62
her geçen dakika kafamda deli sorular oluşuyor, tek söylenecek şey şöföre edilecek geçmiş olsundur. neler gördük hep birlikte, ya gerçekten çok naif, sinir dolu bir saldırı ya da arkasında başka şeyler var, büyük bilinmezlik gerçekten. ilk aklıma gelen trabzon deplasmanı öncesi kamuoyu baskısını trabzonspor camiasına ve taraftarının üstüne atma. belki de böyle şeyleri düşündüğüm için ben de bir pislik var ama beni, bizi bu hale getiren de futbola karışmış karanlık kişiler. naif bir saldırıysa da farklı şeyler düşünmek lazım. futbolu hayatının merkezine koyan bir sürü insan var ve kimseyi aşağılamak için demiyorum ancak bu kişiler arasında cahil insanlar da var. bir il, 4 senedir aptal yerine konuyor, spor yöneticileri, siyasiler trabzon halkını görmezden gelip çoğunluk olanı, güçlü olanı koruma derdinde. yaşanan herşeyi 11-12 sezonunda playoff yaparak bir şekilde halı altına atmaya çalıştılar ancak ünal aysal'ın çok önemli bir sözü var bu konu hakkında: bu ateş üfleyerek sönmez diye. sevin sevmeyin kendisini ancak bu sözün neden söylendiği an itibariyle yaşanan olayda bir kere daha ortaya çıkmıştır. şike yapan kulüpler avrupa'da cezalar alıp bu ülkede almazsa insanlar kanun dışı hareketler yapar, bu doğru ya da yanlış demiyorum. kafamda böyle karışık işte, tekrardan şöföre çok geçmiş olsun, bir an evvel sağlığına kavuşsun.
