2605
bu sezon* takımda kalmasını en çok istediğim oyuncuydu. hatta hep şöyle hayal ederdim; ulan takımın as hücum hattı didier drogba - burak yılmaz, yedek hücum hattı umut bulut - johan elmander. yedek hücum hattıyla bile kafaya oynarsın anasını satıyım. orta sahada da kafa rahat, selçuk inan - felipe melo ve wesley sneijder. kale zaten tartışılmaz, fernando muslera. takımın zayıf yönü olan defans hattı ve kanatlara planlı, programlı, yabancı sınırı da dikkate alınarak güzel takviyeler yapıldı mı bizi kimse tutamaz a.q. derdim sezon öncesi. ancak hem fatih hoca, hem yönetim bu sırada eldeki vasat yerlilerin sözleşmelerini uzatmakla, potansiyelli veya kalburüstü tek bir yerli oyuncu bile transfer etmemekle, transfer edilen tek yerli oyuncuyu da* takıma küstürmekle, dany diye bir adam varken chedjou'yu almakla, chedjou alındıktan sonra dany'i hala kadroda tutmakla, elde patlayan amrabat'a çare bulamamakla, üstüne gidip lig de oynatamadığı bruma'yı almakla, sol beki allah'a emanet edip, sağ beki de lakayt eboue ve ortam çocuğu sabri'ye emanet etmekle meşguldü. tüm bunlar v.b. nedenler sonucunda yabancı sınırını rahatlatmak için de johan elmander gönderildi lan. takımın en ruhlu, en mücadeleci, en sempatik adamlarından biri harcandı bu uğurda. hani diyoruz ya son dönem oynadığımız maçlar için sahada ruh yok diye. bu adamda real madrid, fenerbahçe v.s. maçlarındaki 11 parçalı oyuncuya eş değer ruh vardı işte.