1016
--- alıntı ---
drogba'nın disiplin kuruluna sevkedilmesi olayına afrika'dan bakınca ne gördüğümü anlatacağım.
futbol acayip bir şey, her tarafımızı sarmış, ortak bir dil olmuş. hiçbir şeyde ortak bir payda bulamadığın insanla bile sadece futbol konuşabilirsin, futbol deyince orada herkesin söyleyecek bir şeyleri vardır. her seviye insan futbol sayesinde aynı seviyede buluşabilir.
nelson mandela ve didier drogba. başta michael jackson olmak üzere bazı afroamerikalı şarkıcılar, belki birkaç tane daha siyahi insan. bunlar afrikalının kabile şeyleri gibi. martin luther king var ama o değil mesela.
bu federasyon bu ikonlardan ikisini aldı, afrikalının gözünde türkiye'yi bir anda bitirdi.
afrikalı bir hamal düşünün. önce bizim ülkemizdeki bir hamalı düşünün, sonra bir de afrikalı hamalı düşünün, bu adam insanlığın kendi içindeki sıralamada bilgi, fikrine önem verilme, saygı görme, insandan sayılma gibi kriterlerle değerlendirildiğinde en aşağıdadır. bu adam bile bana didier drogba'nın nelson mandela tshirt'ü giydi diye neden cezalandırıldığını soruyor. adamın türkiye ile ilgili bildiği tek şey drogba'nın galatasaray'da oynadığı. ikinci bir bilgi yok. belki kendi ülkesinden bir oyuncu zamanında türkiye'de bir takımda oynadıysa onu da biliyordur. kısaca adamın türkiye ile tek bağlantısı futbol. ne kadar güzel bir yer olduğunu, ne güzel mevsimleri olduğunu, içinde ne güzel insanların yaşadığını, denizindeki balığının tadını bilmez. bildiği tek şey türk federasyonunun drogba gibi bir yarı tanrıya, hem de mandela gibi bir yarı tanrı yüzünden ceza vermesi. adamın duyacağı nefrete gel.
türkiye futbol federasyonu bu adamı aldı türklere antipati besleyen bir adam haline getirdi. sadece bu adam olsa iyi, afrika'nın tamamı neredeyse bu tür adamlardan oluşuyor. onlar insanlığın en altında geziniyorlar. afrikalı nüfus yığınları; bütün gün eşek gibi çalışır, azıcık para alır, kiliseye gider paranın bir kısmını orada pasteur'a kendi isteğiyle kaptırır, futbol seyreder, uyur, sabah kalkıp eşek gibi çalışmaya gider. en önemlisi bu adam sorgulamaz, bir şeyi kötü olarak gördüyse o artık kötüdür.
drogba'nın giydiği mandela tshirt'unun bizim coğrafyamızla ya da avrupa coğrafyasıyla alakası olmadığı o kadar açık ki buradan bakınca. adam bir afrikalı olduğu için giymiş onu, türkiye'de şu grubu sevindireyim, şu grubu üzeyim, avrupa'da şunun sempatisini kazanayım demiyor adam. adam kara kıtanın bir ferdi olduğu için üzerinde taşımış. bu tshirt olayı bizim coğrafyamızda değil afrika'da geçiyor. onu drogba giyince sadece o giymiş olmuyor, tüm afrika halkları içlerinde mandela tshirt'ü ile gezmiş oluyor. burada drogba'nın ülkesi olmamasına rağmen ölünce tanrı, isa ve drogba ile buluşacağına inanan adamlar var. mandela'nın ülkesinden çok uzakta olmasına rağmen burada günlerdir yas tutuluyor. bizim federasyon ise tüm bu insanların nefretini kazanıp türkiye'yi bir öcüye çeviriyor. türkiye onlar için uzakta bir ülke, drogba ve mandela sevilmiyor, bitti.
daha eğitimli insanlar, sorgulamayı öğrenmiş olanlar ise ısrarla soruyorlar neden? ortadoğu'da biz insanların fazla esktremist olduğunu söyleyebiliyorum ancak. herkesi sevemeyiz, çünkü herkesi seversek birbirimizi de sevmek zorunda kalırız. bu son cümleyi içimden diyorum sadece.
