• 19
    aldığım cezayla ilgili açıklamamdır:

    kronolojik olarak aktarmaya çalışacağım.
    27/03/2014 tarihinde meşhur ses kısılması başlığına şöyle bir giri yazdım;

    "miki farenin başını çektiği walt disney lobisinin oyunları. veya başbela tff'den seyircisiz miting cezası aldı ve konuşmayı kadın ve çocuklar yaptı.
    ilgi alancılar gelir gerçi birazdan; o yüzden şöyle bağlayalım: her futbol taraftarının başına gelebilecek sorundur. yaşasın miki fare diyerek girime son verirken helyum gazı oley demekten de kendimi alamıyorum.",

    bu giri, meşhur ilgi alanımızın dışında gerekçesiyle silindi, başlıktaki birçok giri gibi.

    söz konusu başlıkta;

    "benim gibi ağzıncan çıkan günlük cümle sayısı minimum düzeyde olan insanlarda şiddetli hapşırık sonrası bile rastlanabilen durum, daimi taraftar rahatsızlığı. belli bir maç kondüsyonu(!) kazandıktan sonra minimal düzeye inmekte, ses telleri körelip hassasiyetini kaybetmektedir. çiğ yumurtadan nefes açıcı şekerlere kadar pek çok alternatif tıp(!) araştırmasına konu olmuştur ki özellikle nefes açıcı şekerler hakan ünsal'ın burnundaki bant ile aynı aileden gelmektedir."

    ve

    (bkz: 11 aralık 2013 galatasaray juventus maçı)

    şeklinde son derece ilgi alanımız içinde ve kişisel olmayan ve konuyla ilgili giriler durmaktadır.
    sebeplerini bilemem...

    benim yukarda içeriğini belirttiğim girim silindikten sonra malum (bkz: #1452235) nl giriyi yazdım ve peşinden yine ses kısılması başlığına şöyle bir giri yazdım;

    "-ne yaptınız sıfırlayabildiniz mi başlığı?
    +bi 30 kelimelik giriler kaldı bıbıcım. berat'ın aklına geldi, bizim bi "ilgi alanımızın dışında" şeysi vardı, onu oraya alalım diyor. uygun görürseniz bıbıcım."

    bu giri doğal olarak "niteliksiz entry" olması sebebiyle silindi.

    eğer aynı başlıkta halen durabilmeyi başarmış

    (bkz: 11 aralık 2013 galatasaray juventus maçı)

    şeklindeki giri de silinmiş olsa, sanırım hiç itirazım olmazdı ama malumunuz, açın bakın başlığı, aynı giri duruyor tüm nitelikliği ve kişisel olmayışı ile.

    bu da silinince, ben yine aynı başlığa

    "sesin incelmesi, miki fare gibi çıkması, helyum gazı yutmuş gibi çıkması, arap bacı gibi çıkması gibi şekillerde ortaya çıkabilir.

    bu aralar galatasaray sözlük moderasyonunun başına nöbetçi diktiği başlıktır bu arada.
    çok hassaslar.
    (bkz: başlığı sıfırlamak) stayla."

    şeklinde bir giri yazdım. bunu da çok hassas görevli arkadaşlar "entry başlığın sözlükteki haliyle ilgili" gibi bir gerekçe ile sildiler ve aynı başlığa ısrarla 3 defa formata aykırı giri yazmak suçuyla tarafıma 31 mart tarihine kadar ceza verildi.

    sonrasında eposta yolu ile yönetimle bir temas kurdum. detayını aktarmayacağım ama benim adım-soyadıma, mesleğime kadar paylaştığım yazışmalarda konuştuğum kişi zahmet edip değil adını, nick'ini bile bağışlamak gereğinde bulunmadı.
    söz konusu yazışmalarda, özetle, korkuyla hareket etmediklerini, korkuyla hareket etseler bunca eleştiriye izin vermeyeceklerini (eleştiriye izin!), kâr amacı gütmediklerini ve sözlüğün iyiliğinden başka bir düşünceleri olmadığını belirttiler.
    karşılığında fazlasıyla soyut konuştuklarını, yukarıda detaylarıyla aktardığım üzere en az iki girimin, diğer yazarlara aynı başlıkta gösterilen muamelelerle kıyaslandığında format dışı nitelendirilemeyeceklerini, dolayısıyla tarafıma verilen cezanın haksız olduğunu belirtmeme rağmen benim somut sorularıma somut cevaplar verememişlerdir.

