ölen zorla orada askerlik yapan oluyor. dün bir anket vardı; halkın yüzde 70'i barış görüşmelerini istemiyor ancak yüzde 80'i de bu ortamda çocuğunu askere göndermek istemiyor. şaka mısınız ya siz? kim savaşsın o zaman. ölecekse başkasının çocuğu ölsün diyecek kadar bencil ama hamaset yapacak kadar mı cesursunuz sadece. sen burada düne kadar gittiğin pideciyi yakıp evine dönüyorsun. sonra 'şehitler ölmez vatan bölünmez'. ben bu kadar gerçek dışı bir slogan görmedim. şehitler maalesef öldüler ve ülkeyi de sen böldün. böyle devam edin. başkan olmak uğruna ülkeyi bu hale sokan adama ve partisine bir gram tepki göstermeden işyerlerini yakın. götünüz akp il binasına yürümeye yetmiyor mu? sadece mevsimlik tarım işçilerinin çocuğunu yakacak kadar mı seviyorsunuz vatanınızı? ya da burdurlu, amasyalı insanları kürt sanıp dövecek kadar zeka yoksunu musunuz?
faşizm budur işte. sonra "ya ben vatanımı seviyorum diye faşist mi oluyorum!!!" diye salak salak konuşmayın. işyerlerini yaktığın için, kürtçe konuşuyor diye insanları bıçaıkladığın için, kitapçı yaktığın için faşist oluyorsun. bakın bakalım tarihe, 1933'te dünyada başka nerede kitap yakılmış. vatanını seviyorsan ırmağının akışına ölüyorsan hes'leri engelle, hırsızlıkları yapanları yargıla. ama nerede?
iki gündür ülkücüler ve akpliler tarafından kitapçılar, pideciler, kürtlere ait işyerleri, parti binaları, gazeteler yakılıyor. polis seyrediyor. evet 10 tane öğrenci bir araya gelince gaza boğan polis 100-200 kişi bir yeri yakarken seyrediyor. bu ittifak ağzınızı sulandırıyor olabilir ama sizi de yakar. şu ana kadar kürtlerin karşılık vermemesi büyük şans. ama kürt vatandaşın devletin dükkanının yakılmasını, çocuğunun yakılmaya çalışılmasını seyrettiğini unutacağını mı zannediyorsunuz. muhtemelen artık çoğu kürt kendisini sadece pkk'nin koruyacağını düşünüyor. buna alışsanız iyi edersiniz. burada veya twitterda soykırım çağrısı yapanlar bunun sonuçlarına kendisini hazırlasın. ne soykırım yapabilirsiniz ne de gidip dağa savaşacak kadar cesursunuz. ölen zorla orada askerlik yapan oluyor. dün bir anket vardı; halkın yüzde 70'i barış görüşmelerini istemiyor ancak yüzde 80'i de bu ortamda çocuğunu askere göndermek istemiyor. şaka mısınız ya siz? kim savaşsın o zaman. ölecekse başkasının çocuğu ölsün diyecek kadar bencil ama hamaset yapacak kadar mı cesursunuz sadece. sen burada düne kadar gittiğin pideciyi yakıp evine dönüyorsun. sonra 'şehitler ölmez vatan bölünmez'. ben bu kadar gerçek dışı bir slogan görmedim. şehitler maalesef öldüler ve ülkeyi de sen böldün. böyle devam edin. başkan olmak uğruna ülkeyi bu hale sokan adama ve partisine bir gram tepki göstermeden işyerlerini yakın. götünüz akp il binasına yürümeye yetmiyor mu? sadece mevsimlik tarım işçilerinin çocuğunu yakacak kadar mı seviyorsunuz vatanınızı? ya da burdurlu, amasyalı insanları kürt sanıp dövecek kadar zeka yoksunu musunuz?
faşizm budur işte. sonra "ya ben vatanımı seviyorum diye faşist mi oluyorum!!!" diye salak salak konuşmayın. işyerlerini yaktığın için, kürtçe konuşuyor diye insanları bıçaıkladığın için, kitapçı yaktığın için faşist oluyorsun. bakın bakalım tarihe, 1933'te dünyada başka nerede kitap yakılmış. vatanını seviyorsan ırmağının akışına ölüyorsan hes'leri engelle, hırsızlıkları yapanları yargıla. ama nerede?