152
yapma hayrettin 01.01.1978
dedesi 2. dünya savaşında hitlerin zulmünden kaçıp türkiye'ye gelmiştir. burada çeşitli işler yapıp, sadece ailesine 1 ev alabilmiştir. dedesi marcus vefat ettiğinde, ellerinde olan tek ev de miras davasına parçalanıp gitti. babasını hayrettin doğduğu gün sevinç ve hüzünle karışık bir duygu kaplamış. erkek çocuğu olduğuna sevinmiş, ancak para olmadığı için nasıl büyüteceğini düşünmeye başlamıştır. daha sonra babası hayrettin'i daha küçük yaşta dövmeye başlamış. hitler'in hıncını adeta bu sübyandan çıkarmaya çalışıyormuş. ''mnakodumunu hitleri ne güzel gerzenkirşen'de yaşıyorduk'' diyerek, hayrettin'i hırpalıyormuş. 8 yaşına geldiğinde hayrettin artık evde duramayacağını anlayıp, evden kaçmış ve sokaklarda yaşamaya başlamış.
sokaklarda çeşitli zalimlerin ellerinde dilencilik, araba camı silmek gibi işlerle uğraşan hayrettin, hayatını değiştirecek anın geleceğinden habersiz bali çekip arkadaşlarına ''olm benim dedem alamanya'da çok zenginmiş '' tarzı hikayeler anlatıyordu. bir gün mecidiyeköy ışıklarda cam silmek için bir arabanın önüne atladığında, arabanın şoförü hayrettin'den çok etkilenir. arabadan inerek ''senin ismin ne yavrum '' diye sorar. ve daha sonra bu iyi yürekli insan hayrettin'i himayesi altına alır. kimdir bu sevgili okuyucular biliyor musunuz ?
kalecimiz hayrettin demirbaş'ın ta kendisi. bizim hayrettin'in çok akıllı oluşundan çok etkilenen hayrettin, '' senin adın hayrettin, benim ki hayrettin. o zaman senin adın yapma hayrettin olsun '' der.
yapma hayrettin o günden sonra bu adama ve bağlı olduğu kulübe büyük bir aşkla bağlanır.
dedesi 2. dünya savaşında hitlerin zulmünden kaçıp türkiye'ye gelmiştir. burada çeşitli işler yapıp, sadece ailesine 1 ev alabilmiştir. dedesi marcus vefat ettiğinde, ellerinde olan tek ev de miras davasına parçalanıp gitti. babasını hayrettin doğduğu gün sevinç ve hüzünle karışık bir duygu kaplamış. erkek çocuğu olduğuna sevinmiş, ancak para olmadığı için nasıl büyüteceğini düşünmeye başlamıştır. daha sonra babası hayrettin'i daha küçük yaşta dövmeye başlamış. hitler'in hıncını adeta bu sübyandan çıkarmaya çalışıyormuş. ''mnakodumunu hitleri ne güzel gerzenkirşen'de yaşıyorduk'' diyerek, hayrettin'i hırpalıyormuş. 8 yaşına geldiğinde hayrettin artık evde duramayacağını anlayıp, evden kaçmış ve sokaklarda yaşamaya başlamış.
sokaklarda çeşitli zalimlerin ellerinde dilencilik, araba camı silmek gibi işlerle uğraşan hayrettin, hayatını değiştirecek anın geleceğinden habersiz bali çekip arkadaşlarına ''olm benim dedem alamanya'da çok zenginmiş '' tarzı hikayeler anlatıyordu. bir gün mecidiyeköy ışıklarda cam silmek için bir arabanın önüne atladığında, arabanın şoförü hayrettin'den çok etkilenir. arabadan inerek ''senin ismin ne yavrum '' diye sorar. ve daha sonra bu iyi yürekli insan hayrettin'i himayesi altına alır. kimdir bu sevgili okuyucular biliyor musunuz ?
kalecimiz hayrettin demirbaş'ın ta kendisi. bizim hayrettin'in çok akıllı oluşundan çok etkilenen hayrettin, '' senin adın hayrettin, benim ki hayrettin. o zaman senin adın yapma hayrettin olsun '' der.
yapma hayrettin o günden sonra bu adama ve bağlı olduğu kulübe büyük bir aşkla bağlanır.
