619
başkanlığı döneminde podolski geldi. hem de çok uygun maliyetle.
carole ve jose rodriguez neredeyse yok pahasına alınmış ve umut vaad eden oyuncular. baya katkı yapmaları mümkün takıma.
e mevcut kadroya iyi bir sağ bek ve bir stoper transferi de gerçekleşirse hala insanlar hakkında atıp tutmaya devam mı edecekler bilmiyorum. topu topu 8-10 milyon eu maliyetle baya önemli transfer gerçekleşmiş olacak.
ibrahimovic transferi ile alakalı olarak taraftar kendisine giydiriyor. e bu konuda uğraştıkları belli. transfer var dese ne olur, yok dese ne olur. bahis sitelerinde bile iş ayyuka çıkmış vaziyette. ali dürüst 100 tane transfer çalışmasını yalanladı bir şey yok, dursun özbek bir tane transfer çalışmasını yalanladı oooov. demek ki bu şekilde hareket etmek gerekiyor.
demek ki taraftarda hem bu konuda bir beklenti oluşturup sponsora neden bu işe yatırım yapması gerektiği gösteriliyor ve demek ki transferin gerektirdiği şekilde iş inkar ediliyor.
herkese bok ata ata bu işin sonu nereye kadar amk. ayrırmadan, bir değer yargısı katmadan yazıyorum isimleri...
hamza hamzaoğlu'na bok at,
dursun özbek'e bok at,
duygun yarsuvat'a bok at,
ali dürüst'e bok at,
abdürrahim albayrak'a bok at,
ünal aysal'a bok at,
manchini'ye bok at,
prandelli'ye bok at,
fatih terim'e bok at,
rijkaard'a bok at...
bence olaylara bakış açımızda bir sorun var.
bir başkan sadece yapılan transferlerle eleştirilmemeli. daha dün bir bu gün iki. yeni aldı mazbatasını adam. bırakalım çalışsın. bakalım neler yapacak önümüzdeki dönemde galatasaray için. bu vatandaşın vaadleri var. stadın çatısını yaptırmak gibi mesela. bence transferden daha büyük kriter başkanlığını değerlendirmek için. çünkü transferi futbol şubesi ve teknik adam şekillendiriyor. sonra borçları azaltacaz diyor. kadronun maaş bütçesini düşürmek bunun bir adımı, gelirleri arttırmak daha büyük bir adımı. galatasaray'ın gelirlerini arttırabilecek mi acaba. 2 ayda ortaya çıkacak meseleler değil bunlar. zaten o yüzden başkanlık süresi 3 sene olarak belirleniyor. biraz beklemekte fayda var.
carole ve jose rodriguez neredeyse yok pahasına alınmış ve umut vaad eden oyuncular. baya katkı yapmaları mümkün takıma.
e mevcut kadroya iyi bir sağ bek ve bir stoper transferi de gerçekleşirse hala insanlar hakkında atıp tutmaya devam mı edecekler bilmiyorum. topu topu 8-10 milyon eu maliyetle baya önemli transfer gerçekleşmiş olacak.
ibrahimovic transferi ile alakalı olarak taraftar kendisine giydiriyor. e bu konuda uğraştıkları belli. transfer var dese ne olur, yok dese ne olur. bahis sitelerinde bile iş ayyuka çıkmış vaziyette. ali dürüst 100 tane transfer çalışmasını yalanladı bir şey yok, dursun özbek bir tane transfer çalışmasını yalanladı oooov. demek ki bu şekilde hareket etmek gerekiyor.
demek ki taraftarda hem bu konuda bir beklenti oluşturup sponsora neden bu işe yatırım yapması gerektiği gösteriliyor ve demek ki transferin gerektirdiği şekilde iş inkar ediliyor.
herkese bok ata ata bu işin sonu nereye kadar amk. ayrırmadan, bir değer yargısı katmadan yazıyorum isimleri...
hamza hamzaoğlu'na bok at,
dursun özbek'e bok at,
duygun yarsuvat'a bok at,
ali dürüst'e bok at,
abdürrahim albayrak'a bok at,
ünal aysal'a bok at,
manchini'ye bok at,
prandelli'ye bok at,
fatih terim'e bok at,
rijkaard'a bok at...
bence olaylara bakış açımızda bir sorun var.
bir başkan sadece yapılan transferlerle eleştirilmemeli. daha dün bir bu gün iki. yeni aldı mazbatasını adam. bırakalım çalışsın. bakalım neler yapacak önümüzdeki dönemde galatasaray için. bu vatandaşın vaadleri var. stadın çatısını yaptırmak gibi mesela. bence transferden daha büyük kriter başkanlığını değerlendirmek için. çünkü transferi futbol şubesi ve teknik adam şekillendiriyor. sonra borçları azaltacaz diyor. kadronun maaş bütçesini düşürmek bunun bir adımı, gelirleri arttırmak daha büyük bir adımı. galatasaray'ın gelirlerini arttırabilecek mi acaba. 2 ayda ortaya çıkacak meseleler değil bunlar. zaten o yüzden başkanlık süresi 3 sene olarak belirleniyor. biraz beklemekte fayda var.