6081
(bkz: gheorghe hagi)'den sonra hep boş kalmış olan "isyankâr" kadrosunu gayet iyi dolduran aslan.
yenilgiyi, hatta bazen beraberliği dahi kabullenmeyen yapısıyla, sadece futbol takımımız değil; tüm camiamız için çok önemli bir isim.
bazıları gibi de kendini kulübün önüne koyacak bir karakterde de değil.
son dönemde eleştirilebiliyor olmasını anlamak gerçekten çok güç.
takımı kendisi kadar sahiplenen ne başka bir oyuncu, ne teknik kadrodan biri ne de bir yönetici mevcut.
hagi'den beridir de bu takım için bu kadar canla-başla mücadele eden sadece lucas neill'i -ki sözlük tarafından pek sevildiği söylenemez- hatırlıyorum.
teknik anlamda konuşursak da, hani bazen diyorlar ya "deli olmasa orda-burda oynardı" diye; birincisi, deli olmasa idi melo olmazdı. ikincisi ise, futbol camiasında topu aldığında önceliği en uygun ileri oyuncuyu bulmak, değilse onu bulabilecek en uygun orta oyuncusunu bulmak, değilse mümkünse topu ileriye kendi götürmeye çalışmak, o da mümkün değilse geride pası aldığında en az tehlike altında olan savunma oyuncusu bulmak gibi bir "yazılıma" sahip kaç tane ön libero var diye sormak lazım. özellikle de bu sıralamayla ve bu bileklerle.
her takıma gerekir böyle adamlar.
ama inşallah sadece bizim takımımızda olur hep.
inşallah da kendi gibi birilerini bulur gitmeden.
ya da geleni yetiştirir.
yenilgiyi, hatta bazen beraberliği dahi kabullenmeyen yapısıyla, sadece futbol takımımız değil; tüm camiamız için çok önemli bir isim.
bazıları gibi de kendini kulübün önüne koyacak bir karakterde de değil.
son dönemde eleştirilebiliyor olmasını anlamak gerçekten çok güç.
takımı kendisi kadar sahiplenen ne başka bir oyuncu, ne teknik kadrodan biri ne de bir yönetici mevcut.
hagi'den beridir de bu takım için bu kadar canla-başla mücadele eden sadece lucas neill'i -ki sözlük tarafından pek sevildiği söylenemez- hatırlıyorum.
teknik anlamda konuşursak da, hani bazen diyorlar ya "deli olmasa orda-burda oynardı" diye; birincisi, deli olmasa idi melo olmazdı. ikincisi ise, futbol camiasında topu aldığında önceliği en uygun ileri oyuncuyu bulmak, değilse onu bulabilecek en uygun orta oyuncusunu bulmak, değilse mümkünse topu ileriye kendi götürmeye çalışmak, o da mümkün değilse geride pası aldığında en az tehlike altında olan savunma oyuncusu bulmak gibi bir "yazılıma" sahip kaç tane ön libero var diye sormak lazım. özellikle de bu sıralamayla ve bu bileklerle.
her takıma gerekir böyle adamlar.
ama inşallah sadece bizim takımımızda olur hep.
inşallah da kendi gibi birilerini bulur gitmeden.
ya da geleni yetiştirir.