• 12817
    takımımızın yaş ortalaması yükseldikçe yaptığı pres ve rakibe uyguladığı baskı seviyesi hayli düşüyor. fatih terim'in 2011'de kurduğu iskelet kadronun yaşlandığını malesef görmekte zorlanıyoruz. sinan yılmaz - extensor - celta maçı için yazdığı yazıda da bunu belirtince durumun vehametini daha iyi anladım.

    hamit, selçuk, felipe, wesley, podolski, yasin, burak, umut, hatta yekta ve olcan ekseriyeti 30 yaşını devirmiş, diğerleri de 30'a yaklaşan isimler. hal böyle olunca da bu takımın dinamizmi malesef yeterli seviyede olmuyor. topu rakibe vererek ani ataklarla ve tecrübeli ayaklarla sonuca gitmek dışında pek de alternatif bir hücum opsiyonu olmuyor malesef. hatırlarsınız emre, engin, selçuk ve felipe'li orta saha pirana gibi ısırıyor, elmander gibi bir pres makinası ile topu çabucak kendi lehine geçirebiliyordu. işte o kadrodan maksimum performans elde edildi ve şimdi o kadro yavaş yavaş duraklama döneminden çıkıp gerileme dönemine doğru gidiyor.

    hamza hoca'nın bu sezonki planlarında neler var kestirmek güç, ancak takım kadrosunu ama derinden, ama bir anda gençleştirmesi gerekiyor. bunu da ne zaman yapar, önümüzdeki sezondan itibaren mi, yoksa bir sezon sonra yine bu zamanlar mı bilemiyoruz haliyle. hatta bu gençleştirme operasyonunun kendisine nasip olacağını da söylemek fazla iddialı olabilir.

    takımın 2013'ten beridir rakip yarı sahasında oynayan oyuncularına baktığımızda felipe melo, selçuk, zaman zaman hamit, zaman zaman emre, takımın beyni konumunda wesley, forvette de burak, umut, bir zamanlar drogba'yı görüyorduk. bu isimler de takımın en istikrarlı ve en çok dakika alan oyuncularıydı. tabi 2013 yılı için oldukça tehditkar olan bu kadro elbette her geçen gün yaşlanıyor ve eski çapından da düşüyor. bu iskeleti bir şekilde gençleştirmek için bazı oyunculardan malesef feragat etmek gerekiyor. yoksa bilhassa şampiyonlar ligi macerasında geçtiğimiz sezonki faciayı bu sezon da devam ettirebilir bu takım. bu sezon hazırlık maçları kapsamında oynanan celta, ried, hatta geçtiğimiz sezonki beşiktaş, fenerbahçe, eskişehirspor gibi takımlar için yine idare ediyor olabilir. bir sezon daha ite kaka sezon sonunu görebilir, ancak şampiyonlar ligi'nde öyle kolay olmuyor o işler. üzülerek söylemem gerekiyor ki, geçen sene arsenal, dortmund'un iki maçta 8 gol attığı galatasaray futbol takımına, bayern, chelsea, barcelona, paris saint germain gibi takımlar çok daha acımasız şeyler yapabilir.

    işin rengi belli oldu, hamza hamzaoğlu, dursun özbek ve cüneyt tanman koalisyonu bunu bu sezon için düşünmüyorlar. tabi ki işin derininde bilmediğimiz özellikle mali problemler bu hamleleri yapmakta sıkıntı çıkarıyor olabilir. ancak rakiplerinin, özellikle fenerbahçe'nin yaptığı sansasyonel isimler ile beraber bu işin bir an evvel yapılması gerektiği kanısındayım.

    yanlış anlamayın, sırf rakip takım yıldız futbolcular alıyor diye biz de yıldız alalım niyeti taşımıyorum. hatta tam tersi, fenerbahçe'nin de 4-5 senelik iskeletini değiştirdiğini, yeni yeni oyuncuları adapte etme girişiminde olduklarını görüyorum. bugün herkes van persie, nani isimlerini konuşuyor olabilirler, ancak o oyuncular fenerbahçe'ye eski oyuncularının yerlerine geldiler. 36 yaşındaki kuyt yerine 29 yaşındaki portekiz milli takım oyuncusu nani, yine 33-34 yaşındaki hamle oyuncusu webo yerine de yine daha genç olan ve geçtiğimiz sezonun gol kralı fernandao getirildi. zihinsel olarak problemleri olan, geçtiğimiz sezonki takımın as forveti emmanuel emenike yerine dünyanın en iyi 10 forveti arasında yer alan hollandalı robin van persie transfer edildi. yani bu yıldız oyuncular geliyor da, yine belli bir plan program dahilinde takıma dahil edilecekler. keza artık yavaş yavaş çaptan düşen gökhan yerine de bursaspor'da 2.5 sezondur iyi bir trend yakalayan şener transfer edildi ki, iki oyuncu da oldukça kaliteli bir rotasyon yaratacaklar sağ bek mevkisinde.

    olay sadece transfer işi de değil aslında. çünkü baktığınız zaman galatasaray da genç oyuncular transfer etmemiş değil. lionel carole ve jem paul karacan takımın yaş ortalamasını aşağı çeken isimler. hatta bu oyuncular beklentileri aşarlar ve as oyuncu kıvamına gelirlerse gerçekten takımın gücünü artıracaklar. hatta mevkileri bakımından özellik olarak değerlendirecek olursak bahsettiğim bu pres işini de üstlenecekler ve sneijder gibi, yasin gibi teknik ayakları da rahatlatacaklar. fakat işte yine diyorum, bu adamlar as kadro için takviye edilmediler. ya tutarsa kıvamında bir rotasyon hamlesi olarak takıma geldiler ve biz de eller semaya yükselerek amin diyeceğiz. e allah kabul etsin o zaman.

    daha önce belirttim, yine diyeyim, bu sezon pek bir beklentim yok. bunun nedenleri arasında futbol takımı haricinde de bir çok sebebi var, özellikle galatasaray yönetimi bazında. hamza hoca'nın işi çok zor, allah yardımcısı olsun. inşallah önümüzdeki sezon bahsettiğim revizyonu gerçekleştirir galatasaray. bunu da yaparken bu sezonu da iyi bir şekilde hatırlatabiliriz.

    son olarak bir çift lafım da ultraslan'a.. sizin takıma verdiğiniz destekse, bizlerin, çocuğunu alıp maça gelenlerin, izleyemese, maça gidemese bile gönlünü o sahada tutabilen taraftarınki aidiyettir. keşke olmasanız, hiç fena olmaz. hatta gayet güzel olur. fenerbahçe'nin de, beşiktaş'ın da taraftarlarından haz etmem, ancak bu derece saçma şeyleri onlar yapmıyorlar.
App Store'dan indirin Google Play'den alın