16647
başta , fatih terim ve bütün futbolcuları tebrik ederim. uzun zamandır seyrettiğim en iyi mücadele eden milli takım.
bakın en iyi oynayan milli takım demiyorum! oynayan bütün futbocular hiç bir şekilde futbol sahtekârlığı yapmadılar. takım olmak bu. en ileri uçta oynayandan pres başlayınca bütün takım rahat ediyor. gol pozisyonuna girersin atarsın, kaçırırsın veya yersin... futbolda bunların hepsi var. futbolda şansızlık da var. bu mücadeleyi eden milli takım’ımız dün berabere kalsaydı şansızlık olurdu.
insanlar için en tehlikeli şey şudur: kaybedecek hiçbir şeyi olmayanlar; bir de kazanmasam da olur, beraberlik bana yeter psikolojisine girmek. dün gece ikisini de net bir biçimde yaşadık. zaman zaman ferdi pozisyon hataları yaptık ama kim hata yaparsa yapsın en yakın arkadaşı onun hatasını kapatmaya koştu.
hatayı yapanı tribünlere jurnallemedi.
topa dan dun vurmadık. o vurduğumuz toplar da tenis topu gibi bize gelmedi. topa bastık boşa çıktık, iyi pas yaptık. böyle oynayınca romen takımının sinirleri gerildi. önce sinirlendiler, sonra birbirlerine kızdılar. zaten bu görüntünün en belirgin özelliği yedek kulübesindeki romen teknik direktörüydü. bir teknik direktör o görüntüleri veriyorsa, o takım yanlış demektir.
burak, kolayını kaçırdı, zorunu attı. umut’un da payı büyüktü. umut, defansı dağıttı burak da işi bitirdi. fatih hoca’nın oyuncu değişiklikleri de yerindeydi. umut, daha fazla pres yaptığı için burak’ı aldı. orta sahayı olcay şahan ile takviye edip topu takımda daha fazla tutmaya çalıştı. arda, iyi futbol oynadı, bunun yanında iyi de liderlik yaptı. ama aldığı sarı kartta avrupa’da çok az hakem bu kıyağı yapar! çünkü yaptığı hareket kırmızılıktı... eğer atılsaydı sonuç ne olurdu bir düşünsün.
tribünde bir avuç türk seyirci var. bağırdılar mı bağırdılar, takımlarını desteklediler. ancak üzerlerindeki forma renklerine itirazım var. bu milli bir maç, kulüp maçı değil. hep beraber kıpkırmızı formalarla milli takım’ı desteklemek lazım. bu konuda da dünyada seyrettiğim iki ülke var, onlara bayılıyorum: birisi hollanda diğeri danimarka... tribünde bile topyekün olduğumuzu, bir idealde birleştiğimizi anlatamıyoruz. sakın bana çeşitli formaları giyenler tribünde dostluk mesajı veriyor demesinler. çünkü sahada oynayan türk milli takımı. gerisi hikaye...
maçin iyisi
ay yıldızlı milli takım’ın ortaya koyduğu mücadele ruhu
maçin kötüsü
romen milli takımı’nın takımının teknik direktörü victor piturca
hakem: az hatayla iyi maç yönetti.
erman toroğlu
bakın en iyi oynayan milli takım demiyorum! oynayan bütün futbocular hiç bir şekilde futbol sahtekârlığı yapmadılar. takım olmak bu. en ileri uçta oynayandan pres başlayınca bütün takım rahat ediyor. gol pozisyonuna girersin atarsın, kaçırırsın veya yersin... futbolda bunların hepsi var. futbolda şansızlık da var. bu mücadeleyi eden milli takım’ımız dün berabere kalsaydı şansızlık olurdu.
insanlar için en tehlikeli şey şudur: kaybedecek hiçbir şeyi olmayanlar; bir de kazanmasam da olur, beraberlik bana yeter psikolojisine girmek. dün gece ikisini de net bir biçimde yaşadık. zaman zaman ferdi pozisyon hataları yaptık ama kim hata yaparsa yapsın en yakın arkadaşı onun hatasını kapatmaya koştu.
hatayı yapanı tribünlere jurnallemedi.
topa dan dun vurmadık. o vurduğumuz toplar da tenis topu gibi bize gelmedi. topa bastık boşa çıktık, iyi pas yaptık. böyle oynayınca romen takımının sinirleri gerildi. önce sinirlendiler, sonra birbirlerine kızdılar. zaten bu görüntünün en belirgin özelliği yedek kulübesindeki romen teknik direktörüydü. bir teknik direktör o görüntüleri veriyorsa, o takım yanlış demektir.
burak, kolayını kaçırdı, zorunu attı. umut’un da payı büyüktü. umut, defansı dağıttı burak da işi bitirdi. fatih hoca’nın oyuncu değişiklikleri de yerindeydi. umut, daha fazla pres yaptığı için burak’ı aldı. orta sahayı olcay şahan ile takviye edip topu takımda daha fazla tutmaya çalıştı. arda, iyi futbol oynadı, bunun yanında iyi de liderlik yaptı. ama aldığı sarı kartta avrupa’da çok az hakem bu kıyağı yapar! çünkü yaptığı hareket kırmızılıktı... eğer atılsaydı sonuç ne olurdu bir düşünsün.
tribünde bir avuç türk seyirci var. bağırdılar mı bağırdılar, takımlarını desteklediler. ancak üzerlerindeki forma renklerine itirazım var. bu milli bir maç, kulüp maçı değil. hep beraber kıpkırmızı formalarla milli takım’ı desteklemek lazım. bu konuda da dünyada seyrettiğim iki ülke var, onlara bayılıyorum: birisi hollanda diğeri danimarka... tribünde bile topyekün olduğumuzu, bir idealde birleştiğimizi anlatamıyoruz. sakın bana çeşitli formaları giyenler tribünde dostluk mesajı veriyor demesinler. çünkü sahada oynayan türk milli takımı. gerisi hikaye...
maçin iyisi
ay yıldızlı milli takım’ın ortaya koyduğu mücadele ruhu
maçin kötüsü
romen milli takımı’nın takımının teknik direktörü victor piturca
hakem: az hatayla iyi maç yönetti.
erman toroğlu