789
sıcaklar etkisini iyice hissettiriyorken, bilimum arkadaşlarım şehir dışına kaçmışken, evden çıkmamın tek sebebi akşamları yaptığım koşuyken, ösym sonuçları açıklasa da kurtulsam diye beklerken tüm sıkıntılarıma derman olan sözlüğüm.
temmuzun ortalarına doğru yaklaşmışız, sıcaklar almış başını gitmiş, nem desen bayıltacak seviyeye gelmiş, "yeter beee" diye bağırmanın eşiğinden döndüğüm şu günlerde tek eğlence kaynağım burası. okuyorum, okudukça mutlu oluyorum yahu. zaman zaman geriliyor ortam, söylenmemesi gereken şeyler söyleniyor; ama yine her şey yolunu bulup düzene giriyor.
tartışılması gereken şeyler tartışılıyor, yapılan bir transferle ortam şenleniyor, bir futbolcunun adı gündeme geldiğinde renktaşlarım fikirlerini döküyorlar ince ince. bana da okuyup bilgilenmek kalıyor. şu günlerde daha ne isterim?
tcoskun'un entryleriyle gülümsüyorum, s3th bir şeyler karaladığında heyecanla okumaya çalışıyorum, daniel tozser yazdığında ayrı keyifleniyorum. her yazarın bir çizgisi var ve bu çizgiler o kadar belirgin ki, okurken nelerle karşılaşacağımı az çok tahmin edebiliyorum. işte bu yüzden bu sözlükte olmak keyifli. her yazar, bu sözlüğün duvarlarını yükselten birer taş. bazıları o kadar kritik yerlerde duruyor ki, o taşın yerinden sökülmesi duvarın çökmesine neden olabilir. kimilerinin gidişiyse, yıkmasa da sarsıyor sözlüğü. gönül ister kimse gitmesin; ama gitmeye karar verene de dur demek faydasız kalıyor.
birkaç gün içinde, kısa süreli bir tatil için evden ayrılacağım ve şimdiden sözlük olmadan ne yapacağımı düşünüyorum. farketmeden bağımlılık yapmış burası. okunmaya değer yazarların fikirlerini merak ediyor olacağım tatil boyunca.
kim ne derse desin, ne tartışma yapılırsa yapılsın iyi ki varsın be sözlük... sarıyla kırmızının yanına kattığın diğer renklerinle seviyorum seni.
temmuzun ortalarına doğru yaklaşmışız, sıcaklar almış başını gitmiş, nem desen bayıltacak seviyeye gelmiş, "yeter beee" diye bağırmanın eşiğinden döndüğüm şu günlerde tek eğlence kaynağım burası. okuyorum, okudukça mutlu oluyorum yahu. zaman zaman geriliyor ortam, söylenmemesi gereken şeyler söyleniyor; ama yine her şey yolunu bulup düzene giriyor.
tartışılması gereken şeyler tartışılıyor, yapılan bir transferle ortam şenleniyor, bir futbolcunun adı gündeme geldiğinde renktaşlarım fikirlerini döküyorlar ince ince. bana da okuyup bilgilenmek kalıyor. şu günlerde daha ne isterim?
tcoskun'un entryleriyle gülümsüyorum, s3th bir şeyler karaladığında heyecanla okumaya çalışıyorum, daniel tozser yazdığında ayrı keyifleniyorum. her yazarın bir çizgisi var ve bu çizgiler o kadar belirgin ki, okurken nelerle karşılaşacağımı az çok tahmin edebiliyorum. işte bu yüzden bu sözlükte olmak keyifli. her yazar, bu sözlüğün duvarlarını yükselten birer taş. bazıları o kadar kritik yerlerde duruyor ki, o taşın yerinden sökülmesi duvarın çökmesine neden olabilir. kimilerinin gidişiyse, yıkmasa da sarsıyor sözlüğü. gönül ister kimse gitmesin; ama gitmeye karar verene de dur demek faydasız kalıyor.
birkaç gün içinde, kısa süreli bir tatil için evden ayrılacağım ve şimdiden sözlük olmadan ne yapacağımı düşünüyorum. farketmeden bağımlılık yapmış burası. okunmaya değer yazarların fikirlerini merak ediyor olacağım tatil boyunca.
kim ne derse desin, ne tartışma yapılırsa yapılsın iyi ki varsın be sözlük... sarıyla kırmızının yanına kattığın diğer renklerinle seviyorum seni.