--- alıntı ---
https://eksisozluk.com/entry/38951982
drogba'nın disiplin kuruluna sevkedilmesi olayına afrika'dan bakınca ne gördüğümü anlatacağım.
futbol acayip bir şey, her tarafımızı sarmış, ortak bir dil olmuş. hiçbir şeyde ortak bir payda bulamadığın insanla bile sadece futbol konuşabilirsin, futbol deyince orada herkesin söyleyecek bir şeyleri vardır. her seviye insan futbol sayesinde aynı seviyede buluşabilir.
nelson mandela ve didier drogba. başta michael jackson olmak üzere bazı afroamerikalı şarkıcılar, belki birkaç tane daha siyahi insan. bunlar afrikalının kabile şeyleri gibi. martin luther king var ama o değil mesela.
bu federasyon bu ikonlardan ikisini aldı, afrikalının gözünde türkiye'yi bir anda bitirdi.
afrikalı bir hamal düşünün. önce bizim ülkemizdeki bir hamalı düşünün, sonra bir de afrikalı hamalı düşünün, bu adam insanlığın kendi içindeki sıralamada bilgi, fikrine önem verilme, saygı görme, insandan sayılma gibi kriterlerle değerlendirildiğinde en aşağıdadır. bu adam bile bana didier drogba'nın nelson mandela tshirt'ü giydi diye neden cezalandırıldığını soruyor. adamın türkiye ile ilgili bildiği tek şey drogba'nın galatasaray'da oynadığı. ikinci bir bilgi yok. belki kendi ülkesinden bir oyuncu zamanında türkiye'de bir takımda oynadıysa onu da biliyordur. kısaca adamın türkiye ile tek bağlantısı futbol. ne kadar güzel bir yer olduğunu, ne güzel mevsimleri olduğunu, içinde ne güzel insanların yaşadığını, denizindeki balığının tadını bilmez. bildiği tek şey türk federasyonunun drogba gibi bir yarı tanrıya, hem de mandela gibi bir yarı tanrı yüzünden ceza vermesi. adamın duyacağı nefrete gel.
türkiye futbol federasyonu bu adamı aldı türklere antipati besleyen bir adam haline getirdi. sadece bu adam olsa iyi, afrika'nın tamamı neredeyse bu tür adamlardan oluşuyor. onlar insanlığın en altında geziniyorlar. afrikalı nüfus yığınları; bütün gün eşek gibi çalışır, azıcık para alır, kiliseye gider paranın bir kısmını orada pasteur'a kendi isteğiyle kaptırır, futbol seyreder, uyur, sabah kalkıp eşek gibi çalışmaya gider. en önemlisi bu adam sorgulamaz, bir şeyi kötü olarak gördüyse o artık kötüdür.
drogba'nın giydiği mandela tshirt'unun bizim coğrafyamızla ya da avrupa coğrafyasıyla alakası olmadığı o kadar açık ki buradan bakınca. adam bir afrikalı olduğu için giymiş onu, türkiye'de şu grubu sevindireyim, şu grubu üzeyim, avrupa'da şunun sempatisini kazanayım demiyor adam. adam kara kıtanın bir ferdi olduğu için üzerinde taşımış. bu tshirt olayı bizim coğrafyamızda değil afrika'da geçiyor. onu drogba giyince sadece o giymiş olmuyor, tüm afrika halkları içlerinde mandela tshirt'ü ile gezmiş oluyor. burada drogba'nın ülkesi olmamasına rağmen ölünce tanrı, isa ve drogba ile buluşacağına inanan adamlar var. mandela'nın ülkesinden çok uzakta olmasına rağmen burada günlerdir yas tutuluyor. bizim federasyon ise tüm bu insanların nefretini kazanıp türkiye'yi bir öcüye çeviriyor. türkiye onlar için uzakta bir ülke, drogba ve mandela sevilmiyor, bitti.
daha eğitimli insanlar, sorgulamayı öğrenmiş olanlar ise ısrarla soruyorlar neden? ortadoğu'da biz insanların fazla esktremist olduğunu söyleyebiliyorum ancak. herkesi sevemeyiz, çünkü herkesi seversek birbirimizi de sevmek zorunda kalırız. bu son cümleyi içimden diyorum sadece.
--- alıntı ---
https://eksisozluk.com/entry/38951982