    kendilerine gönderdiğim ilk epostada, saat 22'ye kadar bu keyfiyeti düzeltmelerini talep ettiğimi aksi halde başka yöntemler izleyeceğimi belirttim.
    kendileri bunu bir tehdit olarak algıladılar.
    kendilerine de belirttiğim gibi, yapacağım tek şey, döner dönmez yaşananları aynen aktarmaktan ibarettir "başka yöntemler"den kastettiğim.
    insanların düşüncelerine önem verdiklerini düşünme hatasında bulundum.

    ama önce yine tüm iyi niyetimle kendileri ile temasa geçerek varsa geçerli bir açıklamaları dinlemek istedim.
    keza bu haksız ve keyfi cezayı almadan önce yazdığım son giri galatasaray sözlük moderasyonu başlığına yazdığım
    "az biraz "görün", az biraz "yürüyün", emin olun asla yalnız kalmazsınız. emin olun gittiğiniz yeri eksik bırakmayız. emin olun pişman olmazsınız.
    az biraz beyler bayanlar."
    şeklindeki yazıydı.

    kendileri burdalar. yüzleri buradaya karşılık söylüyorum yani.
    daha önce birçok başlıkta yazıp da silindiğine zerre itiraz etmedim.
    bazılarıyla mesajlaştık, işlerinin zor olduğunu söyledim. empati kurmaya çalıştım.
    allah var, yardımcı da oldular bazı konularda.

    ama ben ceza aldıktan sonra, benim bir arkadaşıma "sözlük sizin istediğiniz gibi at koşturun" demek terbiyesizliktir. hele ki bizzat konuşmuşluğunuz olan birisinin arkasından, kendisi cevap veremeyecek durumdayken "sözlük sizin istediğiniz gibi at koşturun" gibi ifadeler kullanmak çok büyük terbiyesizliktir. ben burada yine isim vermeyeceğim.

    bunu şunun için anlatıyorum; yönetimden birisinin böyle bir ifade kullanmış olması, gerek konu özelinde bana verilen cezanın, gerekse genel olarak giri silmeden tutun uçurulmaya kadar tüm cezaların keyfiyet şaibesi altında olduğuna delalettir.

    sözlükte ismen falan tanıştığım yalnızca roncatto var. sözlükten önce tanıştığım, hatta beni sözlükle tanıştıran crucified mind var. onlar dışında ismen-cismen tanıdığım kimse olmadı sözlükte.
    elbette çok güzel insanlar tanıdım henüz isimlerini-cisimlerini bilmediğim ama yüreklerini bildiğim. tek tek sayarsam, yazıma destek bekliyormuşum, ya da "bak benim gibi düşünen bu kadar insan var o yüzden haklıyım" gibi bir hava yaratırım diye çekiniyor ve belirtmiyorum.
    çok yetenekli ve oldukça donanımlı çok fazla yazar varken kendimi ancak ortalama bir yazar olarak tanımlayabilirim.

    yukarda arkadaşım crucified mind'ın beklediği gibi 3 yıla yakın bir süre sözlüğe yazar olmak için bekledim. sözlük için yazdığım ilk giri de buradadır. düşüncelerim de buradadır. (bkz: #1341787)

    8 yıldan fazla bir süredir farklı yerde yazıyorum. hiçbir yeri bu kadar sıkı takip etmedim, hiçbir yeri bu kadar beklemedim.

    dostlarım, entellektüel dediğiniz muhaliftir.
    her yerde muhaliftir.
    görevi budur.
    galatasaray demek entellektüellik demektir. muhalefet demektir. gerçekleri söylemek, her ortamda insanları aydınlatmayı amaçlamak demektir.

    galatasaraylılık, keyfiyetle muhalefeti susturmak demek olamaz.
    galatasaraylılık, görevi kötüye kullanarak sürekli bir tarafa abuk-sabuk fauller çalarken karşı tarafı görmezden gelmek demek olamaz.
    galatasaraylılık, korkuya yenik düşmek demek olamaz.

    bizim derdimiz, galatasaray'ı, ülkedeki bok dalgasından ayrı tutmaya çalışmak, lekelenmekten korumaya çalışmak, kökleşmiş kültürünü, tevfik fikret'i yaşatmaya çalışmaktan ibarettir.

    bunları da, buraya yazmayı hasretle bekleyen, olan biteni bilmeyen, sözlükte nasıl muamelelerle karşılacağını bilmeyen, dışardan okuyan, sözlüğün içinde olmaya çalışan gerçek galatasaraylılar bilgilensin, aydınlansın diye yazıyorum.
    gerçekleri herkes bilsin diye yazıyorum.
    galatasaraylı olmanın gereği böyledir diye yazıyorum.

    kimseye bir kırgınlığım, kızgınlığım yoktur.
    herkes kendisine yakıştırdığı gibi davranmıştır.
    herkes kendisine yakıştırdığı gibi davranmaya devam edecektir.
App Store'dan indirin Google Play'den alın