288
galatasaray'ımın eski maçlarını izliyorum da hasan'ı görünce hep o maçı izlerken hissettiklerimi tekrar hissediyorum. "aha şimdi sağa çekecek" "bak şimdi de sola" "hoop rakip paket". hep böyleydi hasan. madrid'e gol attığında da malatya'ya gol attığında da kelini gösterirdi, aynı sevinirdi, takımını öylesine severdi. maçta bir futbolcumuz yere düştüğünde "bak şimdi hasan'a bak nasıl da itiraz edecek" derdik. o da hakeme doğru koşardı. itirazı abartılıydı ve hatta sevinci de. onu "hasan" yapan buydu belki de. onun aykırı oluşunu sevdik biz. kelini her zaman terden sırılsıklam gördük onun. çok kızdık, son zamanlarda terbiyesizlik de yaptık ama galatasaraylı'lığından hiç şüphe etmedik. bu taraftarın -en azından benim- gördüğü en farklı futbolcularımızdan biriydi hasan. elveda be aslanım, sen de gidiyorsun. layık olduğun şekilde gidersin umarım.
en çok da yabancı spikerlerin hatta futbol oyunlarındaki spikerlerin "şaş" deyişini özleyeceğim be. başka şaş'ımız yok ne yapalım. gelir mi bir şaş daha bu takıma? bakalım, neden olmasın.
en çok da yabancı spikerlerin hatta futbol oyunlarındaki spikerlerin "şaş" deyişini özleyeceğim be. başka şaş'ımız yok ne yapalım. gelir mi bir şaş daha bu takıma? bakalım, neden olmasın.