• 916
    ankaralı olmam, zamansızlık, dar bütçe vs. den dolayı ali sami yen'e 2 kez gitmişliğim vardır. her gidişimde içimde lunaparka hayatında ilk kez giden bir çocuğun heyecanı ve sevinci vardı. eski açığa ilk adımımı attığımda tamamen büyülenmiş gibiydim.. her taraf, herkes hayatımda en çok sevdiğim renklere bürünmüştü sanki bir karnaval vardı orda.. o an hiç yabancılık çekmedim, sanki yıllardır oraya aittim ve herkesi tanıyordum. genelde tanıştığım yabancı insanlara ön yargıyla bakan bir insanımdır ancak orada tanıştığım insanlarla sanki yıllardır dostmuşum ve hep beraber toplanıp güzel bir günü kutluyormuşum gibi hissettim. gittiğim 2 seferdede hep güzel anılarla döndüm oradan. tabi ankaraya dönünce insan o zamanları çok özlüyor, televizyonda maçları izlerken bende orada olmalıydım diye iç geçiriyor..
    sonra bir gün google'da galatasaray'la ilgili bir şey ararken karşıma galatasaraysözlük le ilgili bir link çıkıyor. merak edip siteye bakıyorum ve bende orada olmalıyım bende yazmalıyım diye düşünüyorum. tamda yazar alımlarına denk gelmem güzel birşey tabi.
    bir kaç entry girdikten bir kaç başlık okuduktan sonra o eski açığa ilk girdiğim ilk günkü heyecanı, kalbimin etrafımdaki herkesle beraber aynı şey için attığını hissetme duygusunu yeniden tattım. birşey yazarken hiç çekinmedim çünkü okuyanların hepsi arkadaşımdı..
    daha fazla uzatmadan demek istediğim bana bu heyecanı, bu mutluluğu tekrar yaşattığı için sözlüğe ve tüm yazarlara teşekkür ederim.

    not: bu ayrılık mektubu gibi oldu bi yere gittiğim yok kurtulamazsınız benden.
App Store'dan indirin Google Play'den alın