23116
fişi çekmişler
geride kalan 29’uncu haftaya dönüp baktığımda benim ilk gördüğüm gerçek şu: birçok takım fişi erken çekmiş. birçok futbolcu mayıs’ın başından alaçatı planları yapmaya başlamış. cumartesi akşamı fenerbahçe’nin karşısında küme düşmeyi kabullendiği için rahatlamış, gelecek haftalarda çok atacak/çok yiyecek, lige eğlence katmaktan öteye gitmeyecek bir balıkesir vardı. bir gün sonra beşiktaş’ın karşısında arzusu, tutkusu eksik bir trabzon. dün gece de manisa’da yeşil formalarının altında hedefsizlik gizlenmiş, umutlarını sadece lualua’nın arka nahiyesine yüklemiş bir akhisar... bu hafta kasımpaşa-bursa, mersin-konya, antep-g.birliği maçları zaten gösteri amaçlı oynandılar adeta. lig, 3 şampiyonluk, 2 de kümede kalma savaşçısı dışında neredeyse bitmiş. resmen değil ama fiilen.
hep söylüyorum, bizim gibi avrupa’ya 5 takım gönderebilenler için bu görüntü kaçınılmaz... bu sakilliğin tek çaresi play-out... süper lig’i 13-14-15’inci bitirenler 1.lig’in 4-5-6’ncılarıyla play-outoynayacaklar deseniz bu tablo olur mu? sivas, akhisar, antep, kasımpaşa böyle rahat oynayabilir mi? bu görüntüye karşı alınabilecek bir diğer ufak önlem de beraberliğe galibiyetin yarı ödülünü değil, en fazla üçte birini vermek. hatta bence dörtte birini... herkesi en azından maddi ödüller için galibiyete teşvik etmek.
dün gece sahada hedefi olan taraf galatasaray, son derece arzuluydu doğal olarak. hamzaoğlu şapkadan tavşan çıkarmayınca, kendi geliştirdiği yasin-emre’yi kendi yok etmeyince, hak ettikleri gibi forma verince işleri tabiatıyla yolunda gitti zaten. emre formda olunca, sneijder istekli olunca zaten onların üretimini türkiye’nin en iyi yerli santrforu burak tabelaya kaydediyor. 4 yıl önce trabzon’dayken “burak çolak” benzetmesi yapmıştım onun için. benim canlı izlediğim en iyi yerli gol koklayıcı tanju’ya özenmeye başladığı için. dün de iki tanju golü attı burak. ve bu lig için her zaman kader belirleyici olduğunu bir kez daha gösterdi.
ligin bu haliyle üç büyük takımın kalan maçlarına baktığımızda şampiyonluğun kaderi, 24-25 mayıs’ta g.saray-beşiktaş ve başakşehir-f.bahçe maçları sonrası belli olacak gibi. final görüntüsü için 25 mayıs gecesi saat 10’u bekliyoruz artık.
uğur meleke
geride kalan 29’uncu haftaya dönüp baktığımda benim ilk gördüğüm gerçek şu: birçok takım fişi erken çekmiş. birçok futbolcu mayıs’ın başından alaçatı planları yapmaya başlamış. cumartesi akşamı fenerbahçe’nin karşısında küme düşmeyi kabullendiği için rahatlamış, gelecek haftalarda çok atacak/çok yiyecek, lige eğlence katmaktan öteye gitmeyecek bir balıkesir vardı. bir gün sonra beşiktaş’ın karşısında arzusu, tutkusu eksik bir trabzon. dün gece de manisa’da yeşil formalarının altında hedefsizlik gizlenmiş, umutlarını sadece lualua’nın arka nahiyesine yüklemiş bir akhisar... bu hafta kasımpaşa-bursa, mersin-konya, antep-g.birliği maçları zaten gösteri amaçlı oynandılar adeta. lig, 3 şampiyonluk, 2 de kümede kalma savaşçısı dışında neredeyse bitmiş. resmen değil ama fiilen.
hep söylüyorum, bizim gibi avrupa’ya 5 takım gönderebilenler için bu görüntü kaçınılmaz... bu sakilliğin tek çaresi play-out... süper lig’i 13-14-15’inci bitirenler 1.lig’in 4-5-6’ncılarıyla play-outoynayacaklar deseniz bu tablo olur mu? sivas, akhisar, antep, kasımpaşa böyle rahat oynayabilir mi? bu görüntüye karşı alınabilecek bir diğer ufak önlem de beraberliğe galibiyetin yarı ödülünü değil, en fazla üçte birini vermek. hatta bence dörtte birini... herkesi en azından maddi ödüller için galibiyete teşvik etmek.
dün gece sahada hedefi olan taraf galatasaray, son derece arzuluydu doğal olarak. hamzaoğlu şapkadan tavşan çıkarmayınca, kendi geliştirdiği yasin-emre’yi kendi yok etmeyince, hak ettikleri gibi forma verince işleri tabiatıyla yolunda gitti zaten. emre formda olunca, sneijder istekli olunca zaten onların üretimini türkiye’nin en iyi yerli santrforu burak tabelaya kaydediyor. 4 yıl önce trabzon’dayken “burak çolak” benzetmesi yapmıştım onun için. benim canlı izlediğim en iyi yerli gol koklayıcı tanju’ya özenmeye başladığı için. dün de iki tanju golü attı burak. ve bu lig için her zaman kader belirleyici olduğunu bir kez daha gösterdi.
ligin bu haliyle üç büyük takımın kalan maçlarına baktığımızda şampiyonluğun kaderi, 24-25 mayıs’ta g.saray-beşiktaş ve başakşehir-f.bahçe maçları sonrası belli olacak gibi. final görüntüsü için 25 mayıs gecesi saat 10’u bekliyoruz artık.
uğur meleke