7
bölüm 2 - alma çek'in ahını
efendim ilk bölümde okuduğunuz gibi çek cumhuriyeti daha 19. dakikada 2-0 geriye düşmüş, güçlü hollanda karşısında çok erken maçtan kopma durumuna gelmiştir. ancak john motson'un deyimiyle bir "milan baros of liverpool" gerçeği vardır. petr cech'in ikinci golden sonra "ya olmaz ya, ya bırak hocam ya" serzenişleri belki de takıma ihtiyacı olduğu havayı getirmişti. yaklaşık 4 dakika sonra bir hollanda atağını durduran grygera topu allah ne verdiyse ileriye göndermiş, van bronchorst'a atmıştır. van bronckhorst topu aldıktan sonra atağın devamını sağlama düşüncesiyle orta sahada phillip cocu'ya bakmış, ancak kendisinin sağ kanada açılmakta olduğunu göremeyip boşluğa kısa bir pas göndermiştir. işte o anda milan baros bir ok gibi fırlamış, topu o dönemdeki hiçbir forvetin yapmayacağı gibi jaap stam'ın üzerine sürmeye başlamıştır. gerçi o kadar hızlıydı ki sizin bu cümleyi okuma sürenizden kısa bir zamanda top ağlara gitmişti. neyse geri dönelim, topu alıp uçmaya başlayan baros, stam'ın üzerine üzerine geldi. biraz da rakibinin ağırlığından faydalanmak istedi ve topu hafif soluna doğru çok güzel bir şekilde çekip* stam'ı hızıyla geride bıraktı derdim ama stan göründüğünden daha hızlı bir oyuncudur. topa bir şekilde ayağını koysa bile inanılmaz çevik bir şekilde ceza sahasına dalan baros topu kurtarmış, yine stam'ın ikinci müdahalesi sonrası vuramayacağını anlayarak iki adım yanında boş durumdaki koller'e pas vermiştir. ve bu gol çek cumhuriyeti'nin yazdığı tarihin ilk cümlesidir. çekler 20 dakika kadar oynadıkları absürd futbolu bir kenara bırakmış, bir hata sonucu morallerini ve daha önemlisi oynama isteklerini tekrar kazanmışlardır. henüz golün dakikası altta geçerken çek cumhuriyeti yine topu kapmış, nedved inanılmaz bir hız ile ilerlerken heitinga belki de çek cumhuriyeti'ne maçı getirecek hareketlerinden birini yaptı. nedved'i olağandışı bir sertlikte indirdi ve sarı kartı gördü. ancak bu sertlik çekleri yıldırmak yerine daha da ateşliyordu. o anlarda hollanda bir kontra atak sonucu topu davids'in önüne göndermeyi başardı. davids'in "allah mısınız ulan" dercesine vurduğu top zımba gibi ağlara gitmiyor, direğe takılıp aynı hızda oyuna geri dönüyordu. çekçe yusuf atan petr cech defansına kızıyor, bağırıyordu. belki de maçı bitirme şansı direkten dönmüş, ve doksan dakika sonunda görüleceği gibi uzayın derinliklerine gitmiştir. daha sonrasında da önemli bir pozisyon olmamış ilk yarı 2-1 sona ermiştir. ancak çeklerin daha söyleyecekleri vardır...
efendim ilk bölümde okuduğunuz gibi çek cumhuriyeti daha 19. dakikada 2-0 geriye düşmüş, güçlü hollanda karşısında çok erken maçtan kopma durumuna gelmiştir. ancak john motson'un deyimiyle bir "milan baros of liverpool" gerçeği vardır. petr cech'in ikinci golden sonra "ya olmaz ya, ya bırak hocam ya" serzenişleri belki de takıma ihtiyacı olduğu havayı getirmişti. yaklaşık 4 dakika sonra bir hollanda atağını durduran grygera topu allah ne verdiyse ileriye göndermiş, van bronchorst'a atmıştır. van bronckhorst topu aldıktan sonra atağın devamını sağlama düşüncesiyle orta sahada phillip cocu'ya bakmış, ancak kendisinin sağ kanada açılmakta olduğunu göremeyip boşluğa kısa bir pas göndermiştir. işte o anda milan baros bir ok gibi fırlamış, topu o dönemdeki hiçbir forvetin yapmayacağı gibi jaap stam'ın üzerine sürmeye başlamıştır. gerçi o kadar hızlıydı ki sizin bu cümleyi okuma sürenizden kısa bir zamanda top ağlara gitmişti. neyse geri dönelim, topu alıp uçmaya başlayan baros, stam'ın üzerine üzerine geldi. biraz da rakibinin ağırlığından faydalanmak istedi ve topu hafif soluna doğru çok güzel bir şekilde çekip* stam'ı hızıyla geride bıraktı derdim ama stan göründüğünden daha hızlı bir oyuncudur. topa bir şekilde ayağını koysa bile inanılmaz çevik bir şekilde ceza sahasına dalan baros topu kurtarmış, yine stam'ın ikinci müdahalesi sonrası vuramayacağını anlayarak iki adım yanında boş durumdaki koller'e pas vermiştir. ve bu gol çek cumhuriyeti'nin yazdığı tarihin ilk cümlesidir. çekler 20 dakika kadar oynadıkları absürd futbolu bir kenara bırakmış, bir hata sonucu morallerini ve daha önemlisi oynama isteklerini tekrar kazanmışlardır. henüz golün dakikası altta geçerken çek cumhuriyeti yine topu kapmış, nedved inanılmaz bir hız ile ilerlerken heitinga belki de çek cumhuriyeti'ne maçı getirecek hareketlerinden birini yaptı. nedved'i olağandışı bir sertlikte indirdi ve sarı kartı gördü. ancak bu sertlik çekleri yıldırmak yerine daha da ateşliyordu. o anlarda hollanda bir kontra atak sonucu topu davids'in önüne göndermeyi başardı. davids'in "allah mısınız ulan" dercesine vurduğu top zımba gibi ağlara gitmiyor, direğe takılıp aynı hızda oyuna geri dönüyordu. çekçe yusuf atan petr cech defansına kızıyor, bağırıyordu. belki de maçı bitirme şansı direkten dönmüş, ve doksan dakika sonunda görüleceği gibi uzayın derinliklerine gitmiştir. daha sonrasında da önemli bir pozisyon olmamış ilk yarı 2-1 sona ermiştir. ancak çeklerin daha söyleyecekleri vardır...