• 406
    galatasarayın son zamanlarda en çok sivrilen grubu. önceleri kapalı tribünde pankartları bulunuyordu. son zamanlarda ise tribünlerde gözükmüyorlar. ultraslan veya tekyumruk veya aslan sevenler derneği, adı her neyse. önceliği galatasaray olmak zorundadır.

    ultraslan ve tekyumruk grubunun öncelikleri galatasaray gibi gözükebilir, hatta belki öyledir de. ancak bu gruplar her şeyden önce isim yapmak, tribünde yer edinmek, galatasarayda söz sahibi olmak amacındalar. kollektif biçimde galatasaraya hizmet eden bir grup var mı? hayır. tekyumruk grubunun ultraslan gibi isim yapmak, söz sahibi olmak hakkı mıdır? elbette hakkıdır. peki bu galatasaray'a ne kazandırır? bunun için doyurucu bi cevap bulamıyoruz ne yazık ki.

    ultraslan, objektif gerçeklikten kaçmayalım. evet belki yaptıkları köy okullarına yardım projeleriyle galatasaray ürünlerini, galatasaray adını tanınmış isimlerini ön planda tutsada, ultraslan ürünlerini de aynı şekilde yardım projelerinde atkı & mont gibi ürünleri kullanıyorlar. ultraslan adındaki montları almak için para ödemek zorunda kalan insanlar var. bu da haliyle ekonomik bir zincirin halkalarını oluşturuyor ve rant kapısı haline dönüşüyor haliyle. ikinci bi konuda ultraslanın ileri gelen tribüncüleri. herhangi bi durumda veya bir kaos ortamında, facebook & twitter veya tribün organizasyonu oluşturularak hangi fikirde hangi konumda olurlarsa otomatik olarak o konuya katılan, o görüşü savunan milyonlarca galatasaraylı var. ultraslanın ileri gelenleri, neye ve kime karşı hangi menfaati gözeterek karar alıp gündeme tavır alır? bunu bilemeyiz. sorsanız "siz kimsiniz size hesap vermeyiz senin gibilerini deplasmanda göremeyiz" derler. şimdiye kadar da galatasaray spor kulübünde istenmeyen her yönetim, bizzat tribünler kullanılarak yıpratılmaya çalışılmıştır. her gelen yönetim, ilk başta tribünleri kendi tarafına çekmeye çalışır. hatırlayın 2013 yılında kale arkası kombinelerinin nasıl peşkeş çekildiğini.

    tekyumruk ultraslandan farklı mıdır? hayır kesinlikle değildir. tribünlerde demokratik bir ortam oluşacak diyorlar mı? hayır. tribünde söz sahibi olduklarında onlarda bir takım kararları ultraslan gibi taraftara dayatacaktır ve eminim ki onlara katılmayan insanları dışlayacaklardır. menfaatleri, galatasaraydan yüksektir her iki tribün grubu içinde. "siyaset yapıyorlar, politik duruşları var" deniyor. evet vardır. bu söylendiğinde bile, tekyumruk grubunu savunup galatasarayın menfaatini unutuyorsunuz. siyaset, sportif anlamda galatasarayı ne kadar ileri taşır? bu soruyu kendinize sordunuz mu? sportif anlamda, siyasetin katkı sunacağı tek şey, fiziki yeterlilik sağlamak ve teknik mevzuattaki değişikliklerdir. bunun içinde "endüstriyel futbola karşıyız" diyen bi gruba gerek yok bana göre. galatasaray'ı şampiyonlar ligi şampiyonu olarak hayal ediyorsak eğer -ki ediyoruz diye düşünüyorum- mali yapımızın kuvvetli olması ve avrupa futbolunun parasal düzenine ayak uydurmamız gerekiyor. hukuki olarak yaptırımlar var. he olmadı yok biz davamızdan vazgeçtik "yabancı takımları yenmek, avrupada söz sahibi olmak" gibi asil kurucumuz saygıdeğer ali sami yen'in getirmiş olduğu vizyonu bi kenara itip, 2-3 popüler duruş sergilediler diye başka bir gruba ait hissediyorsanız veya galatasarayın durumuna bu kadar umutsuz yaklaşıyorsanız sizin bileceğiniz iş. kimseyi de tekyumruğa karşı diye yargılayamazsınız, ultraslana karşı olduğunuz için sizin de yargılanmak istememeniz gibi bi durum bu.

    ultraslan'ı da tekyumruk grubunu da mevcut duruşlarına göre değerlendirmek gerekir. her iki grubu kıyaslamak mantık dışıdır. söylemleri farklıdır ve bölünmeye yol açar. bu kadar fikir ayrılığı yaşanan galatasaray camiasında, birbirlerine küfür eden galatasaray taraftarları görmek komik olurdu.

    kollektif yapıların ortak değerleri olur. birincil söylem olarak galatasaray söyleminin yanında, ikinci bir söylem geliştirerek "x'e karşıyız, y'yi destekliyoruz" gibi bi duruş sergilerseniz ister istemez ortak değerlerinizden sapma noktasına gelirsiniz ve asıl değerleri savunan diğer taraftarlardan ayrılırsınız. tekyumruk'ta, ultraslan'da bunu yaşıyor. başka grupların yanında "ait hissetme" duygularınızı tatmin etmek yerine galatasaray taraftarı olmak en mantıklısı.

    galatasaray taraftarı, galatasaray'ın menfaatini savunan dostların yanındayım. yıllardır tribünlerde bulunan, galatasarayı ve galatasaray oluşumlarını mümkün olduğunca yakın takip etmeye çalışan bir taraftarım aynı zamanda. benim gördüğüm en meşru şey, her yıl formasını alan, sürekli takip eden, yense de yenilse de takımının yanında olan, en kötü şartlarda bile "doğruyu" savunabilen. hesapçı olmayan, transfere ve bilete tapınmayan taraftarlık en meşru, galatasaraya en çok kazandıran duruştur bence. tekyumruk, "galatasaray için gs store'a koşuyoruz, bütçemize göre alışveriş yapıp, takımımıza para kazandırıyoruz." diyor mu? veya ultraslan? adını anmak bile istemediğim kulübün taraftarları, kendi store mağazalarında rekor kırıyor. transfer döneminde transfer beklemek kolay. sabırla okuyan yazar arkadaşlarımız "acaba kendisi ne almış store'dan?" diyordur belki. haklı herkes sorgulanabilir, gidipte milyonlar harcamıyorum her sene. burada önemli olan kulübe manevi bağlılıktan ziyade maddi katkı sunmaktır. maddi katkı sunmadığımız sürece, lafta kalır. herkes seviyesince katkı yapmalı kulübüne.

    galatasaray için mücadele etmemiz gereken zamandayız, gerisi boş.

    son olarak,
    https://pbs.twimg.com/...poCEAAgy4d.jpg:large
App Store'dan indirin Google Play'den alın