242
(bkz: extensor/@paredros)
1-a) özetle ligin en pahalı kadrosu ama pahalı takımı değiliz tezi. bu teze göre mancini için 200 milyon dolar daha borçlanalım takım yaratamaz sonucu da çıkar. eldeki malzemeyi kullanamadığını ispatlayan ve 35 topçudan asgari 1 (bana göre 2) şampiyon çıkması gerekirken sahada sıfır değerinde bir oyun şekli var. kovulmak üzere olan topçulardan şampiyon takım yaratmak marifet. sezon öncesini yaşamak ve zaman vermek kanımca başka bir şehir efsanesi.
1-b) deplasmandaki juventus maci defansif anlamda basaridir tezi. yediğimiz 2. gole bakarsak defansta 11 kişi rakibi karşılıyoruz 15 metreden süzüle süzüle gelen topa rakip kafa vuruyor.
2-a) takim hicbir maci ceviremiyor cunku futbolcular cok uzun suredir statik oynuyorlar. gecen sene cevirdigimiz maclarda taktiksel hicbir sey yoktu kabu edelim, hep ortaligi yangin yerine cevirip maclari da oyle cevirdik. suan ise maclari yangin yerine cevirecek bir teknik ekibimiz yok. olaya bakislari farkli. futbolcular ise statik oynamaktan vazgecmedikce maclari cevirmek neredeyse imkansiz. (deplasmandaki kotu sonuclari da benzer sekilde okuyabiliriz). yazarın bu tezi hoca dediğin oyunu okuyan, müdahale eden, çeviren, sorun çözen adamdır tanımı sebebiyle hoca %100 sorumlu. bakış açısı ne olursa olsun kenarda sorun çözemiyor. hoca isterse topun kralını yazsın, aydan baksın, uzaydan film çeksin ama hoca sorunu görmüyor, müdahale etmiyor ve çözmüyor.
2-b) bir sınıf var iyi öğrenciler ancak hoca değişince notları düştü. çünkü öğrenciler bireysel çaba göstermedi. bu tez doğru değil ama doğru olsa dahi kusur %100 yeni öğretmende. oyuncuların bireysel çaba göstermemesinde de %100 hoca sorumlu.
2-c) farklı bir burak ve selçuk, semih ve yekta görme ihtimalimiz maalesef yok. çünkü öğrenciler bireysel çalışma yapmayacak hoca da taraftar da oyuncuları suçlayacak. halbuki sınıf aynı sınıf bu öğrencilerin + bir çok özellikleri var, onları hoca yok etmekte.
2-d) turk futbolcusu ogrenen bir yapiya sahip degil. aslinda turk halki olarak ogrenmeye acik degiliz. futbolcu eger belli hocayla iyi is yapip belli hocalarla is yapamiyorsa bunun iki sebebi var. birincisi psikolojik sebepler, cunku bizim oyuncular manita gibi trip atmayi cok sever. aninda oyuna, takima ya da hocaya kusebilir. bu teze katılmıyorum. kolay öğreniriz, tembel de değiliz, sanılanın aksine ırgat gibi çalışırız. hedef ve amaç ile çok kolay motive ediliriz. iyi yönetilse 10 yılda dünya'da ilk 5'e gireriz. örnek fatih terim'in ilk gelişinde takımın yarısı kovulmak üzereydi (bazen hoca harika bir takıma kondu filan yazıları okuyorum da deli oluyorum) çalışarak o takım neler yaptı.
başarılar ve saygılar.
1-a) özetle ligin en pahalı kadrosu ama pahalı takımı değiliz tezi. bu teze göre mancini için 200 milyon dolar daha borçlanalım takım yaratamaz sonucu da çıkar. eldeki malzemeyi kullanamadığını ispatlayan ve 35 topçudan asgari 1 (bana göre 2) şampiyon çıkması gerekirken sahada sıfır değerinde bir oyun şekli var. kovulmak üzere olan topçulardan şampiyon takım yaratmak marifet. sezon öncesini yaşamak ve zaman vermek kanımca başka bir şehir efsanesi.
1-b) deplasmandaki juventus maci defansif anlamda basaridir tezi. yediğimiz 2. gole bakarsak defansta 11 kişi rakibi karşılıyoruz 15 metreden süzüle süzüle gelen topa rakip kafa vuruyor.
2-a) takim hicbir maci ceviremiyor cunku futbolcular cok uzun suredir statik oynuyorlar. gecen sene cevirdigimiz maclarda taktiksel hicbir sey yoktu kabu edelim, hep ortaligi yangin yerine cevirip maclari da oyle cevirdik. suan ise maclari yangin yerine cevirecek bir teknik ekibimiz yok. olaya bakislari farkli. futbolcular ise statik oynamaktan vazgecmedikce maclari cevirmek neredeyse imkansiz. (deplasmandaki kotu sonuclari da benzer sekilde okuyabiliriz). yazarın bu tezi hoca dediğin oyunu okuyan, müdahale eden, çeviren, sorun çözen adamdır tanımı sebebiyle hoca %100 sorumlu. bakış açısı ne olursa olsun kenarda sorun çözemiyor. hoca isterse topun kralını yazsın, aydan baksın, uzaydan film çeksin ama hoca sorunu görmüyor, müdahale etmiyor ve çözmüyor.
2-b) bir sınıf var iyi öğrenciler ancak hoca değişince notları düştü. çünkü öğrenciler bireysel çaba göstermedi. bu tez doğru değil ama doğru olsa dahi kusur %100 yeni öğretmende. oyuncuların bireysel çaba göstermemesinde de %100 hoca sorumlu.
2-c) farklı bir burak ve selçuk, semih ve yekta görme ihtimalimiz maalesef yok. çünkü öğrenciler bireysel çalışma yapmayacak hoca da taraftar da oyuncuları suçlayacak. halbuki sınıf aynı sınıf bu öğrencilerin + bir çok özellikleri var, onları hoca yok etmekte.
2-d) turk futbolcusu ogrenen bir yapiya sahip degil. aslinda turk halki olarak ogrenmeye acik degiliz. futbolcu eger belli hocayla iyi is yapip belli hocalarla is yapamiyorsa bunun iki sebebi var. birincisi psikolojik sebepler, cunku bizim oyuncular manita gibi trip atmayi cok sever. aninda oyuna, takima ya da hocaya kusebilir. bu teze katılmıyorum. kolay öğreniriz, tembel de değiliz, sanılanın aksine ırgat gibi çalışırız. hedef ve amaç ile çok kolay motive ediliriz. iyi yönetilse 10 yılda dünya'da ilk 5'e gireriz. örnek fatih terim'in ilk gelişinde takımın yarısı kovulmak üzereydi (bazen hoca harika bir takıma kondu filan yazıları okuyorum da deli oluyorum) çalışarak o takım neler yaptı.
başarılar ve saygılar.