• 102
    bir sabah uyandım. her zaman olduğu gibi dil kursuna gitmek için dışarı çıktım. dışarıda onu gördüm. o işte hayatımın kadını. geçmişim, geleceğim, kavuşamadığım, kaderin bizi bir araya getirmediği insan. aynı kursa gidiyorduk tıpkı geçmişten azıcık farklı olduğu gibi. cambridge küçük şehirdir. kaybolmazsın. benden daha öndeydi. ondan önce kursa gitmem gerekiyordu. yıllar sonra çıkacaktım karşısına. ara sokakları iyi biliyordum. girdim bir ara sokağa. hızlı adımlarla belki koşar adımlarla gidiyordum. evlerin arasından onu görüyordum. kursa doğru gidiyordu. ondan daha önce gitmem gerekiyordu. başka bir sokağa girdim sonra başka bir sokağa ve kurs binasına geldim. basamakları çıktım ve kapının önünde durdum. işte geliyordu. o ilk günkü güzelliği ve gülüşüyle. kapının önünde bekledim. geliyordu işte. son birkaç adım. geldi ve bana dönüp bakmadı bile. yanımdan geçti gitti. oturup ağlamaya başlarken uyandım. uyandım ağlamaya başladım.(2014)

    bugün anlayabiliyorum bazı şeyleri. aslında yıldızlararası filmindeki kitaplık sahnesi gibi. ikimiz o sokaklarda farklı zamanlarda yürüdük. beşinci boyut gibi. aslında o beni görmüyordu. ben onu görüyordum. 2013'te benim yürüdüğüm yolları o 2015'te yürümüştü. bizim kavuşmamız farklı zamanların birleşmesi kadar mümkün.

    edit: imla
App Store'dan indirin Google Play'den alın