81
işe giderken yanımıza aldığımız formaları maç çıkışı üstümüze çekip düştük stadın yoluna... stada gelene kadar keyfimiz yerindeydi, ama daha sonra yeni açığa girebilmek için ilk kontrol noktasına geldiğimizde 20 dakika kadar büyük çileler çektik. kontrol noktasını yan yana iki kişinin zor geçeceği bir şekilde ayarladıkları için kalabalık bir süre sonra kafayı sıyırdı ve çoluk çocuk bayan demeden çullandı polisin üzerine... neyse kazasız belasız atlattık da girdik stada sonra.
kadro anons edilmeye başladı
- 10 numara turaaaaaaan
- ardaaaaaaaaaaa
- 11 numara abdul kadeeeeer
- keitaaaaaaaa
sonrasında teknik direktörümüz fraaaaaaank dendiğinde rijkaaaard diye bağırırken kendi kendime bir kez daha oha çektim... resmen rijkaaard diye bağırıyoruz, teknik direktörümüz rijkaaaard... oha lan, resmen rijkard!
maç başladı ve gol oldu zaten, daha sonra bir tane daha... dakikalar 14 ü gösterirken arkamda duran 8-10 yaşlarındaki iki çocuktan biri
- ohaaa yaaa resmen 8 dakikadır gol atamıyoruz dedi.. çok haklıydı...
uzun zamandır gamsız kedersiz ve bu kadar eğlenceli geçen bir maçı statta izlememiştim. en çok doymazlığımız etkiledi beni, bıkmadan usanmadan saldırdık. gerçi ilk yarı iki den sonra biraz durulduk gibi ama o sıra türübün şova dikkat kesildiğimizden ve numaralının daha önce hiç görmediğim kadar tezahuratlara eşlik etmesinden maçı biraz kaçırdım. üçüncü golde netanya kalecisi direği epey bir hırpaladı, dördüncü golde gitmeyin geri gelin diye takımına yalvardı... beşte artık pes etti zaten, altıda dikkat etmedim ama neden geldim istanbula diye mırıldanıyordu sanki.
ve arda turan, avuçlarım kızarana kadar alkışladım kaptanımızı. her sezon biraz daha üzerine koymayı başardığın için çok teşekkürler kaptan...
kadro anons edilmeye başladı
- 10 numara turaaaaaaan
- ardaaaaaaaaaaa
- 11 numara abdul kadeeeeer
- keitaaaaaaaa
sonrasında teknik direktörümüz fraaaaaaank dendiğinde rijkaaaard diye bağırırken kendi kendime bir kez daha oha çektim... resmen rijkaaard diye bağırıyoruz, teknik direktörümüz rijkaaaard... oha lan, resmen rijkard!
maç başladı ve gol oldu zaten, daha sonra bir tane daha... dakikalar 14 ü gösterirken arkamda duran 8-10 yaşlarındaki iki çocuktan biri
- ohaaa yaaa resmen 8 dakikadır gol atamıyoruz dedi.. çok haklıydı...
uzun zamandır gamsız kedersiz ve bu kadar eğlenceli geçen bir maçı statta izlememiştim. en çok doymazlığımız etkiledi beni, bıkmadan usanmadan saldırdık. gerçi ilk yarı iki den sonra biraz durulduk gibi ama o sıra türübün şova dikkat kesildiğimizden ve numaralının daha önce hiç görmediğim kadar tezahuratlara eşlik etmesinden maçı biraz kaçırdım. üçüncü golde netanya kalecisi direği epey bir hırpaladı, dördüncü golde gitmeyin geri gelin diye takımına yalvardı... beşte artık pes etti zaten, altıda dikkat etmedim ama neden geldim istanbula diye mırıldanıyordu sanki.
ve arda turan, avuçlarım kızarana kadar alkışladım kaptanımızı. her sezon biraz daha üzerine koymayı başardığın için çok teşekkürler kaptan...