4646
kendisine böyle bir teklif geldiğine inanmıyorum. bunu muslera'yı kötülemek için değil türkiye'de hiçbir takıma böyle bi teklifin geleceğine inanmadığım için söylüyorum. ha muslera o kadar para etmez mi belki duygusal davranıyorum ama bence eder çünkü şu anki performansıyla dünyadaki bütün takımlarda 1. kaleci olarak görev yapabilecek kapasitededir kendisi.
gelelim asıl konuya. bunu "arkadaşlar belki kızacaksınız ama bla bla bla..", "bunu söylemek çok üzücü ama bla bla bla.." diye konuşan arkadaşlara söylüyorum. arkadaşlar bunu söylemek çok üzücü ama, hatta belki kızıcaksınız ama galatasaray malesef banka değil bir spor kulübüdür. dolayısıyla iyi paraya değil iyi futbolcuya ihtiyacı vardır. muslera'yı sattın diyelim, ne yapacaksın? o parayla borç mu ödeyeceksin? bakkal mısın sen mal satıp borç ödüyosun? koskoca kulübün mali yapısı böyle düzelir mi. baktın borcun arttı sat elindeki en iyi oyuncuyu. ee sonra ne olacak? yerine aynı kalitede bi adam getirebilecek misin? madem asıl önemli olan mali durumu düzeltmek satalım sneijder'ı, muslera'yı semih'i. elimizde ne kadar iyi adam varsa gönderelim. tüm borçlarımızı kapatalım. sonra her sene 8.liğe oynayalım, bu mu istediğiniz?
zamanında nasıl aldık gerçekten bilmiyorum ama şunun farkına varın muslera gibi bir kalecinin bizde forma giyiyor olması bir lütuftur. şu an bizde sahip olduğu kariyerle ve başarıyla başka bir kulüpte olsaydı muslera'yıgalatasaray'a getirtebilir miydin? evet, evet 35 yaşından önce diyorum getirtebilir miydin? hiç sanmıyorm. o yüzden yok bunu söylemek beni yaralıyor, içim acıyor. bunu söylemek çok zor falan filan deyip her oyuncunun gözden çıkarılmasına göz yumamazsınız.
madem kulüp borç batağında, madem finansal olarak zor durumdayız o zaman sabri'yle astronomik sözleşme imzalamazsın. yekta'ymış, sercan'mış, aydın'mış, tarık'mış böyle çöplerden takımı kurtarırsın. mali yapıyı düzeltmek plan, proje, muhasebe, iktisat, mali analiz gerektirir, elindeki en önemli oyuncuyu satmayı değil.
gelelim asıl konuya. bunu "arkadaşlar belki kızacaksınız ama bla bla bla..", "bunu söylemek çok üzücü ama bla bla bla.." diye konuşan arkadaşlara söylüyorum. arkadaşlar bunu söylemek çok üzücü ama, hatta belki kızıcaksınız ama galatasaray malesef banka değil bir spor kulübüdür. dolayısıyla iyi paraya değil iyi futbolcuya ihtiyacı vardır. muslera'yı sattın diyelim, ne yapacaksın? o parayla borç mu ödeyeceksin? bakkal mısın sen mal satıp borç ödüyosun? koskoca kulübün mali yapısı böyle düzelir mi. baktın borcun arttı sat elindeki en iyi oyuncuyu. ee sonra ne olacak? yerine aynı kalitede bi adam getirebilecek misin? madem asıl önemli olan mali durumu düzeltmek satalım sneijder'ı, muslera'yı semih'i. elimizde ne kadar iyi adam varsa gönderelim. tüm borçlarımızı kapatalım. sonra her sene 8.liğe oynayalım, bu mu istediğiniz?
zamanında nasıl aldık gerçekten bilmiyorum ama şunun farkına varın muslera gibi bir kalecinin bizde forma giyiyor olması bir lütuftur. şu an bizde sahip olduğu kariyerle ve başarıyla başka bir kulüpte olsaydı muslera'yıgalatasaray'a getirtebilir miydin? evet, evet 35 yaşından önce diyorum getirtebilir miydin? hiç sanmıyorm. o yüzden yok bunu söylemek beni yaralıyor, içim acıyor. bunu söylemek çok zor falan filan deyip her oyuncunun gözden çıkarılmasına göz yumamazsınız.
madem kulüp borç batağında, madem finansal olarak zor durumdayız o zaman sabri'yle astronomik sözleşme imzalamazsın. yekta'ymış, sercan'mış, aydın'mış, tarık'mış böyle çöplerden takımı kurtarırsın. mali yapıyı düzeltmek plan, proje, muhasebe, iktisat, mali analiz gerektirir, elindeki en önemli oyuncuyu satmayı değil.
